SINIR tanımayan insan ihtiyaçları karşısında, her gün kendisini yenileyen sanayi devrimi ile mal ve hizmetlerdeki artış ve çeşitlilik, tüketici sorunlarını da birlikte getirmiştir.    Mal ve hizmeti satan kişi veya kuruluşlar...

SINIR

tanımayan insan ihtiyaçları karşısında, her gün kendisini yenileyen sanayi devrimi ile mal ve hizmetlerdeki artış ve çeşitlilik, tüketici sorunlarını da birlikte getirmiştir.

Mal ve hizmeti satan kişi veya kuruluşlar karşısında zayıf ve korumasız bulunan biz tüketicilerin, öncelikle; korunma, hak arama ve iyi bir tüketici olabilmek için nelere dikkat etmemiz gerektiği konularında bilgilendirilmemiz gerekmektedir.

Her alanda güçlü bir Türkiye için “Ulusal Verimlilik” hareketine katkıda bulunmaya, öncelikle kendimizi eğiterek ve öğrendiklerimizi uygulayarak başlamalıyız.

Bilinçli tüketici kimdir? ve nasıl olmalıdır? Gelin birlikte gözden geçirelim.

Alış-veriş yaparken aile ve ülke ekonomisine olumlu katkıyı ön planda tutmak.

Mal veya hizmet satın alırken temel ihtiyaçlara öncelik tanımak.

Her çeşit savurganlık ve israfın karşısında olmak.

Önüne çıkan yada kapısına gelen firmadan alış-veriş yapmayıp, satın alacağı mal ve hizmetlerin kaliteli, güvenli, ucuz ve sağlıklı olması konusunda birden çok mağaza veya firmaya giderek araştırmada bulunmak ve karşılaştırma yapmak.

Reklamların etkisinde kalarak, yanlış davranışlarda bulunmamak, özenti kabusuna kapılarak karar vermemek.

Firmaların güvenilir ve tüketici haklarına saygılı olmasına dikkat etmek.

Hakkını bilen, hakkını arayan, haklarına sahip çıkan ve savunan olmak.

Çevreye karşı duyarlı olmak, yurdumuzun ve dünyamızın her köşesini kendi evimiz gibi düşünmek ve korumak.

Tüketici haklarının yerleştirilmesi ve savunulabilmesinin, ancak; tüketicilerin organize olmaları ve örgütlenmeleriyle sağlanabileceğine inanarak katılmak.

Tüketimin nesnesi değil, öznesi olduğumuzu hiçbir zaman unutmamak.

Bu 10 temel altın anahtar yaşadığımız sürece bizi koruyacak ve günlük hayatımıza

girmesi muhtemel olumsuzluklardan bizleri uzak tutacaktır.

Birbirlerinin vazgeçilmezi olan, Üretici – Satıcı – Tüketici zincirini oluşturan halkaların uyumlu bir şekilde çalışmasını hep birlikte sağlandığımızda, toplumsal barışın en güzel modelini çizilmiş olacağız.

Ayrıca; dokuz ana başlık altında toplanmış, Evrensel Kabul görmüş Tüketici haklarını da burada belirtmekte yarar görüyorum.

Temel ihtiyaçların giderilmesi hakkı

Sağlık ve güvenlik hakkı

Bilgi edinme hakkı

Örgütlenme, sesini duyurma ve temsil edilme hakkı

Eğitilme hakkı

Seçme hakkı

Tazmin edilme hakkı

Ekonomik çıkarların korunması hakkı

Sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı

Saydığım bu temel haklarımıza mutlaka sahip çıkmalıyız. Bunu başarmanın tek yolu elbette ki örgütlenerek güç birliği yapmakla olur. Bu amaçla kurulmuş bulunan Tüketici Hakları Derneğine mutlaka üye olunuz.

Alım gücü düşen tüketici İnternet yoluyla satışlara yöneldi..

Ekonomideki daralma nedeniyle alım gücü düşen tüketici, denetimden yoksun internet yada ulusal tv kanallarında haraç mezat biraz ucuza satılan kalitesiz ürünlere yönlendi. Bu kanallarda yok yok her şey var. Mobilyadan tutun, telefon ve her türlü giysiler vs. Hatta her derde deva şifacılar; tıbbın henüz çare bulamadığı, kanser, alzheimer gibi hastalıkların yanı sıra, tüm sağlık kuruluşlarında tedavi edilebilen bel ağısı, diz ağrısı, prostat, iktidarsızlık vs. gibi halk sağlığını olumsuz etkileyen ürünler herkesin gözü önünde haraç mezat satılmaktadır. Bu yolla alış veriş yapan tüketicilerimizin bir çoğu aldatılmakta ve zor kazandığı parasını bu dolandırıcılara kaptırmaktadır.

Yukarıda açıkladığımız bilgileri kendimize rehber edindiğimizde, bu tür tuzaklara düşmeyerek hayatımızı daha da kolaylaştırmış olacağız.

Saygılarımla.