ATALARIMIZ ne demiş?

ATALARIMIZ

ne demiş?
"Hatasız kul olmaz."
Dünyada kimse, sürekli dört dörtlük olamaz.
İnsan ömrü boyunca, az ya da çok, bir yanlışa imza atmış olabilir.
Olaya bu açıdan baktığımızda, siyasetçiler de zaman zaman hata yapabilirler hatta yanlış da yaparlar.
Önemli olan, vatandaş olarak, onların hatalarını ve de yanlışlarını görebilme becerisine ve gerçekçiliğine sahip olmamızdır.
Lider ya da desteklediğimiz parti, bizim tasvip etmediğimiz bir çizgiye taşındığında, onu eleştirmekten neden kaçınıyoruz?
Desteklediğimiz parti ya da liderin olmadık saçmalıklara imza attığını göre göre ya da bile bile, hala bu partinin ya da liderin peşinden giden bir insanın, ülkesini ve ülke insanını sevdiğini iddia etmesi ve bu sevginin gereği olan bir tavrı ortaya koymuş olması mümkün mü?
Bırakın gazeteciliği ve yazarlığı, sıradan bir vatandaş olarak, yıllar boyu siyasetle yatıp siyasetle kalkmış biri olarak, AK Parti'yi, CHP’yi ya da MHP’yi, özellikle de liderler başta olmak üzere, önde gelen isimlerini, ortaya koydukları politikalar ya da kimi değerlendirmeleriyle ilgili olarak, bazen övüyor bazen de yeriyor hatta ciddi eleştirilerde bulunduğum olmuştur.
Bu övgü ve yergilerim salt bir konuyla ilgili de olabiliyor.
Övdüğümüzde, o partili, yerdiğimizde de o partinin düşmanı damgasını yiyoruz.
Bir örnek vermemiz gerekirse.
Erdoğan’ın İstanbul belediye başkanlığı ve başbakanlığı dönemindeki başarılarından söz edince, AK Partili ve Erdoğancı olurken, bugün, Cumhurbaşkanlığı dönemindeki politikalarını ve çıkışlarını eleştirdiğimizde de, Erdoğan ve AK Parti düşmanı ilan ediliyoruz.
Dünyada dört dörtlük kaç insan vardır?
Herkesin bir kusuru olabileceği gibi, hepimizin beğenisi ve tercihleri de çok farklı olduğuna göre, dün olumlu olarak değerlendirdiğim icraatlarından dolayı beğendiğim birisini, bugün olumsuz olarak değerlendirdiğim uygulamalarından dolayı beğenmemem kadar doğal ne olabilir?
Aile içinde bile, kardeş kardeşe, ana, baba evladına, evlat ana babasına bile ters düşüp düşmanca tavırlar içine girebildiklerine göre, bir insanın bir siyasi yapıyı ya da siyasetçiyi ömrü boyunca sevip desteklemesi mümkün mü?
Böyle bir şey, siyasi körlükten başka bir şey olamaz.
Son yıllarda, Erdoğan’a dönük eleştirilerim nedeniyle, bazı dostlar çok farklı değerlendirmeler içine giriyorlar.
Eleştiriye saygılıyım.
Ama şu gerçeğin bilinmesinde yarar var.
Erdoğan, dünlerde bana göre, diğer siyasilere göre başarılıydı.
Bugün, belli konularda kaygılarım hatta korkularım var.
Diğerleri mi?
Onlar dün neyse bugün de aynılar.
Hatta geri vitese takmış durumdalar.
CHP ve MHP’yi benim eleştirmeme bile gerek yok.
Gerekli eleştiriyi, tabandan tavana kadar belli konumlarda yer alan partililer yapmakta.
En ilginci ise, tarafların birbirlerini eleştirmeleri bir yana, en ağır şekilde suçlamaları düşündürücü!