Son başyazısında

Son başyazısında "Türklere CHP'ye oy vermelerini tavsiye ederiz" dediği için Başbakan Erdoğan'ın "Fransız olmakla" suçladığı İngiliz The Economist dergisi, seçim sonuçlarına pek etki edemese de ABD ve Avrupa'daki büyük seçimlerle ilgili görüş bildiriyor. Dünyanın etkin dergilerinden İngiliz The Economist dergisi 1988 yılından beri ABD'deki tüm seçimlerde hangi adayı desteklediğini açıklıyor. Dergi Avrupa'daki büyük seçimlerle ilgili de görüş bildirdiği gibi, Irak Savaşı, Afganistan işgali, küresel ısınma gibi önemli konularda da duruşunu resmen açıklamıştı.
- The Economist ABD'de 2008 yılında yapılan seçimler öncesinde "Vakti geldi" başlıklı bir yazıyla Barack Obama'yı desteklediğini açıkladı. Obama kazandı.
- The Economist, ABD'deki 2004 seçimleri öncesinde, John Kerry’yi desteklemişti. Seçimi oyların yüzde 50.73'ünü alan Bush kazandı.
- The Economist İngiltere'de 2010 yılında yapılan seçimler öncesinde muhafazakârları destekledi. Seçimi Muhafazakâr Parti yüzde 36,1 oyla kazandı.
- The Economist İtalya'da 2008 yılındaki seçimlerde, İtalyanlar'ı Walter Veltroni'yi desteklemeye çağırmıştı. Ama Berlusconi kazandı.
“AK PARTİ'Yİ YENİDEN SEÇİN”
Economist 2007 yılında yapılan genel seçimler öncesinde " Demokrasi, laiklikten önemlidir. Bunu yapmanın en iyi yolu da, AKP’yi seçerek ordunun müdahalesini reddetmektir" yorumunu yaparak AKP’yi seçin demişti.
Economist, 2007 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde Abdullah Gül’e destek verip “onu seçin” demişti. "Gül'ün iyi bir cumhurbaşkanı olacağı konusunda çok az insanın şüphesi var. Dışişleri Bakanı olarak AB'nin Türkiye'ye kapılarını açmasını sağlayan reformların arkasındaki itici güçtü."
“KAYGI DİN DEĞİL, DEMOKRASİ!”
The Economist, ilginç bir çıkış yaparak Türkiye’de demokrasinin güçlendirilmesi için 12 Haziran’da yapılacak seçimde CHP’ye oy verilmesini istedi. Başyazısında “Türkler için demokrasiyi teşvik etmenin en iyi yolu, iktidardaki partiye karşı oy kullanmak olur” diyen dergi, AKP’nin seçimde üçte iki çoğunluğuna yaklaşmasının Türkiye için “kötü” olacağı iddiasında bulundu. Dergi, şu savları öne sürdü: “AKP konusunda gerçek kaygı, din değil, demokrasi ile ilgilidir.”
Erdoğan’ın “hoşgörüsüzlük” gösterdiğini iddia eden dergi “Yolsuzluk sanki artıyor. Basın özgürlüğü saldırı altında: Türkiye’de Çin’den fazla gazeteci cezaevinde. Birçok eski subay dahil Erdoğan’ı eleştirenler kaygı verici sayıda soruşturma altında ve bazı vakalarda abartılı komplo suçlamalarıyla” savlarına yer verdi.
CHP’nin yeni lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “dinozor selefine göre büyük bir iyileşme” oluşturduğunu savunan dergi, Kılıçdaroğlu’nun, “partideki eski tüfekleri temizlediğini, yolsuzluğa karşı hoşgörüsüz olduğunu ve partiyi, ordunun siyasette rol almasına içgüdüsel sempatisinden uzaklaştırdığını” belirtti.
ECONOMİST’TEN YANIT GELDİ
The Economist’te yayınlanan ve Türkiye'de olay yaratan "Despotizme karşı oylar muhalefete" konulu yazısına gelen tepkiler üzerine derginin genel yayın yönetmeni bir açıklama yaptı. Bu makale üzerine ise bazı çevrelerden "AKP'yi devirmek için Yahudiler ve lobiler devrede" yorumları gelmişti. Bu yorumlar üzerine The Economist'in Genel Yayın Yönetmeni John Micklethwaite bir açıklama yaptı ve şu ifadelere yer verdi: "The Economist tamamıyla bağımsız bir yayındır. Hiçbir siyasi tarafa dahil değildir. Biz ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya gibi çok sayıda ülkedeki seçimler, adaylar hakkında siyasi yorum yazıları yayınladık. Bu ülkelerden hiç kimse bizim siyasi olarak baskı altında olduğumuzu iddia etmediği gibi, okuyucularımız da bizim bir siyasi parti veya adaya yönelik olarak propaganda veya karşı propaganda yaptığımızı düşünmedi" dedi.
AKP TARAFI KIZGIN
Economist’in ‘Açık CHP desteği’, 2007’deki genel ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde aynı desteği aldığında gıkı çıkmayan AKP’yi çok kızdırdı. Erdoğan’ın ardından Maliye Bakanı Şimşek, “Artık okumam”, Cemil Çiçek ise “Hava pompalıyorlar” dedi.
CHP KANADI SOĞUK
CHP Kayseri Milletvekili Mehmet Şevki Kulkuloğlu ise The Economist’in AKP ile ilgili 9 yıldır yayın yaptığını hatırlatarak şöyle konuştu: “Daha önce kendisine destek verildiğinde sesini çıkartmayan Başbakan, CHP’ye yönlendiren olursa karşı çıkıyor. Başbakan AKP’ye yandaşlık yapan, onu öven, onu destekleyen bir açıklama, bir eylem yapılmadığı sürece onun karşısında yer alıyor. Bu demokratik bir davranış değil; demokrasiyi içine sindirmiş bir insanın tavrı hiç değil.”