LİGLER yeni bitti ama argo tabirle gençliğimizin katili Alanyaspor'u özlemeye başladık. Acısıyla, tatlısıyla koca bir sezonu yine bitirdik. Yerel bazda hem kendi gazetemizde, hem de diğer basın kuruluşlarında sezon değerlendirmesi...

LİGLER

yeni bitti ama argo tabirle gençliğimizin katili Alanyaspor’u özlemeye başladık. Acısıyla, tatlısıyla koca bir sezonu yine bitirdik. Yerel bazda hem kendi gazetemizde, hem de diğer basın kuruluşlarında sezon değerlendirmesi yapıldığı için bana yine tekrar yapmamak için farklı şeyler yazmak düştü. Bugünkü konumuz dolayısıyla genel bir değerlendirme olacak.
Sezon boyunca yerel ölçekte sanırım gerek icraatlar, gerekse teknik kadroyu benim kadar eleştiren kimse olmadı. Buna ne sebep oldu bilemeyiz ama yanlışa dahi sessiz kalındığı dönemler çok oldu. Biz üst perdeden dile getirdiğimiz yanlış uygulamalardan dolayı birçok kez düşman ilan edildik, görmezlikten gelindik ve hatta yok bile sayıldık. Ama her zaman dediklerimiz belli bir dönem sonra hep ortaya çıktı. Buna rağmen hakkımız bazı çevrelerce teslim edilmediği gibi, yalnızlaştırılmak istendik. Tüm bunlara rağmen eleştiren ve eleştirenler kendi bildikleri yoldan devam ederek duruş sergilediler. Biz övgüyü her zamanki gibi sokaktaki insanlardan almaya devam ettik. Zaman geldi eleştirdiğimiz konular düzeldikten sonra övgü dolu sözleri yine bu köşelerden çok yaptık. Sadece sporda değil, her dalda eleştiriye kapalı bireyler olduğumuz için hep evin kötü çocuğu olmak zorunda kaldık. Yarın yanlış bir şeyler olduğu zaman yine duruşumuzda değişiklik olmayacak ama eleştiri yaptıklarımıza yeri geldiği zaman da hakkını teslim etmeliyiz. Ve şimdi hakkı teslim etme zamanıdır.
Başta Aytemiz Alanyaspor Kulüp Başkanımız Hasan Çavuşoğlu olmak üzere camiamızın tüm bireylerini tek tek tebrik ediyorum. Sezon boyunca eksiklerini çok yazdık, eleştirdik, olması gerekenleri hep yazdık. Şu da bir gerçek ki, camiayı yeniden dizayn ederek çok yol aldılar. Süper Lig takımları baz alındığında transferlerdeki isabet oranı küçümsenmeyecek kadar başarılı oldu. Altyapıya sonraki yazılarımda değineceğim. Çünkü orada da güzel çalışmalara imzalar atılıyor. Süper Lig’de çok gözüken ama Alanyaspor cenahında gözükmeyen bir başka fark ise sezon boyu futbolcularla sorun yaşanmaması, borç-alacak ilişkilerinin kamuoyu önüne dökülmemesi de dikkat çekmiştir. Doğru ve yanlış anketi yaptığımız zaman elbette doğru işler daha çok yapıldı ve Alanyaspor ismi güzel temsil edildi. Bunun için de takım ligden düşse dahi övgüyü hak ettiler.
Sonuç olarak eleştiri zamanı ayrı, teşekkür zamanı ayrıdır. Bizler toplumun hissiyatını ön plana çıkarırız. Kişisel beklentilerimiz için doğruluğumuzdan ödün vermediğimiz için takdirden öteye gidemediğimiz de doğrudur. Sahi Alanyaspor’u reklam aracı olarak görmeden, yürekten sevenlerin de durumu hep aynı değil midir?
Ne demiş üstat: "Ne zaman ‘insan’ oluruz? Aynı fikirde olmamanın, düşmanlık zannedilmediği zaman!"