BİLİNDİĞİ üzere, temelde üç tür kurumsal raporlama vardır. Bunlar: finansal raporlama, sürdürülebilirlik raporlaması ve entegre raporlamadır. Finansal raporlama, diğer raporlama modellerine(Sürdürülebilirlik ve entegre raporlama) göre...
BİLİNDİĞİ
üzere, temelde üç tür kurumsal raporlama vardır. Bunlar: finansal raporlama, sürdürülebilirlik raporlaması ve entegre raporlamadır. Finansal raporlama, diğer raporlama modellerine(Sürdürülebilirlik ve entegre raporlama) göre oldukça eski bir tarihe sahip olan raporlama türüdür.
Diğer taraftan, toplumsal konuların kurumsal faaliyetler ve performansı üzerindeki etkisi ve paydaşların tam anlamıyla karşılanamayan bilgi ihtiyaçları nedeniyle kurumsal yayınlara çevresel, sosyal ve yönetim bilgisi dahil edilmiş ve çevresel ve sosyal bilgiler daha kapsamlı bir şekilde açıklanmaya başlanmış ve böylece, sürdürülebilirlik raporlaması ortaya çıkmıştır. Finansal raporlama ve sürdürülebilirlik raporlaması, paydaşların bilgi ihtiyacını karşılamada ve paydaşların yatırım kararı verme sürecinde yetersiz kalmaktadır.
Finansal raporlamanın yatırımcı ve diğer paydaş ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığı bazı noktaları şu şekilde özetlemek mümkündür: Birincisi, finansal raporlama bir kuruluşun, geçmiş performansına odaklanmakta ve uzun dönem değer yaratma yeteneğini gösterememektedir. İkincisi, finansal raporlardan sosyal çevresel ve yönetim bilgilerine ilişkin bilgi sağlanamamaktadır. Üçüncüsü, finansal raporlar da bir kuruluşun finansal performansı ve sosyal, çevresel ve yönetim konularındaki performansı arasındaki bağlantının olmamasıdır.
Aynı zamanda, sürdürülebilirlik raporları da ortaya çıktığından beri çeşitli eleştirilere maruz kalmıştır. Çünkü paydaşlar bir kuruluşun değer yaratma ve koruma yeteneğini önemli konulardaki performansı hakkında bilgi edinmek istemektedirler. Ancak bu bilgi, sürdürülebilirlik raporlarından elde edilememektedir. Sürdürülebilirlik raporlaması konusunda çeşitli düzenlemeler artmakla birlikte büyük ölçüde şirketler tarafında gönüllü raporlama uygulaması olarak kalmaya devam etmiştir/edecektir.
Yukarıda da açıklandığı gibi, mevcut raporlama modellerinin sınırlamalarının üstesinden gelmek amacı ile entegre raporlama kavramı doğmuştur.
Uluslararası Entegre Raporlama Konseyi(IIRC), entegre raporu, “Bir kuruluşun stratejisinin, kurumsal yönetiminin, performansının ve beklentilerinin kuruluşun dış çevresi bağlamında kısa, orta ve uzun vadede değer yaratmayı nasıl sağlayacağının kısa ve öz bir şekilde bildirilmesidir.” şeklinde tanımlamaktadır. Eccles ve Krzus, “One Report” adlı kitaplarında entegre raporu Tek Rapor olarak adlandırmaktadırlar. Tek Rapor, bir şirketin yıllık raporunda yer alan finansal ve anlatı bilgilerini finansal olmayan (çevresel, sosyal ve yönetim konuları gibi ) ve şirketin kurumsal sosyal sorumluluk veya sürdürülebilirlik raporunda bulunan anlatı bilgileri ile birleştiren tek bir rapor anlamına gelmektedir.
Entegre Raporlama ise, kuruluşların işlerinin hikayesini düşünme, planlama ve raporlama biçimlerini geliştirir. Birçok kuruluş, bu kuruluşlarda değerin nasıl yaratıldığını açıklayan net, özlü ve entegre bir öyküyü iletmek için bir fırsat olarak entegre raporlamayı kullanmaktadır. Entegre raporlama, şirketlerin kendi stratejileri ve planları hakkında bütünsel olarak düşünmelerine, bilinçli kararlar almasına, yatırımcı ve paydaşların güvenini kazanma konusunda önemli fırsatları ve riskleri yönetmesine yardımcı olan ve kurumun performansını yönetmeye yardımcı olan bir yaklaşımdır. Her büyüklükteki kuruluş, işlerinde anlayış ve güven oluşturmak için entegre raporlamayı kullanabilir.
İç yönetim süreçlerinin iyileştirilmesine ek olarak, entegre raporlama ayrıca aşağıdakiler gibi diğer önemli faydalara da öncülük edebilir.
Müşteriler, tedarikçiler, diğer paydaşlar ve toplumla daha fazla güven ve güvenilirlik yaratmak. Bu, hükümet kurumları ve kar amacı gütmeyen kuruluşlar dikkate alındığında, yalnızca ihtiyaç duydukları mal ve hizmetleri tedarik edemeyen, aynı zamanda sürdürülebilir bir şekilde yapan ticari ortaklar arayışında giderek önem kazanmaktadır;
Değerleme için daha iyi bir temel sağlayarak işi transfer etme, satma veya devretme potansiyelini maksimize etmek,
Finansmanı makul bir maliyetle güvence altına almak. Diğer şeylerin yanı sıra, birçok borç veren, finansal sermayenin bütünsel bir stratejiye ve çok yönlü bir iş planına dayanan geçmiş ve gelecek amaçlarda nasıl kullanıldığını bilmek istemektedirler.
Özetle, entegre raporlamanın kuruluşlar açısından pek çok faydası vardır. Bunlardan bazıları şu şekildedir. Entegre raporlama;
Bir kuruluşdaki tüm çalışanların katılımını sağlar,
Daha iyi veri kalitesi sağlar,
Karar verme süreçlerini iyileştirir,
Entegre düşüncenin içselleştirmesine aracılık ederek bağımsız departman anlayışını ortadan kaldırır,
Kuruluşun kurumsal raporlarının iyileştirilmesine aracılık eder,
Dış paydaşlarla iletişimi geliştirir,
Kurumsal şeffaflığı arttırır,
Kurumsal itibarı arttırır,
Rekabet avantajı sağlar,
Daha iyi sermaye tahsisi kararları alınmasını sağlar,
Risk ve fırsatların daha iyi anlaşılmasını sağlar,
Yatırımcılar ile daha güçlü ilişkiler kurulmasını sağlar,
Kuruluşun strateji ve iş modelinin daha iyi ifade edilmesini sağlar.
Diğer taraftan, entegre raporlamanın şirketler açısından bir takım zorluklarda bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şu şekildedir: Yatırımcıların bu raporlamaya ilişkin ilgilerine dair yeterli kanıt bulunmayışı, rapor hazırlama maliyetleri ve verilerin belirlenmesi, toplanması ve ölçülmesinin zorluğudur.
Ülkemizde entegre rapor yayınlayan şirket sayısı oldukça azdır. Entegre rapor hazırlayan kuruluşlar arasında Türkiye Sınai Kalkınma Bankası, Çimsa Çimento Sanayii ve T.A.Ş., Aslan Çimento Sanayii ve T.A.Ş., Adana Çimento Sanayii ve T.A.Ş. bulunmaktadır.
Yeni bir raporlama uygulaması olan entegre raporlamanın, ortaya çıkış amacına uygun olarak işlevini yerine getirip getiremeyeceği zaman içerisinde kendisini gösterecektir. Ancak, bu konuya ilişkin yapılan akademik çalışmalar ve büyük araştırma şirketlerinin yapmış olduğu çalışmalar entegre raporlamanın şirketler, yatırımcılar ve diğer paydaşlar açısından pek çok fayda sağlayacağı yönündedir. Özellikle halka açılmayı planlayan şirketlerin entegre raporlarını hazırlayıp, paydaşları ile paylaşmalarını tavsiye diyoruz.