TÜRKİYE, üzerinden geçen iki yıla rağmen hala 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmaya çalışıyor. Binlerce vatandaşımız hayatını kaybetti, şehirler enkaza döndü ve milyonlarca insan evsiz kaldı. Depremin etkileri hala devam ederken, bilim insanları sürekli olarak büyük İstanbul depremi tehlikesine dikkat çekiyor. Ancak, ne yazık ki devleti yönetenler bu konuda yeterli adımları atmakta yavaş kalıyor. Depremzedeler hala konteynerlerde yaşam mücadelesi veriyor. Kalıcı konutların yapımı yavaş ilerliyor ve insanlar kış aylarını soğuk ve sağlıksız koşullarda geçirmek zorunda kalıyor. Depremin psikolojik etkileri de hala devam ediyor. Birçok insan travma yaşıyor ve gelecekleri hakkında endişe duyuyor.

İSTANBUL DEPREMİ

Bilim insanları, büyük İstanbul depreminin her an olabileceğini söylüyor. Bu deprem, sadece İstanbul'u değil, tüm Marmara Bölgesi'ni etkileyebilir. Uzmanlar, depremin büyüklüğünün 7.5 veya daha yüksek olabileceğini tahmin ediyor. Böyle bir deprem, İstanbul'da büyük yıkıma yol açabilir ve binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden olabilir. Ancak, tüm bu uyarılara rağmen devleti yönetenler tarafından şimdiye kadar yeterli önlemler alınmadı. İstanbul'daki binaların çoğu hala depreme dayanıksız. Kentsel dönüşüm projeleri yavaş ilerliyor ve vatandaşlar bu konuda yeterince bilgilendirilmiyor. Ayrıca, deprem sonrası acil durum planları da yetersiz görünüyor.

Büyük İstanbul depremi, Türkiye için bir varoluşsal tehdit oluşturuyor. Bu deprem, sadece can kayıplarına değil, aynı zamanda ekonomik kayıplara da yol açabilir. Türkiye'nin yeniden toparlanması uzun yıllar sürebilir. Bu nedenle, devletin ve tüm kurumların acil olarak harekete geçmesi gerekiyor.

Yapılması Gerekenler: İstanbul'daki tüm binaların depreme dayanıklılığı kontrol edilmeli ve riskli yapılar acil olarak dönüştürülmeli. Vatandaşlar deprem konusunda bilinçlendirilmeli ve deprem anında nasıl davranmaları gerektiği öğretilmeli. Deprem sonrası arama kurtarma çalışmaları için detaylı planlar hazırlanmalı ve gerekli ekipmanlar temin edilmeli. Deprem hazırlıkları için yeterli kaynak ayrılmalı ve bu kaynaklar doğru bir şekilde kullanılmalı. Ve sanayi yatırımları çeşitli teşvikler sağlanarak daha güvenli bölgelere taşınmalıdır. Bu sayede nüfus yoğunluğu azaltılarak can kaybı ve ekonomik kayıplar önlenebilir. Büyük İstanbul depremi kapıda. Artık harekete geçme zamanı. Yoksa çok geç olabilir. Esen kalın…