8 NİSAN Cumartesi günü Antalya Kepez'de, MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin teşrifleriyle gerçekleştirdiğimiz mitingin yankıları halen sürmekte.  Bizlere beklenenin çok üzerinde olumlu geri dönüşler sağladığını...

8 NİSAN

Cumartesi günü Antalya Kepez’de, MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin teşrifleriyle gerçekleştirdiğimiz mitingin yankıları halen sürmekte.
Bizlere beklenenin çok üzerinde olumlu geri dönüşler sağladığını söylemeden sözlerime başlamak istemiyorum.
Alanya’dan yoğun bir katılımın sağlandığı, MHP Alanya İlçe Teşkilatı 1.500’ün üzerinde bir sayıyla Antalya mitingine tabiri caizse tam bir çıkarma yapmıştır.
MHP Alanya İlçe Teşkilatı'nın son bir haftadır bir yandan referandum çalışmaları bir yandan miting için hazırlık çalışmaları yoğunlaşmış ve sonuçlarını da Cumartesi günü yoğun katılımla göstermiştir.
16 Nisan’da sandığa yansımasını beklediğimiz bu teveccühün, çalışmalarımızın ne denli doğru ve haklı olduğunun kanıtı olacaktır.
Mitingdeki diğer bir ayırt edici faktör de Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel’in miting alanında hazırlatılmış olan, adının yazılı olduğu döviz ve şapkalarla dikkat çektiği göz ardı edilmemelidir.
Antalya mitingimizin asıl önemi ve amacına gelirsek...
Bölgemizin sorunları hakkında son derece donanımlı bir liderin bizlerin duygularını ve düşüncelerini yüksek perdeden dillendirmesi tüm bölge halkını mutlu etmiştir.
Tarım ve turizm sektörlerinin içerinde bulunduğu durumu gözler önüne serip, en kısa sürede çözüm yollarının bulunması adına ve darboğazdan çıkmak için girişimlerinin olacağına hiç kimsenin şüphesi olmasın.
Bölgemizin dünyaya açılan bir kapı olduğunu hatırlatarak, üzerinde en çok durulması gereken yerlerden biri olduğu vurgulayan liderimiz Sayın Devlet Bahçeli, 16 Nisan’da Antalya’nın “Evet” kararından sonra bölgemizin ve ülkemizin yeniden şahlanacağının da müjdesini vermiştir.
Sadece bölgemiz değil ülkemizin içerisinde ve dışarısında yaşanan olaylara da değinen liderimizin,
"Hedefte Türkiye vardır. Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü risk altındadır. Bekamız tehdit çıkmazındadır. Yedi düvelin gözü üzerimizdedir. Yedi başlı emperyalizm canavarının eli aramızda, fitnesi içimizdedir. Her yolu deniyorlar. Her vasıtayı kullanıyorlar. Her yolu mubah sayıyorlar. Maksat Türkiye’yi bölmektir. Maksat milleti birbirine düşürüp kırdırmaktır. Hain terör örgütü PKK’yı bunun için besleyip destekliyorlar. YPG’yi silahlandırıp önünü açmaları da bu yüzdendir. Bir de yıllarca sinsice devlete ve toplumsal hayatın hücrelerine kadar giren FETÖ’nün arkasında durmaları boşuna değildir" sözleri ile içerisinde bulunduğumuz süreci özetlemiş, gerekeni yapmak içinde sandıkta “Evet” mührü ile şer odaklarına şamarı vurmamız gerektiğini vurgulamıştır.
Öte yandan muhalefet ve onun kuyruğuna takılmış, bize benzediğini zannedenlerse boş salonlarda ve boş sokaklarda el ele verip yalanlarla dolu propagandalarını yapmakta, değişecek 18 maddeyi bile okumadan atıp tutmaktadırlar.
MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, referandum mitinglerinde millete bu hazin durumu anlatıyor. Her konuşmasında FETÖ'ye ve bu noktaya nasıl gelindiğini özellikle ve altını çizerek dikkat çekiyor.
Ülkenin karşı karşıya kaldığı tehlikeleri, etrafımızın nasıl kuşatıldığını ayrıntılı biçimde gözler önüne seriyor.
Hiçbir vatansever, hiçbir Türk milliyetçisi bu duruma seyirci kalamaz. MHP de seyirci kalmamış ve bu zor ve sıkıntılı dönemin aşılması ve ülkemizin ağır tehdit ve tehlikelerden bir an önce kurtulup düze çıkması için gereğini yapmıştır.
Hafta sonu yapılacak referandumda Türk milleti tarihinin en önemli kararlarından birini verecektir.
Milletimiz yaşananların farkında, kim kiminle, kimin eli kimin cebinde iyi bilmekte ve kararını da ona göre vereceğinden zerre şüphemiz olmadığı gibi, sandıktan çıkacak her sonucun da “Türk milletinin kararıdır” diyerek başımızın üstünde olacağından hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır.
Ne mutlu Türk'üm diyene...