Benim evin ayaabucunda bi gomşu var. Öndüün yöşüle uyandım, bi bakdım o tarafdan bi ses geliveri. Gomşu çırınır, tavık partılar. Neykine bunların zoru deyi maraklandım.
Benim evin ayaabucunda bi gomşu var. Öndüün yöşüle uyandım, bi bakdım o tarafdan bi ses geliveri. Gomşu çırınır, tavık partılar. Neykine bunların zoru deyi maraklandım.
"A Aşşaba. Ne zorun sabah sabah! Tavıklarıla ne alıp veremediin var?" dedim. Evel zıvanadan çıkmış garı, başladı annadmaya.
"Amat Aaa. Bıkdım usandım ben engi tavıklardan. Bi gözel yumurtlayollar, bi bakıyorun yumurtalar yerinde yok. Sabah kümesin kapaanı bi açarın, bir iki yumurta gabıı olur. Evde çor çocug yumurta sorar. Bi dünya tavık varıkan, el alemden yumurta dilenirin. Yumurtlayollar, ondan soona gendileri meççikleniyollar sıcdıgları yumurtayı. Boşuna mı besleyorun ben enginleri" dedi.
Garı sonuna gadar haglı bilader. Bi tarafdan bunnarı annadıyor, bi tarafdan da verediyor zopayı tavıklara.
"A Aşşaba yeter dövdüün. Engi zinalar dayakdan mayagdan annamazlar. Boşuna gendini üzme. Heç yumurtlamaaveriller ondan soona" dedim.
Gari kümesden çıgdı da tavıgların yakasını salıverdi Aşşabam.
Benden böönlüg bu gadar. Hadi galın saalıcaala.
