Öndüün yerde para arar gibi ağır ağır moturula Serdengecdilerin çiçegci düggeninin ordan aarı geçib gederdim. Bi bagdım bi turşucu düggeni açılmış. Dediim yer ıramedli Aşcı Memiş Dayı'nın evinin böörü. Üssakasında Aşşaa Oba Egmeg Furunu var. Hanife Özen benim Sedire tarafından bi abbabın gızı olur. Cevval bi gız. Gızılay'da hayılaca bi hızmad eddi. Gari moturu istob eddim, Hanife'ye 'Hayırlı olsun' dedim. Hanife, engi turşucu düggeninin hikayesini annadıverdi:
"Amat Emmi, biz üreten gadınlar olarag her şeyin turşusunu yapmaya başladıg. Avgada, muz, salatalıg, gornişin yani dikenli salatalıg, burokoli, garnıbahar, erig, nekdari, yumurta, havıç, togmakan, pancar pürü, pancarın sapının turşusu var. Turşu suyumuz da var. Hem gavunuzda satıyoz, hem açıgdan satıyoz. Alanya'nın yöresel ireçelleri var. Zebzelerimiz açıg tarladan. Sirkemiz ev yapımı. Bunun yanda Adana'nın şalgamı da var. Eşi dosdu bekleriz."
Bilader ben de turşuyu hazederim. Hele guru fasillenin yanda bi de sadeyaalı bulgur pilavı olursa, turşusuz olmaz. Hanife'nin turşucu düggenini bi ziyared edin. Turşuları da, turşu suyu da çog gözel. Allah işini ıras getirsin, işallah beledan gazalı gibi para gazanır.
Benden böönlüg bu gadar. Hadi galın saalıcaala.