FASİT daire, kısır döngü demektir. Fasit daire, dönüp dolaşıp aynı noktaya gelinen meseleler için söylenir. Alanya'mız mecliste grubu bulunan siyasi partilerimizin el birliğiyle kabul ettiği...
FASİT
daire, kısır döngü demektir. Fasit daire, dönüp dolaşıp aynı noktaya gelinen meseleler için söylenir.
Alanya’mız mecliste grubu bulunan siyasi partilerimizin el birliğiyle kabul ettiği yasalar nedeniyle il olamayacakken aynı başlıkla iyi niyetli çabalara anlam vermiş değiliz.
Başta esnaflarımız, turizmciler ve üreticilerimiz ekonomik kriz altından çıkış beklerken gündeme getirilen bu konu ile ilgili görüşlerimizi Alanya halkı ile paylaşmak istedik.
Alanya’nın il olması sevdası her Alanyalının ortak tutkusu olduğunu bilen yerel siyasetçilerimiz şimdiye kadar gerçekleri gözden kaçırıp halkımızın umutları ile oynamayı seçmişlerdir. Her konuda olduğu gibi bir şey yapmayıp bu önemli konuda da yapıyormuş gibi yapmayı tercih etmişlerdir.
Hatırlanacağı gibi Alanya tam il olacağı sırada İstatistik Kurumu’ndan sorumlu dönemin bölgemiz bakanlarından Tunca Toskay 2000 yılı sayım rakamlarının hatalı olduğunu öne sürmüş, 134 bin 500 olan Alanya nüfusunu 83 bin 500’e indirerek kapıya gelen il olma fırsatının kaçmasına neden olmuştu. Alanya il olamayınca bilindiği gibi Düzce il yapılmıştı. Bizler Vatan Partisi olarak bu oyunun hiçbir yerinde olmadık ve gerçekleri halkımıza anlatmaya çalıştık, şimdi de anlatmaya devam ediyoruz.
Avrupa Birliği bilindiği gibi ortak pazar olarak düşünülmüş ekonomik ağırlıklı bir örgütlenme iken, gelişen şartlarda siyasi hedefleri de olan bir kuruluşa döndürüldü. Ülkemizi gümrük birliği anlaşması ile kapısına bağlayan topluluk tarihten gelen kompleksleri etkisiyle hazmedilebilir boyutta bir Türkiye yaratma yoluna girdiler. Bunun sonucu hazırladıkları “İkiz Yasaları” bize dayattılar. Bu yasalar etnik ve mezhep temelinde Türkiye’nin eyaletlere bölünmesini ön görüyordu. İmzaladığımız bu ikiz ihanet yasaları özet olarak mahalli idareleri güçlendirmek, idari ve mali konularda özerk hale getirerek merkezi devlet yapısının zayıflatılması, giderek çökertilmesini hedef alıyordu. Çıkarılan “Büyükşehir Yasası” bu yolda atılan en önemli adımdı.
Büyük Türk Milleti’nin tarihinden süzülüp gelen tecrübelerin eseri olan Cumhuriyetimizin yerel yönetimler yasası değiştirilmiş, toplumsal bünyemize tamamen aykırı ucube bir yerel yönetim yasası olan “Büyükşehir Yasası” yürürlüğe sokulmuştur.
İşte bu yüzden güzel Alanya’mız il olma şansını yitirmiştir. Bu “Büyükşehir Yasası” yürürlükte olduğu sürece de il olamayacaktır. Gerçek budur.
Bu yasanın uygulanması ile köy düzeninde, dağına, ormanına suyuna, vatanına sahip olma örgütlenmesi yıkılarak her şeyimiz yağmaya açılmıştır. Alanya’mızın il olmasını önleyen yasa aynı zamanda ülkemizin bölünüp yağmalanmasının da önünü açmaktadır.
Vatan savunmamız bu dayatmaları yapan şer güçlerinin silahlı unsurları PKK ve destekçileri olan AB ve ABD ile savaşmaktadır ve onları hendekler gömmüştür. Bu askeri başarılarımız ardından bize dayatılan bölücü, bünyemize uymayan kanun ve anlaşmaların tekrar Atatürk Cumhuriyeti yasaları haline dönüştürülmesi sağlanacaktır. Bu yapılmadığı takdirde cephede kanımızla, canımızla kazandığımız mevziler, masa başında kaybedilmiş olur. Milletimiz bu oyunu yıkacak güçtedir ve mutlaka vatan savunması Milli Hükümetle taçlanacaktır. Milli Hükümet’in ilk kararları arasında “Büyükşehir Yasası”nın iptal edilmesi olacaktır. Alanya’mızın il yapılması sağlanacaktır. Bu sunduğumuz yol dışında Alanya’nın il yapılmasına ilişkin başka bir yol öneren siyasi bir oluşum varsa sabırsızlıkla kamuoyu ile görüşlerini paylaşmasını bekliyor ve diliyoruz. İmza kampanyasını gelin Büyükşehir Yasası’nın kaldırılması, eski yerel yönetim yasasına geçilmesi için toplayalım, ülkemize öncü ve örnek olalım. Fasit dairede dolanarak varacağımız nokta yine aynıdır. Üzülmek ve hayal kırıklığıdır.
Buradan Alanya halkına ve milletimize söz veriyoruz. Vatan Partisi’nin merkezinde olacağı Milli Hükümet, Alanya’mızı il yapacaktır. Bunu başaracak başka siyasi güç yoktur.