NEDEN yüzlerimiz gülmüyor? Neden birbirimize selam bile vermiyoruz? Neden en küçük bir tartışmada birbirimizi boğazlamaya kalkıyoruz? Neden? Neden? Neden? Nedeni ortada. Hakkari Yüksekova'da üç askerimiz, arkalarından kalleşçe vurularak...

NEDEN

yüzlerimiz gülmüyor?Neden birbirimize selam bile vermiyoruz?Neden en küçük bir tartışmada birbirimizi boğazlamaya kalkıyoruz?Neden?Neden?Neden?Nedeni ortada.Hakkari Yüksekova’da üç askerimiz, arkalarından kalleşçe vurularak şehit edildi.30 yılı aşkın bir süredir devam edip gelen terörü sonlandırma adına onca çaba sarf edilirken, birileri bir biçimde terörün fitilini ateşlemekle meşgul.Terörden beslenen, her tür kaçakçılığı meslek edinmiş doğu ve güneydoğunun ağa babaları barışı dinamitliyorlar.Ortadoğu kan gölüne dönmüş durumda.Sınırlarımızın yanı başı savaş alanı.Irak, Suriye ve diğer ülkelerden kaçıp gelenler Türkiye’yi mesken edindi.Türkiye yolgeçen hanına döndü.Tarih boyunca, Kuzeyden, Güneyden, Doğudan ve de Kuzeybatıdan gelen göçmenlerle Türkiye, çok farklı etnik kimliğe, dile ve inanca sahip farklı renklerin birbirine karıştığı bir yapıya bürünmekle meşgul.IŞİD’in din temelli çıkışları, ele geçirdiği insanları infaz biçimi, bir kadını zina etti diye recm etmesi (taşlayarak öldürmesi) ve tüm bu rezilliklerini internete koyması insanı deli divane ediyor.Böyle bir kaos ortamında ülkenin dört bucağında peş peşe işlenen cinayetler, trafik kazalarındaki feci ölümleri tek tek saymaya kalksak bu köşe yetmez.Böylesine stres bombardımanının bulunduğu bir ortamda, tek kurtuluş yolu, haberlerden uzak durmak.Hele hele siyasileri ve de siyasi içerikli konuşmaları ise hiç dinlememek gerekiyor.Siyasetçilerimizin önemli bir bölümü, iktidar olabilme hırsıyla gözleri kararmış bir vaziyette yanıp tutuşuyorlar.Ülkenin ve ülke insanının çıkarından çok, kendi ikballerini düşündüklerinden, birbirlerine olmadık hakaretlerde, suçlamalarda hatta iftiralarda bulunarak siyasi havayı gerdikçe geriyorlar.Birbirine düşman gibi davranan hatta ellerinden gelse birbirlerini boğazlayacaklarmış gibi davranan siyasilerin bu tavrı topluma da yansımakta.Parti fanatizmi aldı başını dörtnala gidiyor!Herkes futbol takımı tutar gibi parti tutuyor.Marifetin iltifata tabi olması gerekirken, iftira, hakaret ve karalama kampanyası ayyukaya çıkarken, belli bir yeteneği ve becerisi olmayan, kerameti kendinden menkul bazı beyinler, şu ya da bu biçimde önemli yerlere ya da görevlere gelebilmekteler.Böylesine rezil bir toplumsal dokuda delirmemek mümkün mü?İşin çok daha feci yanı ise, rezilliklerle dolu olan bu ortamda, kişisel olarak istisnasız herkes kendi adına hala, dürüstlükten, ahlaktan, erdemden, vatan ve milletseverlikten söz ederken, başkalarına dönük ise, tam tersi bir yaklaşım içinde olmaları, en ağır ithamlarda ve suçlamalarda bulunmaları ise çok anlamlı.“Kimseyi beğenmeyenlere, onu bunu eleştirenlere bakın bunlar kimsenin beğenmediği kişilerdir.”Dünya bir kaos içinde.Ortadoğu özellikle de İslam ülkeleri kan gölüne dönmüş durumda.Türkiye olarak bıçak üstünde cambazlık yapmakla meşgulüz.Alanya mı?Alanya fena sayılmaz.Şimdilik her şey rayında gidiyor.Ülke genelinde siyasetçiler birbirini boğazlamaya çalışırken, bizim siyasilerimizin önemli bir bölümü, seviyeli bir siyasi çizgide yürümeye çalışırlarken, bir iki siyaset cambazı, siyasi havayı gererek ayakta kalmaya çalışmanın ilkelliği içine girebilmekte.Sanırım bu tür çapsızlara ve de siyaset cambazlarına Alanya halkı ve de Alanya’nın önde gelen siyasetçileri pabuç bırakmayarak, onları da adam gibi siyaset yapmaya mecbur bırakacaklardır!Özetlersek, Alanya birçok eksikliğine karşın, her anlamda yaşanmaya değer bir kent olmaya devam ettiği için ne kadar sevinsek azdır.