Geçen aşaam dişim arır, eve vardım, hazır avradın dedii eksii de unutmuşun, başladı zil gurbaası gibi çıırınmaya.
Geçen aşaam dişim arır, eve vardım, hazır avradın dedii eksii de unutmuşun, başladı zil gurbaası gibi çıırınmaya. "Ulan avrad, fazla cirileme, kafam yerinde deel, dişim arıyoru" dedim. "Evel aazında diş mi var aarıcak!" dedi. "Gak hadi zırılama bi yemeg hazırla da, yeyem, erkenden zıbaraan da belki aarı geçer" dedim. Emme gece bi uyan geldim, nevrim dönüyoru, dişim zonglayoru. Avradı acele galdırdım. "Ulan avrat bi pambığa acık kekik yaa bulaşdır gel de hu çürüg dişin üstüne bi basaan" dedim. Sen misin goyan, anam aaladı, azımın içi hela gibi oldu. Zabahı zor eddim gardaşım.
Dişçiden esgiden beri gorkarın emme çare galmadı napan. Bindim birisile gara cavaya dooru dişçinin orayı buldum. Teyyare goltu gibi löküs bi goltaa oturdum. Cıyış cıyış eder mübarek. Dişçi "Ay Amat emmi bu dişin eyice çürümüş, çekiceen. Heç aarı sızı duymacan" dedi. Haggatan habarım bile olmadı, dişi gözelce çekti. Sona öteki dişlerimi de temizleverdi. Benim dişler başladı ıldır ıldır ışılamaya. Emme dünya varımış bilader.
Dişciye dovalar ede ede gagdım geldim gari.
Velasıl bilader, endee diş aarısı adamı mavıladıyoru. Onun uçun dişinize eyi bakın gardaşım.
Benden böönlüg bu gadar. Hadi galın saalıcaala.
