Rahmetlinin sanatçı dostlarından Ayşen Gruda

Rahmetlinin sanatçı dostlarından Ayşen Gruda "Bugün her evden bir cenaze çıktı" derken, bir gerçeğin altını çizmiş oldu.

Kenan Evran’in vefatı ise, bambaşka bir gerçeğin ortaya çıkmasına neden olacak gibi!

"Herkes her şey olabilir ama sanatçı olamaz" veciz sözünün ne kadar doğru olduğunu, bu iki ismin cenazelerinde görme fırsatını yakalamış olacağız.

Aslında yerelde, ülke genelinde hatta dünyada, herkesçe tanınan ve de sevilip sayılan kişiler öldüğünde, istisnasız hepimiz, aileden birini kaybetmiş gibi üzülürken, kimilerinin kaybında da toplum duyarsız kalabiliyor.

Ne kadar uzun yaşarsanız, sevdiğiniz kişileri kaybettiğinizde, o kadar çok üzülüyorsunuz demektir!

Yetmişli yaşları sollayıp, ipi göğüslemek için, seksenlere doğru depara kalkmış benim gibilerinin, geçmişten bu yana, ne kadar çok sayıda dostunu, arkadaşını ve de yakın akrabalarını, analarını, babalarını kaybettiklerini düşündüğünüzde, hayatın ne denli acımasız olduğunu anlarsınız.

Babaannemi, dedemi, anamı, babamı, çocukluğumla gençliğimdeki arkadaşlarımı, birlikte siyaset yaptığım dostlarımı, mesai arkadaşlarımı kaybettim.

İstanbul’daki, Kastamonu’daki ve de 22 yıldır yaşadığım Alanya’da kaybettiğim dostları düşündükçe içim burkuluyor.

Ama her şeye rağmen, bu dostların çoğunu hala hayattalarmış gibi anılarıyla gönlümde yaşatıyorum.

Topluma mal olmuş, herkesin sevip saydığı, değer verdiği sanatçıları, siyaset ve devlet adamlarını da unutmamız mümkün mü?

Sanırım Zeki Alasya da, tıpkı İsmail Dümbüllü, Ayhan Işık, Turan Feyzioğlu, Erol Taş, Sadri Alışık, Kadir Savun, Hulusi Kentmen, Suzan Yakar, Cahide Sonku, Neriman Köksal, Adile Naşit gibi nice değerli sanatçı, filmleri ve de anılarıyla gönlümüzde yaşayacak.

Yıllar boyu baş tacı ettiğimiz Hafız Burhan, Zeki Müren, Adnan Şenses, Cem Karaca, Barış Manço, Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses gibi ses sanatçılarını unutmamız mümkün mü?

Bir ömür denen şeyin ne kadar kısa olduğunu, ancak böylesine acı günlerde ve de altmışlı yaşları sollamaya başladığımızda anlayabiliyoruz.

Biz gene de herkese, sağlıklı ve mutlu nice yıllar demekle yetiniyoruz.

Hepimizin başı sağolsun.