BİLADER, Sepedci'nin Hasan Emmi'yi bilisiniz. Depe'de Çinoolu çeşmesinin ıcıg ötesinde oolu Zeki'le barabar davar keserler, kasablıg ederler. Hasan Emmi'nin pilakalı iki dene de eşşee var. Bildiin eşşeglere araba pilakası...

BİLADER,

Sepedci'nin Hasan Emmi'yi bilisiniz. Depe'de Çinoolu çeşmesinin ıcıg ötesinde oolu Zeki'le barabar davar keserler, kasablıg ederler. Hasan Emmi'nin pilakalı iki dene de eşşee var. Bildiin eşşeglere araba pilakası dagmış. Engi eşşeglerile cavır gezdirir. Öndüün beerde Hasan Emmi bana deggeldi. Laf lafı açdı, Hasan Emmi bi vakıdlar birinden bi öküz satın almış. Öküzün parasının ıcıını vermiş, ıcıını da veresiye yapmış. Hasan Emmi öküzü çegmiş gelmiş. Öküz, Hasan Emmi'yi evin öönde bi süsmüş, aldıına alıcaana pişman olmuş. Gari engi öküzü ben ehilleşdiririn deyi hayılaca oğraşmış. Bigün oolu Zeki'ye "Engi öküzü muharın öönde bi sula gel bakaan" demiş. Zeki öküzü muharın ööne götürmüş, öküz suyu içdigden soona, ansızın süsmegleriile Zeki'ye bi gomuş, Zeki bildiin domuzlag gılmış. Zeki yere düşdüünde ön dişlerinden dördü gırılmış. Zeki'nin de engi olaydan iki ay soona asgerlii çıgmış. Oldu olucag, asgere dişsiz gedmeeyen deyi diş yabdırmış. Zeki, engi dişlerini de altın diş yabdırmış. Engi işin taa öörü var bilader. Ardını da yarın yazıverem. Bana ayrılan bidıkı yer. Kayıd gene yetmedi.

Benden böönlüg bu gadar. Hadi galın saalıcaala.