Aklımdakileri unutmadan(!) başlık olarak hemen sıralayayım: 1- CHP’nin seçim zaferi 1 Nisan şakası değildir. Şaka kendiliğinden, anlık gelişir. Oysa sonucun Alanya’da böyle olacağı çok öncesinden belliydi. 2- Osman Özçelik (CHP) “aradan sıyrılmadı, çatır çatır kazandı!” 3- Alanya’da son 50 yılda halkın yerel yönetim tercihleri “zamanın ruhuna göre” oluşmuştu. Bu kez de öyle oldu…

 

Şimdi gelelim CHP’nin nasıl kazandığına… “Alanya ezelden beridir sağcıdır” sözü abartıdır. Bu anlatım Alanya’nın demokrat, uygar, laik, özgürlükçü, halkçı, şovenizmden uzak milliyetçi damarını görmemezlikten gelir. Alanya’nın o tarihteki yaşamsal yatırımları Gemi Yanaşma İskelesi, Dim Çayı Sulama Sistemi yapımları, Kızıl Kule başta olmak üzere tarihi eser yenilemeleri 1930’lar, 40’lar Cumhuriyetçi Türkiye’sinin Halk Partisi tarafından gerçekleştirilmiştir. Şehirdeki entelektüel birikim o yıllardan mirastır.

 

Sonrasında, özellikle 1970’lerin özgürlükçü Türkiye’si ve Alanya’sında CHP hem yetişmiş insan gücü ve örgütü ile yine şehirde etkindir. CHP Batı’nın, sözde komünizm tehlikesine karşı sokağa döktüğü İslamcı-Sağcı güçlerle göğüs göğüse mücadele ederken, şehrin aydın insanlarını da belediye yönetimine kazandırmıştır.

 

1980’ler 1990’lar başka bir öyküdür. O yıllar ülkenin Turgut Özal, Süleyman Demirel gibi, yine zamanın ruhuna uygun olarak seçilmiş liderleriyle yönetildiği en çalkantılı dönemidir. Batının kendilerine biçtiği rol gereğince davranan ve bunun karşılığında ödüllendirilen siyasi oluşumlarıyla yönetilen ülkede, CHP’nin işi hep zor olmuştur. Denetimsiz turizm kazançlarına bağlı şehirde sosyal adaleti sağlayıcı halkçı söylemler, kazançlara halel geleceği kaygısıyla alıcı bulmamıştır. Ama CHP örgütü yine her platformda vardır…

 

AKP siyasi iktidarı dönemi, özellikle inşaat ve emlağa dayanan yüksek oranlı çabuk kazançların halkın emek yoğun meslek anlayışını bozduğu yıllardır. Ülkenin bozulan gelir dengesizliğinde sıradan halk, çıkarını gözeten ve parsadan pay toplamaya yönelik kuralsız davranışlara adeta zorlanmıştır. Böyle bir zamanda da düzenin, medya dâhil bütün aygıtları muhalif olmaya prim vermediği için CHP’nin işi yine zordur. Ama Alanya’nın profili hem aldığı göç hem de genç nüfusu ile özellikle merkez ve çevresinde hızla değişmektedir.

 

Siyasi iktidar ve küçük ortağının baskıcı, özel yaşama müdahale eden, özgürlükleri kısıtlayan, hukuksuz, kendinden olanı kayırmacı politikaları hiç umulmadığı kadar Alanya’yı da yaralamaktadır. Yerel yönetimin, özellikle denetimden uzak yatırımları ve buna bağlı harcamaları huzursuzluk yaratırken, merkezde oluşan kentli nüfusun bu adaletsizliğe tepkileri artmaktadır. Büyük ortağından yeterli desteği göremeyen yerel yönetimin, bağlı bulunduğu siyasi partinin radikal örgütleriyle kurduğu ilişki ve verdiği fotoğraflar, oy almayı umduğu yeni “seküler milliyetçi” de yapıyı kendisinden kaçırmıştır.

 

Bu sırada şehre Ekrem İmamoğlu gelir! 28 Nisan 2023 Alanya için bir başka milattır. Şehirdeki, tepki vermekten uzak ama güçlü bir liderlik etrafında birleşmeyi bekleyen halk için İmamoğlu fitili ateşleyen olmuştur. Sonrası gelir. Şehir gücünün farkına varmıştır; Osman Tarık Özçelik CHP Alanya Belediye Başkan Adayı olarak belirlenir. Ahlaklı ve güvenilir bir iş insanı kimliğiyle halkın karşısına çıkan Özçelik müthiş bir performans sergileyerek kısa zamanda güven kazanır.

 

CHP kimliğinin az açık edildiği bir Alanya’da, babası Hamit Özçelik, kaleme aldığı İşte Hayatım isimli kitabında CHP’liliğini övünerek dile getirmektedir. Oğul Özçelik böylesi bir mirasın taşıyıcısı olarak, yine zamanın ruhuna uygun bir politikayla, kendi deyimiyle kimseyi kırıp dökmeden çalışarak başarıya ulaşmıştır.

 

Cumhuriyet Halk Partisi’nin başarısında işinin ehli insanlar tarafından saptanmış bir seçim stratejisinin sahada uygulanması önemli rol oynamıştır. Özenle seçilmiş, nitelikli belediye meclisi üye adayları ve yediden yetmişe tüm örgütüyle muazzam bir eşgüdüm içinde çalışan CHP, ödülünü 31 Mart gecesi almıştır.

 

Başarının belki de en büyük mimarı olan CHP İlçe Başkanı Bülent Kandemir’in söylemiyle, “seçim kazanmak en kolayıdır, asıl mücadele bundan sonra başlamaktadır.” Başarının bireylerle sınırlı olmadığı, topyekün bir çalışmayla kazanıldığı anlatılmalı, dahası, eleştirilen geçmiş yönetimin benzeri bir uygulamanın içinde yer almak için fırsat kollayanlara bilhassa dikkat edilmelidir. Zira yarından başlayarak CHP’yi yıpratmayı şiar edinenler iş başında olacaklardır…