Evet ama yetmez

'Evet, ama yetmez” ne sevimsiz bir sözdü… Gerçi birçoğu şimdi pişman ama… Her neyse! Alanya'nın, benzeri kıyı şehirlerine göre çok iyi görünümde oluşuna 'evet” diyorum. Ama eksikleri saptayıp, Alanya'ya ufuk açacak...

“Evet, ama yetmez” ne sevimsiz bir sözdü… Gerçi birçoğu şimdi pişman ama… Her neyse!Alanya’nın, benzeri kıyı şehirlerine göre çok iyi görünümde oluşuna “evet” diyorum. Ama eksikleri saptayıp, Alanya’ya ufuk açacak yenilikleri “sürekli olarak” gündemde tutacak bir otoritenin varlığına da şiddetle gereksinim duyulduğu inancındayım…Bu otorite örneğin, Gazipaşa havaalanındaki belirsizlikleri sorgulamalı… Mart ayının ortasına gelmişiz; acenteler Gazipaşa’ya binlerce uçak bileti satmışlar, hala istedikleri iniş izni verilmemiş! Ya da yok efendim Corendon ve Finnair’e verilmiş de, sıra öbürlerindeymiş. Neden bu işler bu kadar gizli yürütülür? Kimden ne saklanmaktadır?PICK-UP SERVİSİNİZ VAR MI?Antalya valisi Alanya’da yaptığı toplantıda, bu yıl “hanutçuların” gözünün yaşına bakmayacağını, dükkânlarını kapatacağını söyledi… Kibarlıktan olmalı, kimse de çıkıp, “Sayın valim, ona hanutçu değil çığırtkan derler” diyemedi… Çığırtkanlık bir sorun ama asıl “turizmi çığırından çıkaran hanutçuluktur ve de Alanya’da neredeyse her yerde yapılmaktadır”… Koca koca derici, kuyumcu dükkânları, hastaneler seyahat acentesi müşterisini kapatmaktadır… Hadi bu turizmin bir cilvesi diyelim; bot turuna çıkılırken, diskoya gelirken, alışverişe çıkılırken turistin hep birilerince “taşınmasına” ne demeli. Örneğin, oteldeki animasyon ekibinin örgütlülüğünde! Tur operatörleri ise hanutçuluğun tam da içinde; dişçiye telefon açıp soruyor: Do you have a pick-up service? Ahlaksızlık o kadar bulaşıcı ki, Nisan ayında muşmula işçilerini civar köylerden bulup getirerek bedavadan para kazanmayı öğrettiler köylüye!UNESCOBenim aklım imajda kaldı… Alanya Belediyesi şehrin zengin tarihi dokusunu bir pazarlama öğesi olarak öne çıkartmak için sıkı çalışıyor. Ama sanki biraz parçacı çözümler üretiliyor gibi görünüyor… Kızılkule Tophane ekseninden başka, tarihi yarımadanın tümünün UNESCO kültür mirası listesine alınması için çaba gösteriliyor. Bildiğim kadarıyla 2012’de Çatalhöyük sunulduktan sonra sıra Alanya’ya gelecekmiş… Diğer yandan Kale’nin kazı ekibinin başına uzmanlık alanı “halı” olduğu söylenen bir değerli hoca atanıyor! Kale arkası yönünden yapılması planlanan “teleferiğe” ise, tam anlamıyla projeyi “frikiğe” sokacak bir uygulama deniyor… Hatırlatması bizden…İmaja devam… Neden yurdun her yerinde suç işlemişler; örneğin, “Çankırı’ da soygun, Zonguldak’ta cinayet, Çanakkale’de darp, Kırıkkale’de hırsızlık suçlarından arananlar” kapağı Alanya’ya atıyor ve şehrimizde yakayı ele veriyorlar?Gelelim “Rus ölümlerine!” … Aslında nedeni çok basit: Oransal olarak çoklar. Otel ile deniz arasına yaptığımız ve güvenli geçiş olanağı sağlamadığımız otoyoldaki hızlı trafikten karşıya geçiyorlar. Yola çıkınca Türk sürücüsünün duracağını zannediyorlar! İyi içiyorlar; içkiliyken insan boğulmaz zannediyorlar! Alanya’nın yaz ayında ne denli sıcak ve nemli olduğunu hala anlamadılar!Rus ölümlerinin gündeme gelmesi ne yazık ki insancıl nedenlerden değil. Mısır’dan sonra Rus sigorta şirketleri en çok tazminatı Türkiye’deki ölümler için ödüyor. Rusya Finans Bakanlığı, vatandaşlarının kaza ve sağlık sorunları karşısında korumasız kaldığı gerçeğinden hareket ederek ortalama 35 bin Dolarlık zorunlu sigorta uygulaması için hazırlık yapıyormuş…BİTİRİRKENHadi bir uçuk alternatif: Alanya’da evlilik turizmi! Tıpkı Santorini adasındaki gibi… Bir yabancı arkadaşım anlattı. Birisi Fransız diğeri Belçikalı olan iki Alanyalı’ya(!), evlenme işlemleri için bin dereden su getirtmişler. Adamlar da kalkıp, evlenmenin çok kolay olduğu Cebelitarık’a gitmişler… Demek ki çözülecek bir sorun var…Biliyor musunuz İstanbul’u hala ıskalıyoruz. İstanbullu Bodrum’a giderken, Bodrum kelimesini telaffuz ediyor. Alanya’ya gelenler ise “Güneye gittik!” diyorlar… Nedense?Her neyse; elektriğimizin yaz boyunca gidip gelmediği, sahte içkiden insanların ölmediği, konukların daha az yaşamını yitirdiği, çok sıcak olmayan, kavgasız, gürültüsüz, az ambulans sirenli! Hiç kornasız! Bol kazançlı bir turizm sezonu dileğiyle…-BİTTİ -