Mükemmeliyetçilik, kusursuza ulaşmak için sarf edilen çabadır. Genç yetişkinlik döneminde görülmeye başlayan ve değişik koşullar altında ortaya çıkan mükemmeliyetçilik, pek çok kişinin hayatını zorlaştıran bir kişilik özeliğidir....

Mükemmeliyetçilik, kusursuza ulaşmak için sarf edilen çabadır. Genç yetişkinlik döneminde görülmeye başlayan ve değişik koşullar altında ortaya çıkan mükemmeliyetçilik, pek çok kişinin hayatını zorlaştıran bir kişilik özeliğidir. Bu kişiler ayrıntılara, kurallara, organize olmaya, plan ve programa aşırı önem verirler. Özel bir değeri olmasa bile, eskiyen hiçbir şeyi atmak istemezler. Hayatlarında hata ve yanlışa asla yer yoktur. Beğenilmeme, sevilmeme kaygısı içerisinde olan, kolay kolay hiçbir şeyden tatmin olmayan ve bundan dolayı da sürekli mutsuzluk üreten, yaptığı her işte takdir edilmeyi, onaylanmayı bekleyen bu kişilerin yaşadığı sıkıntıların altında yatan sebepler nelerdir, peki? Aslına bakarsanız, en temel neden aşırı baskıcı anne ve baba tutumlarıdır. Çocuklarını sürekli denetleyen, okul hayatında ve hayat okulunda en ama en iyisi olması gerektiğini söyleyen, Ayşe, Fatma, Ali en iyi üniversiteleri kazanıyorsa sen onlardan daha iyisini kazanmalısın, çok çalış diyen, çocuğuna çok fazla söz hakkı vermeyen, sık sık şöyle yap böyle yap diye tembihleyen, aşırı beklentileri olan anne ve babaların çocuklarında mükemmeliyetçiliğin görülme olasılığı yüksektir. Anne ve babası mükemmeliyetçi kişilik özelliklerine sahip olan çocuklar da anne ve babalarını model alarak mükemmeliyetçi olabilmektedirler.

MÜKEMMELİYETÇİ KİŞİLERİN EN ÇOK YAKINDIĞI PSİKOLOJİK PROBLEMLER
- Öfkelerini kontrol edemezler.
- İlişkileri hep problemlidir.
- Kararsızlık yaşarlar. Aslına bakarsanız kararsızlık, kendilerinin de haz etmediği bir durumdur.
- Depresyon, en ufak bir başarısızlık durumunda kaçınılmaz sondur.
- Özgüvenleri azdır.
- Yaptığı işte mükemmel olmak istediği için performans kaygısı yaşayabilir.
- Yeme bozuklukları meydana gelebilir. (Çok yersem kilo alırım ve mükemmel beden imajım bozulabilir. O zaman en güzel ben olamam, en iyisi mi yemeyeyim.)
- Kişi çok çalıştığı için kendisini yorgun, hatta tükenmiş hissedebilir.
- Uyku sorunu yaşayabilirler. (Çok çalışmaktan dolayı az uyurlar ve uykularını alamadıkları için de gergin ve sinirlidirler.)
- Kontrol ve tedavi edilmedikçe, tüm kişilik özellikleri ağırlaşarak Obsesif Kompulsif Bozukluk’a dönüşebilir. (Takıntı hastalığı.)

TEDAVİ
Mükemmeliyetçi kişilik özelliklerine sahip olan kişileri tedavi etmek gerçekten oldukça zordur. Bu kişilerin tedavisinde, psikolojik destek başta olmak üzere kişinin tedavi olmayı gerçekten istemesi, farkındalık ve içgörü geliştirme cesaretliliğini gösterebilmesi önemlidir. Mükemmeliyetçiliğin tedavisinde genellikle psikoterapi ve bilişsel terapi teknikleri kullanılmaktadır. Bu kişiler, duygu düşünce ve davranışları arasında bağlantı kurarak, problemlerinin sorumluluğunu üstlenip değişim için çaba sarf etmelidirler. Hasta, her ne kadar kendi isteği ile gelmiş olsa da terapi esnasında, birden terapistin söylediklerinin tam tersi biçimde hareket edebilir. İşte tam da o esnada, tedaviyi yürüten kişi sabırlı ve tahammüllü olmaya özen göstermelidir. Kişilere, olumsuz eleştirel düşünceleri, mantıklı düşüncelerle takas etmeyi başarabilmenin yolları gösterilmelidir. Terapi sırasında kişiye kendisinin aktif olabileceği (kontrol duygusunun kendinde olduğunu hissetmesi adına) birtakım ödevler, görevler verilebilir. Kişiden eline bir kağıt kalem alması, mükemmel olmayı eksileri ve artılarıyla maddeler halinde sıralaması istenebilir. Mükemmeliyetçi kişiler kendilerinin ve yeteneklerinin farkına vararak, gerçekçi hedefler belirleyebilmelidirler. Kendilerine yöneltilen eleştirileri, kişiliklerine yapılan bir saldırı olarak nitelendirmekten vazgeçmelidirler. Mükemmeliyetçi kişiler kabul etmezler öyle yok eleştiriymiş, yanlışmış, hataymış, başarısızlıkmış. Asla! Öncelikle bu ve benzeri düşüncelerden bir an evvel paçanızı kurtarmaya bakın. Şayet birisi sizi, yaptığınız herhangi bir şeyden dolayı eleştiriyorsa; onu dinleyerek, hatanızı fark etmeye çalışın. Hata yapmak, her insan gibi sizin de hakkınız. "En başarılı ben olmalıyım. Sınavlarda en yüksek puanı ben almalıyım. 100 almak varken 98 asla kabulüm olamaz. Herkes benimle gurur duymalı, işimi noksansız tamamlamalı ve asla başarısız olmamalıyım" demek yerine: "Ben de her insan gibi hata yapabilirim ve bu benim yetersiz, yeteneksiz ve başarısız olduğum anlamına gelmez. Bugüne kadar yaptığım ve başardığım pek çok şey var" diyebileceğiniz günler ümidiyle…