Bundan önceki yazımızda CHP'ye Kemal Kılıçdaroğlu sonrası ismi genel başkanlık için konuşulan planı ve projesi olan pırıl pırıl bir isimden bahsedeceğimi anlatmıştım. Bu isim şu an Ankara Barosu Başkanlığını yürüten kamuoyunun...
Bundan önceki yazımızda CHP’ye Kemal Kılıçdaroğlu sonrası ismi genel başkanlık için konuşulan planı ve projesi olan pırıl pırıl bir isimden bahsedeceğimi anlatmıştım. Bu isim şu an Ankara Barosu Başkanlığını yürüten kamuoyunun son iki yıldır televizyon ekranlarından takdir ederek izlediği Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’dur.
Kendileri yakın bir geçmişte 11 bin mensubu olan Ankara Barosuna diğer rakip 4 grubun iki katından fazla oy alarak başkan seçilmişlerdir. Bu seçim Türkiye’yi sarsmıştır. 10 bin avukatla görüşmüştür. 6 Bin avukatla bizzat bire bir görüşmüşlerdir. Ankara Barosu gibi önemli bir baronun üyelerinin Yüzde Yetmiş beşinin oyunu alması ve başarı ile başkan seçilmeleri azim ve kararlılıkla neredeyse bir yıllık bir çalışmanın ürünüdür.
Evet neden CHP’ye genel Başkan olmalıdır? Eğer CHP iktidar olmak istiyorsa bu ismi iyi değerlendirmelidir. Öncelikle şunu hemen belirtelim ki Feyzioğlu ailesi nesiller boyu CHP’lidir. Metin Bey’in büyük dedesi Sait Azmi Feyzioğlu CHP’yi Atatürk’le beraber kuranlardandır. Daima Atatürk ve İnönü ile birlikte siyaset yapmıştır. 2. Meclisten itibaren CHP’de milletvekilliği yapmıştır. Yıllarca Kayseri Barosu’nun Başkanlığını yapmıştır. İlk defa İcra İflas Kanununu hazırlayan komisyonun başkanıdır. Çok daha önemlisi “Gizli oy, açık tasnif” ilkesini ilk defa getiren kişidir. Daha da önemlisi ülkemizi çok partili hayata taşıyan kanunun da yazarıdır.. Hukukçu kişiliği ile daima Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve İsmet İnönü’nün en büyük yardımcısı olmuşlardır.
Dedesi Prof. Dr. Turhan Feyzioğlu, İsmet İnönü’nün sağ koludur. Döneminde yalnızca CHP’nin değil tüm ülkenin efsane bir devlet adamıdır. Turhan Feyzioğlu bütün ömrünü yolsuzluklara, haksızlıklara direnerek geçirmiştir. Kayserili olduğu için daima Kayseri ve Kayserililere çok önemli hizmetleri olmuştur. Kayseri Erciyes Üniversitesi onun eseridir. Sadece Kayseri’ye değil tüm Türkiye’ye hizmetleri olan büyük bir devlet adamıdır. Asla mübalağa etmiyorum, sadece bir gerçeği dile getirmek istiyorum. Devlet adamı nasıl olmalıdır? Sorusuna cevap almak ve merak edenler var ise lütfen Turhan Feyzioğlu’nu örnek alsınlar. Bizlere nice hokkabazları, düzenbazları devlet adamı diye yutturmaya kalkıştılar. Milli Mücadele Kahramanlarımızı ayrı tutarsak devlet adamı Rahmetli Cennet Mekan Turhan Feyzioğlu gibi olur. Hiç kimseyi de karalamak istemiyorum. Sadece bir gerçeği haykırıyorum.
Turhan Feyzioğlu’nun hiçbir zaman ne kendisinin ne de yanındakilerin “Akçalı” işleri olmamıştır. Merhum Turhan Feyzioğlu çok samimi bir Atatürkçü ve Demokrasiye, Cumhuriyete yürekten bağlı ömrünü bu değerlere adayan büyük bir dava ve fikir adamıdır. Bu konularda ne kadar samimi oldukları herkesin malumudur. O büyük insanın hayatında en küçük ama en küçük bir şaibe bulunmamaktadır. 1980 Sonrası Rauf Denktaş’a geniş ve özel yetkilerle başdanışmanlık yapmıştır. Birleşmiş Milletler’de Kıbrıs Türk Halkının haklarını mükemmel İngilizcesi ile dile getirmiştir. Uluslararası hukuku gayet iyi bildikleri için bir yerde rahatlıkla diyebiliriz ki KKTC onun eseridir. Rauf Denktaş’ın daima rehberi olmuşlardır.
Evet yukarıdaki anlattıklarımızdan sonra diyoruz ki CHP’ye Prof. Dr. Metin Feyzioğlu Genel Başkan olmalıdır. Elbette sadece hukukçu bilgisi ile değil, tecrübe ve birikimi ile katkı vereceklerdir. Onun Kılıçdaroğlu sonrası genel başkan olacağı uzunca bir süredir dillendiriliyor. Basında da geniş kapsamlı ele alındı. Eski ve yeni parti kurmayları bu konuya sıcak bakmaktadırlar. Zira CHP’yi daha çok yukarılara ve iktidara taşıyacak olan her türlü birikim kendilerinde fazlası ile mevcuttur. Lider kolay yetişmiyor, ama kendilerinde birkaç lideri donatacak bilginin olduğunu sizi temin ederim ki rahatlıkla söyleyebiliriz. Karalamak ya da yermek amacıyla söylemiyorum diğer parti liderlerinin pek çoğunun çocuklarının kapasite bakımından yetersiz olduğunu sizlerde görüyorsunuz. Ama Prof. Dr. Metin Feyzioğlu için bunu söyleyemeyiz. Zira iki kere ikinin dört ettiği gibi hesap ortadadır.
Fazla lafa gerek yok diyorum. Bu genç ve akil insan mutlaka değerlendirilmelidir. Haddini aşıyorsam bağışlayınız, affınıza sığınarak diyorum ki “aranan kan” bulunmuştur, o da tam isabettir. Uygun ve doğru bir zamanda Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Prof. Dr. Metin Feyzioğlu ile birlikte yürümeye karar verirler. Umarım Kemal Bey Feyzioğlu’nun yanında yer alır.
NOT: Bir sonraki yazımızda Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’nu anlatacağım. Çok ilginizi çekeceğini düşündüğüm bilgileri sizlerle paylaşacağım. Görüşmek üzere hoşça kalınız.
