HABUR, Oslo ve diğer rezaletler yetmezmiş gibi Kuzey Irak' tan çapulcular Ayn El Arab'a bizim topraklarımızdan nakledildi. Hem de ne nakil sevgili dostlar. Rezaleti sizler de gördünüz. Bize bunları yaşatanlara yazıklar olsun. Çatışan...

HABUR

, Oslo ve diğer rezaletler yetmezmiş gibi Kuzey Irak’ tan çapulcular Ayn El Arab’a bizim topraklarımızdan nakledildi. Hem de ne nakil sevgili dostlar. Rezaleti sizler de gördünüz. Bize bunları yaşatanlara yazıklar olsun. Çatışan iki terör örgütünün birine yardım için topraklarımızdan başka teröristlerin geçişine izin veriyoruz. Adamlar yedikleri yemeğin parasını valiliğe, araçlarının yakıtını ise kaymakamlığa ödettiriyorlar. Daha doğrusu milletimizin ödediği vergilerden karşılanıyor. Bundan daha büyük bir rezalet olabilir mi?Sevgili okuyucular, maalesef son yıllarda bu ülkede çok garip şeyler oluyor. En büyük utanç ve rezaletler sanki gayet normalmiş gibi takdim ediliyor. Herhalde “Yeni Türkiye” diye yutturulmak istenen bu olsa gerek. Devlet kimlerle muhatap ediliyor, vatana ihanet suçunu alenen işleyenler yargılanacağı yerde baş tacı ediliyor. Halkı sokağa davet edenlerden hesap sorup adalete teslim edileceği yerde, üstüne üstlük bir de muhatap alınarak daha da şımartılıyor. Böyle ne ülke yönetilir, ne de bu devlet salimen yoluna devam edebilir. Bir dolap döndürüldüğü aşikar ortadadır. Arkadaşlar bölücü terör azdırılmıştır. Azanlar kadar onları cüretlendirenler de sorumludurlar. Beyler siz geldiğinizde terör sıfırlanmıştı. Terör örgütü bitme noktasında idi ama sizlerin uyguladığı yanlış politika ile örgüt canlandı. Şimdi ise şaşırmışçasına bazı tedbirler almak istiyorsunuz. Lütfen 2009 yılında Terörle Mücadele Yasası’nı niçin değiştirip teröristlerin işini kolaylaştırdınız. Bu konuda çok hatalar yaptınız. Hala da hatada ısrar ediyorsunuz. Ne olurdu uzmanların onca ikazlarını dikkate alsaydınız. Malum medyayı izliyorum, güler misin yoksa ağlar mısın, öyle güzel bir ülkede yaşıyoruz ki, demeyin gitsin. Amanın da amanın öyle kalkınıyoruz ki dünyada bizim kalkınmamıza yetişebilecek bir başka ülke yok. Adamlarda yalan bol, bomboş salona, sıralara konuşan zatı muhteremi dahi tıklım tıklım salona hitap etti diye köşesinde yazabildi. Bir darbe edebiyatıdır gidiyor. Bir başörtüsü istismarıdır gidiyor. Artık gına geldi beyler. Varsa yoksa içeride “Paralel”, dışarıda ise kardeşiniz Esat. Bu hikayeler ile ülkenin sorunları çözülmüyor. Her nedense tüm can sıkıcı işlerin altından ise yandaşlar çıkıyor. En acı yönü ise tedbir aldık mahiyetindeki sözler daha kulaklarımızdan gitmeden yeni yeni ihmallerden kaynaklanan üzüntüleri peş peşe yaşıyoruz. Bu ülke bunlara layık değildir.Bu zavallı milletin paralarının nasıl savurganlık yapılarak acımasızca ihtiraslar uğruna ziyan edildiğini, gereksiz yerlere harcandığını görüyorsunuz. Beylerin hiç umurlarında değil ama şu olanların hepsi bana Osmanlı’nın yıkılış dönemini hatırlatıyor. Yani rezaletler, üzülerek hem de çok üzülerek söylüyorum her alanda maalesef diz boyu. İşte size “Yeni Türkiye.”