Son günlerde tarımsal elektrik abonelerine yapılan yüzde 30'luk zam, tarım sektöründe büyük bir endişe ve tepki yaratmış durumda. Çiftçiler, bu zamların toplam üretim maliyetlerini nasıl artırdığını ve günlük işlerini nasıl zorlaştırdığını açıkça ifade ediyorlar. Toprağı hazırlamaktan fidan yetiştirmeye kadar her adımın maliyeti artarken, gelirlerin aynı hızda yükselmediğini belirtiyorlar.
Özellikle plastik naylonun kilosunun 95 TL'ye, demirin ise 30 TL'ye kadar çıktığı bir ortamda, çiftçilerin üretimdeki karlılıkları giderek azalıyor. Geçen yıl 15-20 TL olan bir fidanın maliyeti şimdi 55-70 TL'ye yükselmiş durumda. Bu durum, çiftçilerin sadece tarıma hizmet eden birer işçi gibi çalıştıkları hissini güçlendiriyor.
Çiftçilerin en büyük endişesi, sadece elektrik zamlarıyla kalmayıp gübre fiyatlarının da artmasıdır. Bu iki faktörün bir arada gelmesi, tarımın zaten zorlu ekonomik koşullarında çiftçileri daha da fakirleştirmektedir. Üretim maliyetleri arttıkça, çiftçilerin kar marjları daralıyor ve sürdürülebilir bir tarım işletmesi kurmak her geçen gün daha da zorlaşıyor.
Gelecekte tarımsal üretimin sürdürülebilirliği için bu sorunların çözüme kavuşturulması gereklidir. Enerji ve gübre gibi temel girdi maliyetlerinin kontrol altında tutulması veya desteklenmesi, çiftçilerin verimliliklerini artırmalarına ve ekonomik olarak ayakta kalabilmelerine yardımcı olacaktır.
Tarım sektörü, ülke ekonomisi için stratejik bir öneme sahiptir ve çiftçilerin bu zorluğu aşabilmeleri için acil önlemler alınması gerekmektedir. Aksi halde, tarımın temel taşı olan çiftçilerimizin dayanma güçlerinin her geçen gün azalacağı açıktır. Kalın sağlıcakla.