TERÖRE karşı, ülkesini ve ülke insanını seven aklı başında herkesin duyarlı ve de tepkili olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle de, biz Türklerle, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olup, bu ülkeyi ve bu ülkenin insanlarını düşünen hangi...
TERÖRE
karşı, ülkesini ve ülke insanını seven aklı başında herkesin duyarlı ve de tepkili olduğunu söyleyebiliriz.
Özellikle de, biz Türklerle, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olup, bu ülkeyi ve bu ülkenin insanlarını düşünen hangi etnik ya da dinsel kökene sahip olurlarsa olsunlar, tüm toplum kesimlerinin teröre karşı olduklarını ve bu ülkede huzur istediklerini kabul etmeliyiz.
Son günlerde Alanya’da gündeme gelen teröre karşı duyarlılığa diyecek lafımız olamaz.
Ama, bu tür duyarlılıklar eyleme dönüştürülürken, duygularımızla değil, aklımızla hareket ederek, amaçladığımız hedefe varabilmeliyiz.
Son olarak ortaya konan iki eylemle ilgili olarak, çok iyi ve de sağlıklı değerlendirmeler yapmalıyız.
Bu eylemlerle Alanya ne kazandı, ne kaybetti?
Terör karşıtı bu çıkışlarla, teröre ve teröristlere dönük ne yapabildik?
Teröre karşı ortaya konan bu eylemlerde, halkımızla, gene bizim bir parçamız olan güvenlik güçlerimizin karşı karşıya geldiğini söylememiz mümkün!
Eylemlerin çok daha yapıcı, sakin ve de akılcı bir biçimde geçmesi için, yetkililerin herhangi bir çabası oldu mu, olmadı mı?
Olanlar kimlerdi?
Toplum psikolojisini bilmeyen, toplumu sakinleştirme yerine tahrik edenler var mıydı, yok muydu?
Eyleme katılanlar arasında provokatörler ya da işgüzarlar var mıydı?
Benim duyduğum kadarıyla, ilk eylemde, bozkurt işareti yaparak kalabalık arasına katılan kimi kişilerin, HDP binası önünde yer alan HDP’lilerin saflarına geçtiği yolunda.
Demek ki, her bozkurt işareti yapan, Türk bayrağı asan, PKK karşıtı değil!
Alanya halkının bu duyarlılığının hangi yöne çevrileceğini cidden merak ediyorum.
Sosyal medyada, özellikle genç beyinlerin duygusal çıkışları, bu ülkeyi ve bu ülke insanını seven gençlerimizi çok daha fazla tahrik edebiliyor.
Gençleri kontrol etmek çok daha zor.
Aslında, ülke genelinde terör eylemleri öylesine tırmanışa geçti ki, bizim gibi son durağa yaklaşmış dinozorlar bile, çileden çıkıp, olmayacak saçmalıklara imza atabilecek bir noktaya geldi!
Artık gerisini siz düşünün.
İşte bu yüzden de, güvenlik güçlerimizde yer alan amir ve memurlarımızla, Alanya’nın yönetiminde söz sahibi olan etkili ve yetkililerin, toplum psikolojisini bilerek, eylemde yer alan gençlere çok daha yapıcı bir biçimde davranıp onları sakinleştirmenin yollarını bulmaları hatta bilmeleri gerekir.
Bu tür eylemlerde vatan millet diyerek yeri göğü inletenlerin, genelde de aynı duyarlılık içinde davranmaları, terör yanlısı olabilecek kişilere ev ve işyeri vermemeleri gerekir.
Biraz fazla para verenin kim olduğuna bakmadan evini, dükkanını satan ya da kiralayanların hatta bunlara iş verenler, umarız bundan sonra çok daha dikkatli olurlar!
Sürekli bu köşeden seslendirip duruyoruz, bir toplumu genelleyerek iyi veya kötü demek doğru değil.
Her toplumda, iyiler de, kötüler de olabilir.
İşte bu yüzden, teröre karşı duyarlı olurken çok daha dikkatli olmamızda yarar var.
Yoksa, tüm bir toplumu, iyileriyle kötüleriyle birlikte karşımıza almış oluruz!