BAŞKANLIĞINI Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel'in üstlendiği Alanya Turizm Tanıtım Vakfı'nın (ALTAV) bazı yöneticileriyle önceki gün buluştuk, tanıtım çalışmalarının nasıl gittiğini, bundan sonraki hedeflerini ve...
BAŞKANLIĞINI
Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel'in üstlendiği Alanya Turizm Tanıtım Vakfı'nın (ALTAV) bazı yöneticileriyle önceki gün buluştuk, tanıtım çalışmalarının nasıl gittiğini, bundan sonraki hedeflerini ve projelerini masaya yatırdık.
Keyifli, eğitici ve öğretici bir sohbet oldu.
Aynı zamanda AKP'den Alanya Belediye Meclisi Üyesi olan Şükrü Cimrin'in işletmeciliğini üstlendiği Tosmur Sun Prime Otel'deki sohbet toplantısına; Alanya Belediyesi adına Şükrü Cimrin, ALTİD adına Mehmet Dahaoğlu ve Elvan Güneş, TÜRSAB adına Cengiz Topçu, AGC adına Gaye Coşkun ve Sağlık Turizmi temsilcisi Gürol Birgen'in katıldığını dünkü yazımda sizlerle paylaşmıştım.
Öncelikle şunu söylemeliyim ki, ALTAV yöneticileri bir hayli şevkli ve heyecanlı, bir şeyler yapmaya çalışıyorlar ancak takdir edersiniz ki, eldeki maddi imkanlar ölçüsünde.
ALTAV'ın yanı sıra Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkan Yardımcısı da olan Mehmet Dahaoğlu, Şükrü Cimrin ve Elvan Güneş, vakıfta adeta lokomotif görevi üstleniyorlar.
Buna mukabil...
Turizmci Şükrü Cimrin hem AKP'den Belediye Meclis Üyesi, hem de MHP'li Adem Başkan'ın başkanı olduğu ALTAV'ın yöneticisi.
"Meclis'te farklı partilerdesiniz ama ALTAV'da aynı çatı altındasınız. Zor olmuyor mu?" diyorum, "Meclis'te rakibiz ama söz konusu Alanya olunca ALTAV çatısı altında siyaseti bir kenara bırakıp fikir ve amaç birlikteliği yapıyoruz" diyor.
Cimrin bu cümlesini bitirince, Adem Başkan'ın "Bir Alanya'mız Var" sloganı geliyor aklıma.
Sonra şu soruyu atıyorum ortaya: "Ramazan Bayramı'nda yerli tatilci akını yaşadık. Şimdi Rus krizi bitti, Avrupalı da gelmeye başladı. Peki, Alanya'daki turizm anlayışı böyle alışveriş mağazası mantığında mı ilerleyecek? Yani 'Turizm sektörü para kazansın da, kim gelirse gelsin. Yerli turist de olsun, yabancı da' mı diyeceğiz. Alanya'nın geleceği bu mudur?"
İlk yanıt, Mehmet Dahaoğlu'ndan geliyor.
Diyor ki...
"Evet, bundan sonra böyle olacak, olmalı. Elde sezon açısından zaten kısıtlı bir zaman dilimi var. Bu nedenle 'O gelsin, şu gelmesin' deme lüksümüz artık kalmadı. Ülkenin bir bölgesinde bomba patlıyor, terör saldırısı oluyor, Avrupalı ürküp gelmiyor. Ne yapacağız? Oturup krizin geçmesini mi bekleyeceğiz. Elbette hayır. Yerli turist de gelsin ki, Avrupa'ya, Rusya'ya bağımlılığımız ortadan kalksın."
Ancak, Alanya'da 5 yıldızlı otel işletmecisinden tutun da, pansiyoncusuna kadar, hatta simitçisinden butikçisine, turizmden ekmek kazanan tüm kesimlerin şikayetçi olduğu "çimde yatan", "elinde bira şişesiyle sokakta dolaşan", "yerli ve yabancı kadın turistleri bakışlarıyla taciz eden" yerli turist profilinden ALTAV yöneticileri de şikayetçi.
Şehrin giriş ve çıkışlarına sınır kapısı konulamayacağının, dolayısıyla "Şu girsin, bu girmesin" denilemeyeceğinin onlar da farkında!
"Peki, çözüm öneriniz nedir?" diye soruyorum, yanıt Şükrü Cimrin'den geliyor.
Diyor ki...
"Yerli turiste dağıtılmak üzere broşür bastırabiliriz. Alanya'nın nasıl bir turizm kenti olduğunu, burada hangi kurallara uyulması gerektiğini anlatabiliriz. 'Bütçemize uygun boş otel, pansiyon bulamadık' deyip çayırda çimde yatmak isteyenlere İncekum Orman Kampı veya Kızılalan Mesire Alanı gibi alternatif konaklama yerleri gösterebiliriz. Kurban Bayramı öncesi önlem alınmazsa deniz kenarında, şehrin en işlek bölgelerindeki yeşil alanlarda kurban kesimleri bile yapılabilir, buna hazırlıklı olmalıyız."
Uzun lafın kısası...
ALTSO Başkanı Mehmet Şahin'in önerisi ve Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel'in dahil olmasıyla "Çatı Modeli" olarak yeniden yapılanan yönetimiyle ALTAV, geniş bir yelpazeyi içine alan yepyeni bir sistemle çalışıyor.
Eskinin "En iyisini biz biliriz" zihniyetinin yerine; daha çok ses, daha fazla görüş, düşünce ve öneriyle proje üretiliyor.
Aralarında benim de olduğum bazı kesimleri tam olarak memnun edemeseler de, özellikle bu yıl gerçekten çok güzel işler yaptıklarına inanıyorlar ve bu heyecan devam ederken yapılacak daha çok işleri olduğunun farkındalar.
Ellerinde bekleyen birçok proje var, fakat bunların hayata geçirilmesinin eldeki maddi imkanlar çerçevesinde olacağını her fırsatta dile getiriyorlar.
Bunun için de sadece masanın etrafında oturanların değil, herkesin ALTAV’ı benimsemesi ve gerçekten sahiplenmesi gerektiğini söylüyorlar.
Bu konuda son sözü, ALTAV ve ALTİD Başkan Yardımcısı Mehmet Dahaoğlu şu cümlelerle ifade ediyor...
"Birebir yapılan tanıtımlardan öte hepimiz mevcut olan bu çatı altında birleşir, maddi ve manevi anlamda sımsıkı sarılırsak, daha güçlü bir yapıya ulaşır, daha güzel işler ortaya çıkarırız."
ALTAV'ın Antalya Büyükşehir Belediyesi'nden de maddi destek talebi olduğunu vurgulayan Dahaoğlu, Alanya'dan giden gelirlerin bir bölümünün ALTAV'a aktarılabileceğini, bunun için Türel'in bir tek talimatının yeteceğini, Alanya'daki ören yerleri giriş ücretlerinden belli bir payın ALTAV'a verilebileceğini, Alanya'da iş yapan Ankara veya İstanbul merkezli firmalardan tanıtıma maddi destek istenebileceğini ifade ediyor.
Son olarak...
ALTAV'ın, Alanya turizminin dünü, bugünü ve yarını hakkında, özellikle dini bayram günlerini kapsayan tatillerde yerli tatilci akını sırasında yaşanan olaylar ve hangi önlemlerin alınması gerektiği hakkında geniş bir rapor hazırladığını, bunu da Alanya'da koltuk, makam mevki sahibi takım elbiseli kravatlı yöneticilere sunmaya hazırlandığı bilgisini de sizlerle paylaşarak bugünlük noktayı koyayım.
ALTAV'ın yöneticileri, eldeki kıt maddi imkanlara rağmen bir şeyler yapmaya çalışıyor.
Yeter mi?
Elbette yetmez.
Bunun için, ekmeğini turizmden kazanan Alanya'daki beş yıldızlı otelcisinden sokaktaki simit satıcısına kadar herkesin ve her kesimin de maddi ve manevi desteğine büyük ihtiyaçları var.