Bugün, sadece sokaklarımızı değil, en derin vicdanımızı da saran bir karanlıkla yüz yüzeyiz. Her gün sessizce yanımızdan geçen, bir lokma ekmeğe, bir damla sevgiye muhtaç o masum canlara reva görülen muamele, insanlık onurumuza vurulan en ağır darbedir. Konumuz: Sokak hayvanlarının toplatılması, katledilmesi ve bu şeytani düzenin ardındaki vicdansızlık.
Bu Nasıl Bir Şeytani İş?
Köpekleri, kedileri sokaklardan "toplamak" ve akabinde onları en acımasız yöntemlerle yok etmek... Bu eylemi hangi kelimeyle tarif etmeli? Bu nasıl bir hainlik, nasıl bir anlayışsızlıktır? Yüce Yaratıcının verdiği canı, kim hangi cüretle alma hakkını kendinde buluyor? Bir canlıya eziyet etmek, hele ki savunmasız olanı katletmek, sıradan bir kabahat değil, toplumsal vicdanın kökünü kurutan bir cinayettir. "Toplama" adı altında uygulanan bu vahşet, yalnızca hayvanlara değil, merhamet duygusuna sahip her bireyin ruhuna işlenmiş bir neşterdir.
Aramızda Gezenler ve Tehlike
Hayvanlara karşı bu denli soğukkanlı bir caniliği sergileyebilenler, aramızda nefes alıp veren hangi tür yaratıklardır? Bir hayvana bunu yapan, karşısına çıkan insana ne yapmaz?
Tarih boyunca görüldü ki, şiddetin dozu önce en zayıftan başlar. Eğer bir toplum, sokakta yaşam mücadelesi veren canları koruyamıyor, aksine onların ölüm fermanını imzalıyorsa, o toplumun insanlık sınavını kaybettiği açıktır. Bu, sadece bir "hayvan sorunu" değil, ahlaki çöküşün ve empati yitiminin en belirgin göstergesidir.
Kulübelerden Kâbusa: Çözüm Yerine Vahşet
Köpekleri veya kedileri toplayıp, onları ölüme terk etmek ya da katletmek bir "çözüm" değil, aksine en kolay ve en ahlaksız "kaçış" yoludur. Gerçek çözüm, kısırlaştırma merkezleri kurmak, rehabilite etmek ve sahiplendirmeyi teşvik etmektir. Medeniyet, gücünü zayıfı korumaktan alır. Bu caniliği emreden, uygulayan ve buna göz yuman her kim varsa; vicdanı körelmiş, ruhu kararmış demektir. Allah'ın verdiği canı almanın emrini verenler ve bunu uygulayanlar, sadece yasal değil, aynı zamanda tarih ve vicdan önünde en ağır şekilde yargılanacaklardır.
Unutmayalım, sokaklar, sadece bize ait değildir. Onlar da tıpkı bizler gibi nefes alıp vermektedir. Onların sesi olmalıyız. Bu canilere dur demeli, kalbimizdeki merhameti söndürmeye çalışan bu karanlığa karşı ışık olmalıyız. Vicdanımız, sokak hayvanlarının durumunda saklıdır.
Vicdanın karardığı yer: Sokaktaki canlar ve insanlığımızın imtihanı
Sevda Altunsoy
Yorumlar (1)
Trend Haberler
Antalya escort faciası: 1 ölü
Son dakika! Alanya'da sahilde bulunan genç kız cesedinin kimliği belli oldu
Alanya'da çevreyolunun neden ikinci kez kapandığı ortaya çıktı
Alanya Belediye Başkan Yardımcısı Akbaş'ın acı günü
Son Dakika! Alanya Belediyesi'ne haciz şoku
Alanya'da yangın paniği! Aynı otel inşaatı bir kez daha alevlere teslim oldu