MİLLİYETÇİ Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, hafta başında basın mensupları ile bir araya gelerek ülkemizin geleceğine dair ve Milliyetçi Hareketin politikaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu.  Bu...

MİLLİYETÇİ

Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, hafta başında basın mensupları ile bir araya gelerek ülkemizin geleceğine dair ve Milliyetçi Hareketin politikaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Bu açıklamalar akabinde gerek sosyal medya, gerekse yazılı ve görsel basın tarafından, ipleri kimin ellerinde olduklarını bildiklerimizin, salyalarını akıtarak, saldırıya geçtiklerini üzülerek görmekteyiz.

Ülkücüler, “Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben” diyen zihniyeti şiar olarak benimsemiş, dualı bir hareketin temsilcileridir. Ülkemiz beka sorununu göremeyenler ile de bu olgu üzerinden tartışmalarından bir yere varamayacağı aşikardır.

Ülkemiz beka sorunu yaşarken, kişisel menfaatler uğruna, koltuk ve makamlar uğruna feda edilemeyecek kadar değerlidir.

Ülkücülerin boynuna yağlı urganı geçiren devletimize dün küsmedik, hep arkasında durduk. Türk Devletini o yönetmiş, bu yönetmişten ziyade bu devletin bekası, milletin refahını ilelebet payidar olarak kalmasını ülkü edinenler bugün yine ülkücülerdir.

Çeşitli mecralarda ülkücülere mesnetsizce bir takım eleştirilerde bulunanların idrak yollarındaki tıkanıklığın, okyanus tuzundan kaynaklanmakta olduğu da açıktır.

Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin dün nasıl haklı çıktıysa, bugün haklı çıkacağına zerre şüphemiz yoktur. Liderimiz bizleri asla yanıltmadı, karanlık sokaklara sürüklemedi, dipsiz kuyulara atmadı, okyanuslara yelken açtırmadı.

Sayın Genel Başkanımızın basın mensupları ile yapmış olduğu açıklamarında ki “MHP üzerinde çok büyük oyunlar var. MHP varoluş gayesini sürdürdüğü sürece misyon ve vizyonun terk etmediği sürece üzerinde küresel güçlerin iç ve dış odakları önemli oyunlar oynayabilir. Bu oyunlar geçmişte olmuştur, şimdi de olmaktadır, gelecekte de olacaktır. Eğer bir gün birileri MHP'yle uğraşmaktan, onun faaliyetini engellemekten vazgeçerse, bilin ki MHP'nin misyonu ve vizyonu, varoluş gayesi ortadan kalkmış, 87 tane sıradan partiden biri haline gelmiştir” sözleri arkasından yaşanan olaylar bir kez daha haklılığımızı ortaya koymaktadır.

Bu açıklamalar sonrasında top yekün MHP’ye saldırıların başladığı ve bunların mihmandarlığını yapanların ise talimatlarını nereden aldıkları artık milletimizin malumudur. Bizleri yıldıramayacaklar, liderimizin ardından bir adım geri attıramayacaklardır.

Bizler sadakati ağızdan çıkan alalade bir söz olarak değil, yüreğimizin gönül kapılarını açarak ülkücülüğümüzün gereği olarak sadakat diyoruz. Bu süreçte de göstermelik sadakat naraları atanlar ile yürekten ve gönülden bağlı olanları da ayırt edebileceğimiz bir dönem bizleri bekliyor.

İnanan insanların partisinin MHP olduğunu vurgulayan Liderimiz Devlet Bahçeli, ”MHP, inanan insanların partisidir, duyarlı bir partidir, bu partiyle kim uğraşıyorsa iki yakası bir araya gelmez. Bazen de görmediğimiz bir şekilde Cenab-ı Allah bize bir iyilik yapar, İyi Parti diye bir partiyi kurar, o partiyi bir sepetin içine doldurur, bir hanımefendinin de koluna takar 'Hadi güle güle' der, giden gider. İyiler onların olsun, hali hazır bizim olsun” diyerek noktayı koymuştur.

Sözlerime burada son verirken, şunu da belirtmek isterim ki; Ülkücüleri birbirine düşürmek isteyenler, ülkücülük hukukunu hiçe sayıp, salyalarını akıtarak saldırmayı kendilerine görev adledenlerle mücadelemiz sonuna kadar sürecektir. Hiçbir yerde müsemma gösterilmeyeceğinin altını bir kez daha çizerek ifade ediyorum.

Ülkücüler ulu bir çınar ağacının yapraklarıdır, rüzgarda uçup gidene eyvallah, ağaca balta vurana ise eyvah eyvah...