Annelik ve babalık yaşadığımız topluma göre çok kutsal ve gerçekleşmesi kesin olarak tamamlanması gereken ulvi bir durum olarak kabul edilir.
Asla doğru olduğunu düşünmüyorum.
Annelik ve babalık doğuştan gelen bir içgüdü değildir.
Anne ve baba ne yaparsa yapsın haklı değildir.
Şayet annelik kutsal olsaydı ya da doğuştan gelen bir içgüdü olsaydı neden çocuğunu döverek öldüren anneler, balkon boşluğundan atan anneler, terk eden anneler, tercih yapmak zorunda bırakılan anneler var?
Babalık kutsal olsaydı neden kendi çocuğuna psikolojik, fiziksel, maddi olarak şiddet uygulasın?
Kendi özgür hür iradesiyle bir çocuğu dünyaya getiren anneler ve babaların bilmesi gereken en önemli şey hiçbir çocuğun onların oyun hamuru olmadığıdır.
Kendi gerçekleştiremediğiniz hayallerinizi ve beklentilerinizi gerçekleştirmek için çocuklarınızı bir araç olarak görmek ne kadar doğru?
Her çocuk erkek ve ya kız olsun fark etmez bir çiçek olarak doğar, onu büyüten de çürüten de aile başta olmak üzere toplum ve okuldur.
Boşanmak, evlenmek kadar normal bir durumdur. Normal olmayan şey sorumluluk alarak dünyaya getirdikleri çocukları ayrılma sürecinde öncesinde veya sonrasında bir taraf olarak tutmaya zorlamaktır.
Anne ve baba olmak normaldir, normal olmayan kendi çocuğu diye her şeyi onların istediği gibi yapmak zorunda bırakılması, onların istediği mesleği seçmesi, onlar gibi olmadığı için dışlanması normal değildir.
Anne baba olmadan önce her birey kendi travmalarıyla, kendi geçmişiyle ve geleceği ile yüzleşmelidir.
Hayata getirdiği bir canlının her anlamda sorumluluğunu alabilecek olgunluğa sahip olmalıdır.
Çevre baskısı veya evliliği kurtarma amaçlı dünyaya getirilen her çocuk bilinçsizce yaşamda var olmaya başlar. Anne veya baba olmak istemeyen bireyleri, ebeveyn rolüne zorlamak insan toplumuna karşı bir suçtur.
Çocuğumuza “Böyle yapamazsın.” deme hakkını kendimizde görmemiz, yapılmış şeylerin fedakârlık değil, karşılığını çocuktan beklediğiniz şeyler olduğunu gösterir der Nihan Kaya.
Her insanın birkaç kere okuması gereken çok önemli bir kitaptır “İyi Aile Yoktur.”
Son olarak;
Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil,
onlar kendi yolunu izleyen Hayat'ın oğulları ve kızları.
Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler.
Ve sizinle birlikte olsalar da sizin değiller.
Onlara sevginizi verebilirsiniz, düşüncelerinizi değil.
Çünkü onların da kendi düşünceleri vardır.
Bedenlerini tutabilirsiniz, ruhlarını değil.
Çünkü ruhları yarındadır,
Siz ise yarını düşlerinizde bile göremezsiniz.
Siz onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz ama sakın onları
kendiniz gibi olmaya zorlamayın.
Çünkü hayat geriye dönmez, dünle de bir alışverişi yoktur.
Siz yaysınız, çocuklarınız ise sizden çok ilerilere atılmış oklar.
Okçu, sonsuzluk yolundaki hedefi görür.
Ve o yüce gücü ile yayı eğerek okun uzaklara uçmasını sağlar.
Okçunun önünde kıvançla eğilin
Çünkü okçu, uzaklara giden oku sevdiği kadar
başını dimdik tutarak kalan yayı da sever.
Hilal Cibran