HORLUYOR MUSUNUZ? HER ZAMAN YORGUN MUSUNUZ ? Çoğu zaman horlamayı bir şikayet olarak görmez; gün içi yorgunluklarımıza, işimizin yoğunluğuna bağlar ve bu durumu doktora gitme nedeni olarak düşünmeyiz. Her gece düzenli horluyorsanız ve gün...

HORLUYOR MUSUNUZ?
HER ZAMAN YORGUN MUSUNUZ ?
Çoğu zaman horlamayı bir şikayet olarak görmez; gün içi yorgunluklarımıza, işimizin yoğunluğuna bağlar ve bu durumu doktora gitme nedeni olarak düşünmeyiz. Her gece düzenli horluyorsanız ve gün içinde kendinizi uykulu ve yorgun hissediyorsanız, sizde “uyku apnesi” olabilir. Uyku apne durumu toplumda astım ve şeker hastalığı kadar sık görülen bir hastalık olmasına rağmen tanısı konulmadığı için gizli kalmıştır. Doktorlar da bu konuda deneyimsiz olduklarından hastalarını yönlendiremezler. Ne yazık ki uyku tıbbı- uyku apne hastalığı, son 20 sene içinde tanımlanıp geliştiğinden doktorlar arasında da yeterli derecede bilinmemektedir.
Aşağıdaki sorularla uyku apnesinin diğer belirtilerini kendinize test edebilirsiniz:
** Nefesinizin durduğu ya da iç çekme şeklinde düzensiz soluduğunuz eşinizin dikkatini çekti mi?
** Genellikle sabah yataktan yorgun mu uyanıyorsunuz?
** Gün içinde kendinizi aşırı yorgun, uykulu hissediyor musunuz?
** Enerjiniz ve motivasyonunuz azaldı mı?
** Cinsel arzularda azalma , isteksizlik oluyor mu ?
** Konsantrasyonunuz azaldı mı?
** Kilolu musunuz ve kilo verememekten mi şikayet ediyorsunuz?
** Şiddetli horluyor musunuz?
** Sabah baş ağrısı,aşırı sinirlilik var mı

Bu durumlardan herhangi birine evet diyorsanız , uyku apne riskiniz büyük bir oranda var demektir.
UYKU APNESİ NE DEMEKTİR?
Uyku apnesi de genellikle horlayan kişilerde gürülür. Uyku sırasında solunumun belli bir süre (genelikle 20-30 sn) durmasıdır. Bu solunum durmasına apne denir. Uyku apnesi hastalığı olan kişilerde bu solunum durması ataklarının sayısı saatte 5 ila 30 arasında değişebilir. Hasta apneli dönemin ardından gürültülü bir şekilde nefes alarak ve çırpınmaya benzer bir beden hareketiyle tekrar nefes almaya ve horlamaya başlar. Bir süre sonra yeniden apne dönemi olur. Hasta genellikle apne döneminin sonunda uyanır ancak bunun farkına varmaz
HORLAMA NE DEMEKTİR?
Uykuda solunum sırasında çıkan gürültülü ve rahatsız edici sese horlama denir. özellikle erişkinlerde çok sık görülür. Çocuklardaki horlamalar genellikle geniz etine bağlıdır ve ayrı bir kategoridir. Erkeklerde ve şişmanlarda daha sık görülür ancak kadınlarda da sıktır. Kişiyi ve yanındaki kişileri rahatsız eden ve sosyal problemler ortaya çıkaran bir durumdur.
HORLAMA VE UYKU APNESİ NEDEN OLUŞUR?
Üst solunum yollarındaki darlıklar bu problemlere neden olur. Bazen de kesin sebep bilinemez. Kilo fazlalığı olanlarda, kısa ve kalın boyunlularda daha sık görülür. bazen kullanılan ilaçlar ve yüzdeki anatomik bozukluklar horlama ve apne nedeni olabilmektedir. Darlık sebepleri şunlar olabilir:
*Burundaki et ya da kemik eğriliğinin yaptığı burun tıkanıklıkları
*Yumuşak damak ve küçük dildeki sarkmalar, uzamalar ve kas gevşemesi
*Dil kökü ve boğaz kaslarında gerginlik azalması, dil kökünde büyüme
*Bademciklerin ve çocuklarda geniz etinin ileri derecede büyük olması
BU HASTALIK NE KADAR CİDDİDİR?
Çağımızın önemli rahatsızlıklarından biri olarak kabul edilen uyku apnesi, önlem alınmadığı takdirde ölümle sonuçlanabilmektedir. Hastalığın bu denli ciddi sonuçları olduğu toplum içinde çok fazla bilinmemektedir. Bu hastalığa yakalanan kişilerin büyük bir çoğunluğu hastalığı farketmedikleri ya da önemsemedikleri için genellikle hekime gitmemektedirler.
Solunum durmaları (apne) veya azalmaları (hipopne) gece içinde yüzlerce defa tekrarlayabilmekte ve bunların ancak çok az bir kısmı hastanın yakınları tarafından fark edilmektedir. Bu nedenlerle ve doğuracağı sonuçlar bakımından uyku apnesi uzmanlarca sinsi ilerleyen bir hastalık olarak nitelendirilmektedir.
Uyku apnesi acil tedavi gerektiren hayati bir hastalıktır. Zamanında tedavi edilemezse kalp krizi, felç, iktidarsızlık , düzensiz kalp atışları gibi sorunlara yol açar. Ayrıca kazalara, iş verimsizliğine ve sosyal problemlere neden olabilen gün içi aşırı uyku haline sebep olur. Gündüz uykululuğun trafik kazalarına da yol açtığı yapılan çalışmalarla gösterilmiştir.

UYKU APNESİ KİMLERDE GÖRÜLEBİLİR?
Uyku apnesinin toplum içindeki yaygınlığı yüksektir. Uyku apnesi her ne kadar erişkinlerde, erkeklerde, horlayanlarda, menopoza girmiş bayanlarda, yaşlılarda, ve kilolularda daha sık görülmekte ise de bu hastalık çocuklarda, genç bayanlarda ve zayıf insanlarda da tesbit edilmektedir. Kısaca uyku apnesi her yaşta görülebilen bir hastalıktır.
Kadınların en az yüzde 2'sinde ve erkeklerin yüzde 4'ünde görülmektedir. Bu rakamlar hastalığın en az astım ve şeker hastalığı kadar yaygın olduğunu göstermektedir.
Çocuklarda uyku apnesi büyük bademciğe ve geniz etine bağlı olarak gözlenebilir. Ayrıca; alkol ve sigara bağımlılarında, yanlış uyku pozisyonu, aşırı kilolularda, alt çenesi gelişim geriliği gösterenlerde, boyun yüksekliği kısa olanlarda, alerji, anti histaminik, kas gevşetici veya sakinleştirici gibi ilaç kullananlarda da uyku apnesi görülme riski yüksektir.
UYKU APNESİNİN BELİRTİLERİ
Uyku apnesi hayati sağlık sorunlara neden olabilen ciddi bir hastalık olsa da uyku apnesinin belirtilerini hastanın kendisinin farkedebilmesi oldukça zordur. Hasta genellikle uykudaki normal olmayan durumlardan, eşi veya yakınlarının farketmesiyle haberdar olur.
DÜZENSİZ SOLUNUM
Uyku apnesinin en önemli belirtisi gece uykusu süresince ani solunum duraklamaları, çok gürültülü horlamalar ve iç çekmelerdir. Bu solunum düzensizlikleri, çoğu kişide görülen yumuşak ve hafif horlamalardan farklıdır. Horlayan insanların çoğunda bu tip horlamalar daha çok sırtüstü uyuma sırasında gerçekleşir. Uyku apnesinin sonucu olarak ortaya çıkan horlamalar ise her türlü pozisyonda gerçekleşebilir. Uyku apnesi olan hasta, el kol hareketleri ile rahatsız bir şekilde uyumaya çalışır.
UYKUDA NEFESİN DURMASI
Düzensiz solunum birçok insanda duruma bağlı olarak uykuya dalma, uyanma veya rüya görme sırasında görülebilir. Diğer bir taraftan uyku apneli hastalarda sık sık tekrarlanan uzun süreli solunum durmaları olmaktadır. Bu solunum duraklamaları uyku apnesinin en önemli belirtilerinden biridir. Apneli hastalarda 10 saniyeden başlayan solunum duraklamaları bir dakikadan fazla sürelere kadar devam edebilir. Uykuları boyunca saatte 10’dan fazla tekrarlayan, 10 saniyeden bir dakikaya varan nefes durmaları ile boğulurcasına mücadele eden kişilerde uyku ve oksijen yetersizliği oluşmaktadır. Bunların sonucu olarak hastalarda büyük sorunlara rastlanmaktadır.
GÜNDÜZ AŞIRI UYKU HALİ
Gece uyku kalitesinin bozulması nedeniyle gün boyunca kendini yorgun hisseden hastaların kitap okurken ya da televizyon seyrederken uyuklamaları olabilir. Bu özellikle araç kullanan hastalar için önemlidir. Uyku apne sendromu olan hastaların trafik kazası yapma riski normalden 8 kat fazladır. Bu da hastalarda inanılmaz derece yorgunluğa dolayısıyla konsantre olamamaya neden olur.
MUAYENEDE NE GÖRÜLÜR?
Hasta görüldüğünde ilk dikkati çeken genellikle ya fazla kilo ya da kısa ve kalın boyundur. Bazen normal kilo ve boyunlu insanlarda da olur. Muayenede üst solunum yollarında darlık yapan durumlar tesbit edilebilir. Burunda kemik ya da et, damak ve küçük dilde sarkma, bademciklerin büyüklüğü, dil kökünde büyüme saptanabilir.
NE GİBİ ZARARLARI VARDIR?
Hastada eğer sadece horlama varsa bu daha çok sosyal bir olgudur. Kişinin beraber uyuduğu kişileri rahatsız eder ve iletişimini bozabilir. Horlama ayrıca uyku kalitesini de bozup dinlenmeyi azaltabilir. Eğer uyku apnesi de varsa bu tıbbi olarak da ciddi sorunlara yol açabilir. Apne sırasında kandaki karbondioksit miktarı artar ve oksijen miktarı düşer. Apne uzadıkça bu düşme ciddi derecelere varabilir. Kalbin dakikadaki atım sayısı düşer ve ritm bozulabilir. Bu durum kalp krizi ve kalbin durması ihtimalini arttırır.
Hasta her apne atağından sonra uyanır fakat farkına varmaz. Bu da uyku kalitesini bozar ve gündüz uyuklamalarına neden olur. Bu uyuklamalar çalışırken, başkasıyla konuşurken ve araba kullanırken görülebilir. Sosyal hayat bu şekilde de olumsuz etkilenir. Oksijen oranının düşmesiyle beraber beyin fonksiyonlarıda etkilenir ve hafıza kaybı, konsantrasyon eksikliği, dikkat toplayamama gibi durumlarda oluşur.
TEŞHİS NASIL KONUR?
Teşhis genellikle hastanın veya eşinin anlattıklarıyla konur. Hastanın çıkardığı sesler ve solunumuyla ilgili problemleri eşi anlatır. Bu anlatılanlar ve muayene ile teşhis büyük ölçüde konur ancak yapılan bazı tetkikler de vardır. Rutin olarak yapılan kan tahlilleri, tansiyon ölçümü, kalp ve akciğer ile ilgili tetkiklerin yanısıra en fazla bilgiyi veren tetkik polisomnografi adı verilen inceleme yöntemidir.
NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Horlama ve uyku apnesinin tedavisi her zaman kolay değildir. Hem hastanın dikkat etmesi gereken konular hem de hekimin uygulayacağı tedavi yöntemleri vardır. Hastanın dikkat edeceği konular kabaca şunlardır:
* Mutlaka fazla kilolar verilmelidir. Fazla kilo uygulanacak diğer tedavilerinde etkisini olumsuz etkiler.
* Yatmadan önceki 3 saat içerisinde sakinleştirici ilaçları ve uyku ilaçlarını almamak gerekir.
* Yatmadan önceki saatlerde ağır yemek yememek ve alkol almamak gerekir.
* Sırt üstü yatmamak veya yüksek yastıkta yatmak gerekir.
* Çok yorgun olmak horlama ve apneyi arttırır.
Hekim tarafından uygulanacak tedaviler ise şunlardır:
* Öncelikle üst solunum yolarında darlık yapan sebepler bulunursa bunlar tedavi edilmelidir. Burundaki et veya kemik ameliyatla düzletilebilir.
* Damak veya küçük dildeki sarkmalar yine ameliyatla düzeltilebilir. Damak veya küçük dile uygulanabilecek ameliyatlar direk olarak bıçak ile yapılabileceği gibi laser ya da son yıllarda daha fazla kullanılan radyofrekans ile uygulanabilir. Radyofrekans burundaki et büyümeleri içinde kullanılır. Laser tedavisi çok ağrılı olması ve sonuçlarının çok verimli olmaması nedeniyle giderek terkedilmektedir. Yüzün ve dilin anatomik yapılarının düzeltilmesiyle ilgili daha büyük ameliyatlarda vardır ancak bunlar nadiren uygulanır.
* Ameliyata uygun olmayan veya ameliyatla iyi sonuç alınamayan hastalarda kullanılan ve başarı yüzdesi çok yüksek olan bir yöntem de CPAP adı verilen bir cihazın kullanılmasıdır. Bu cihaz uyku sırasında takılan bir maske ile basınçlı hava solunmasını sağlar. Bu basınçlı hava ile solunum yollarının uyku sırasında daralması önlenmiş olur. Nerdeyse bütün hastalar bu cihazdan fayda görür. CPAP'ın dezavantajları, bir maske takılmak zorunda kalınması, çok pahalı olması, cihazın çıkardığı gürültünün hastayı rahatsız etmesi sayılabilir.