CUMARTESİ günü gerçekleşen İYİ Parti Alanya İlçe Kongresi'ni hem içeriden hem de dışarıdan dikkatle izleme fırsatı buldum. Bu kongre, sadece bir ilçe başkanının seçildiği sıradan bir parti faaliyeti değil, aynı zamanda Alanya siyasetinin mevcut ruh halini ve geleceğe dair beklentilerini yansıtan önemli bir siyasi buluşmaydı.
Kültür Merkezi'ne ulaştığımda, davete en erken icabet edenler arasında Millet İttifakı'nın Alanya'daki temel taşlarını görmek, aslında o günün siyasi atmosferinin ilk ipucunu veriyordu. CHP İlçe Başkanı Bülent Kandemir ve önceki dönem başkanı Coşkun Karadağ'ın yanı sıra, Saadet Partisi İlçe Başkanı Hüseyin Sarıca ve önceki dönem İYİ Parti İlçe Başkanı Şefik Bahçe gibi isimlerin erkenden salonda yerini alması, siyasi nezaketin ötesinde, ortak bir "duruş” un hala güçlü olduğunu gösterdi.
Salondaki heyecan, Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik'in gelişiyle yükseldi. Özçelik'ten kısa süre sonra, 2024 yerel seçimlerinde İYİ Parti'nin başkan adayı olan Mehmet Şahin'in salona girişi ve aldığı güçlü alkışlar, siyasetin rekabetten ziyade kucaklaşma potansiyelini gözler önüne serdi. Partililer, geçmişteki adayın sahiplenilmesiyle önemli bir mesaj vermiş oldu.
Coşkunun zirve yaptığı an ise Genel Başkan Dervişoğlu'nun konuşmalarından hazırlanan video gösterisiydi. Ancak delegelerden en yüksek alkışı alan vurguların başında, Dervişoğlu'nun "Tek millet değil Türk milleti", "Atatürk", "Cumhuriyet" ve "tam bağımsızlık" üzerine yaptığı net ifadeler geliyordu.
Bu, salonda bir araya gelenlerin siyasi kimliklerinin ortak paydasını en gür şekilde ifade ediyordu.
Tek adaylı kongrelerde heyecanın genelde düşük olması beklenir, zira durum bir nevi "onay" sürecidir. Ancak, hem CHP'nin hem de bu son İYİ Parti kongresinin coşkusu ve katılımı, beklentilerin çok üzerindeydi. Bu durum, yalnızca partinin gücünü değil, partili üyelerin heyecanının ve inancının, kuru kalabalıktan çok daha önemli olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Türkiye'de partili cumhurbaşkanlığı sistemi, ilk bakışta küçük partilerin etkisini azaltmış gibi görünse de, 50+1 kuralı, genel seçimlerin kaderini hâlâ ittifakların belirleyeceği gerçeğini dayatıyor. En geç 2027'de gerçekleşecek genel seçimler için bu öngörüyü dile getiren en çarpıcı isimlerden biri de Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik oldu.
Özçelik, Genel Başkan Dervişoğlu'nun ekran konuşmasının hemen ardından mikrofonu aldığında, salona kritik bir mesaj verdi: "CHP ve İYİ Parti aynı değerleri savunuyor. CHP’de İYİ Parti de 'Atatürk' diyor, 'Türk milleti' diyor. Bizler aynı değerleri savunuyoruz." Bu sözler, sadece bir nezaket ziyareti konuşması değil, aynı değerler üzerinde kurulan Millet İttifakı ruhunun Alanya'da hala canlı olduğunu ilan eden, stratejik bir konuşmaydı ve müthiş bir alkışla karşılık buldu.
Alanya siyasetinin duayen ismi Hilmi Er, delegelerin oylarıyla yeniden başkanlık görevine onay aldı ve güven tazeledi.
Başkan Er'in konuşmasında, her genel seçimde dillendirilen ama sonrasında unutulan, Alanya'nın 82 plaka ile il olması yönündeki kadim talebe güçlü bir vurgu yapması, salon tarafından büyük destekle karşılandı.
Heyecanın yüksek olduğu, salonun dolup taştığı bu kongrede, seçilerek gelen, atanarak değil delegelerin iradesiyle makamını sağlamlaştıran Başkan Er'in bundan sonraki yol haritasının net olacağını düşünüyorum: Alanya'ya yapılan hizmetlere teşekkür etmek, yapılamayanlar noktasında ise eleştirel ve yapıcı muhalefet görevini üstlenmek.
Yeniden seçilen Başkan Hilmi Er ve yeni yönetimini tebrik ediyor, Alanya siyasetine ve partilerine hayırlı çalışmalar diliyorum.
Esen kalın...
