Diyarbakır bağımsız milletvekili, dünün aşırı fanatiği ve 10 yıl hapiste yatmış, Leyla Zana, bir gazeteye verdiği röportajda şöyle demişti:

Diyarbakır bağımsız milletvekili, dünün aşırı fanatiği ve 10 yıl hapiste yatmış, Leyla Zana, bir gazeteye verdiği röportajda şöyle demişti: "Bu işi isterse en güçlü durdurur. O güçlü kimdir? Şimdiki hükümettir. O hükümetin başı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Tarihin en güçlü hükümetinin başındaki isim isterse, o iradeyi gösterir, buna gücü yeter ve bu sorunu da çözer."Bu, görüşmenin ardından Zana ile Başbakan bir araya gelerek görüş alışverişinde bulundular. 30 yıldır kanayan bir yara olan ve ülkemizin ekonomikman gelişmesinde en büyük engel teşkil eden PKK terör örgütünün bitirilmesi için yapılan ve yapılacak her türlü girişimin desteklenmesi için her yurtsever vatandaşın muhakkak bir şeyler yapması icap etmez mi? Ama görüyoruz ki, hala aykırı düşünenler bulunuyor. BDP eş başkanı Selahattin Demirtaş, “Leyla’yı Leyla yapan Mecnun’un aşkıdır”, MHP Grup başkan vekili Oktay Vural da “Leyla ile Mecnun buluştular” gibi boş laflarla konuyu hafife almışlardır.Ancak, bizim öteden beri üzerinde hassasiyetle durduğumuz, "Neden Kürt iş adamları, Kürt ilim ve basın elemanları terör örgütünün bitirilmesi için sesini yükselmezler" diyerek bir sitem de bulunuyorduk.Leyla Zana’nın başlattığı, terörün bitirilmesi yönündeki cesaretli adımdan sonra, Kürt aydınlarının oluşturduğu “denge demokrat oluşumu”nu oluşturan emekli diplomat Akın Özçer, Kürt aydını Cevdet Akbay, Gazeteci ve Yazarlar Vakfı Başkan Yardımcısı Cemal Uşşak, Ekopolitik Koordinatörü Tarık Çelenk, Türkiye Barış Meclisi'nden Hakan Tahmaz, tarihçi ve yazar Halil Berktay, Ermeni aydını Hakko Bağdat, Prof. Dr. Osman Cen, Kürt aydını Orhan Miroğlu ile birlikte genç siviller de "Hiçbir savaş sonsuza kadar sürmez. Bu topraklara barış mutlaka gelecek. O gün gelsin artık. Leyla Zana’nın siyasi çözüm ve barış çabalarını destekliyoruz" diyerek seslerini yükseltmişlerdir.Bu bir kıvılcımdır, desteklenmesi gerekir. Bu dava yalnız Kürt halkının davası değil tüm ülkemizi, tüm halkımızı yakından ilgilendiren çok ama çok önemli bir davadır.Onun için terörün bitirilmesi için her kesin elini taşın altına koyması şarttır, elzemdir.Bu gemide Kürt’ü Türk’ü, Abaza’sı Çerkez’i, Laz’ı Gürcü’sü, Ermeni’si Yahudi’si, Boşnak'ı Roman'ı ve diğerleri pek çok vatandaşımız bulunuyor.Onun için, herkesin, her ülkesini sevenin artık teröre "Dur" demek için iktidarın alacağı her müspet adımı desteklemesi gerekir.Şimdiye kadar köstek olanlara karşı gür bir sesle “yeter artık” diyerek sesimizi yükseltmeliyiz.Gemi batarsa, hiç bir kimse gemi batarsa “Ben kurtulurum” hayaline kapılmasın.Anavatandan başka gidecek başka yurdumuz yok, bu beladan kurtulmak için çok büyük gayret göstermeliyiz.