'Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur” sözünün pek de doğru olmadığını, belli olaylarda ve gelişmelerde hatta çirkinliklerde görüyoruz! Biz bize yetiyoruz. Dışarıdan düşman aramaya gerek yok! Anadolu'daki Türk Beyliklerini...

“Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur” sözünün pek de doğru olmadığını, belli olaylarda ve gelişmelerde hatta çirkinliklerde görüyoruz!

Biz bize yetiyoruz. Dışarıdan düşman aramaya gerek yok!

Anadolu’daki Türk Beyliklerini Osmanlı Sancağı altında toplama sürecinde Türkler Türkleri öldürdü!

Bir sürü darbe sonrasında gençlerimiz yok edilirken belli bilgi birikimi ve deneyimi olan yetişkinler de zindanlara atıldı.

Türk solcusuyla sağcısı ve Türk Alevi’siyle Sünni’si, birbirini düşman olarak görüp ülke kan gölüne dönüştürüldü.

Türk Futbolunda Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor taraftarları birbirlerini yok etmek için ellerinden geleni yapmakla meşgul.

Siyasetten spora her alanda acımasız bir kutuplaşmadan söz etmek mümkün.

Bir sürü kentin cadde ve sokaklarıyla meydanlarında fındık kabuğunu doldurmayan konular için eylemler yapılıp ortalık yangın alanına dönerken, güvenlik güçlerimize en acımasız bir biçimde saldırılabiliyor.

Terör almış başını giderken bile siyasiler bu konuda bile bir araya gelip, ayrı telden çalarak teröre karşı bir birlikteliği ortaya koyamadıkları gibi, terör üzerinden siyaset yaparak oy kaygısına dayalı hamasi çıkışlarla toplum sürekli geriliyor.

Türkiye’ye dışarıdan gelebilecek müdahalelere dönük hükümetin gerekli önlemleri alabilmesi ve caydırıcı gücünü kullanabilmesi için TBMM’ye getirilen tezkereye bazı partiler karşı çıkıp, hayır diyebiliyor.

Geneldeki bu aymazlığın yerelde de aynı şekilde devam ettiğini görüyoruz. Ülke bu denli sorunlarla boğuşurken, yereldeki siyasilerimiz de birbirlerine dönük çok ağır eleştirilerde ve suçlamalarda bulunabiliyorlar.

Tüm bu olumsuzluklarla dolu tabloya rağmen, Türkiye’nin hala ayakta kalma başarısını gösterebilmesi inanılacak gibi değil.

Türk’ün Türk’e dönük hoşgörüsüzlüğünü hatta acımasızlığını ve de sorumsuzluklarını saymakla bitiremeyiz.

Böylesine bir vurdumduymazlıklar içinde belki de herkes için basit ve de sıradan bir gelişme gibi görülecek bir olay beni çok kötü bir biçimde etkiledi.

Geçen sezon Fenerbahçe-Trabzonspor karşılaşmasında, Fenerbahçeli Emre Belözoğlu ile Trabzonspor’un Fildişi Sahilli futbolcusu Didier Zokora arasında geçen olayın Trabzonspor tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşınması haberini duyunca tüylerim diken diken oldu. – DEVAMI YARIN -