Yığınları, özellikle de gençleri sokağa dökerek, terör estirmeyi, ortalığı yakıp yıkmayı bir direniş, bir özgürlük savaşı ve demokratik bir hak olarak görmeye ve göstermeye çalışan siyasi beyinler var. Demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından...
Yığınları, özellikle de gençleri sokağa dökerek, terör estirmeyi, ortalığı yakıp yıkmayı bir direniş, bir özgürlük savaşı ve demokratik bir hak olarak görmeye ve göstermeye çalışan siyasi beyinler var.
Demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından birisi olan siyasi partiler, özellikle de bu partilerin önde gelen isimleri ve de liderleri, iktidara gelebilmek için, halka güven verecek politikalar ve projeler üretme yerine, ülkede kaos yaratma adına, siyasi havayı gererek kutuplaşma ve çatışmalardan medet umma aymazlığı içine girebilmekteler!
Koskoca Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkımında önemli rol oynayan ittihatçı geleneğin hala siyasi yapılarımızda etkin olabilmesi, belki de demokrasimizin önündeki en önemli engellerden birisi!
Son günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki kavga gürültüye dayalı rezillikleri görüyorsunuz.
Kentleri yaşanmaz hale getiren, taşlarla, sopalarla, molotof kokteyliyle güvenlik güçlerine saldıran rezillerin rezillikleri, insanları canından bezdirdi.
Bu rezilliğe dönük, hükümet iç güvenlikle ilgili bir yasa paketini meclise taşıdı.
Bu yasaya HDP’nin tepki gösterip karşı çıkması normal de, CHP, özellikle de MHP’nin tepkisi neye?
Son günlerde her üç parti de toplumun tepkisinden rahatsız olmuş olmalılar ki, molotof kokteyline karşı olduklarını söyleyerek yasanın salt molotof kokteylini yasaklamasına dönük olmasını isteyerek, diğer maddelerin yasadan çıkarılmasını ister şekilde açıklamalar yapmaya başlasalar da, bu yaklaşımları hiç de inandırıcı değil!
İktidar, özellikle de Sayın Erdoğan ve yeni Başbakanımız sayın Davutoğlu, dini söylemlerle siyaset yapma konusunda neredeyse birbirleriyle yarışıyorlar.
Sayın Cumhurbaşkanının, dünyaya, özellikle de BM’nin beş daimi üyesine rest çekerek, İslami çıkışlarla, Türkiye’ye ve insanlarımıza bir şey kazandırabileceğini sanmıyorum.
Bu çıkışlarıyla Sayın Erdoğan, Müslüman halkların sempatisini kazanmanın özel çabası içinde gibi görünüyor!
Bu tür çıkışların Müslüman ülkelerin yöneticilerinin tepkisini toplaması hiç de yabana atılacak gibi değil!
Bu çıkışların, Türkiye’yi belli tehlikelerle karşı karşıya bırakacak noktaya taşınmaya başlaması da, Türkiye’nin bir başka açmazı gibi görünüyor!