SAĞLAM kaynaklardan edindiğim bilgilere göre, Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, yerel seçime iki buçuk yıldan fazla bir süre olmasına rağmen, gittiği her ortamda 'Yeniden adayım, kimse heveslenmesin” demeye çoktan başlamış...

SAĞLAM kaynaklardan edindiğim bilgilere göre, Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, yerel seçime iki buçuk yıldan fazla bir süre olmasına rağmen, gittiği her ortamda “Yeniden adayım, kimse heveslenmesin” demeye çoktan başlamış bile. Peki, Sipahioğlu bunu neden yapıyor? Siyasette kurnazlığı ile nam salan ve girdiği her seçimde yasal limiti dolana kadar aday olup olmayacağını bile açıklamayan Sipahioğlu’nun zihninde bu kez ne var?

Bu soruya yanıt aramaya başlamadan önce, önümüzdeki süreçte Türkiye siyasetini bekleyen birkaç komplo teorisinden söz etmekte fayda var.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın görevi, AK Parti tüzüğünde yazan ‘Bir kimse üç kereden fazla seçilemez’ maddesi nedeniyle 2015 genel seçimlerinden sonra bitiyor. Peki, tüzükteki bu maddeyi değiştirmeyeceğini defalarca açıklayan Başbakan Erdoğan 2015’ten sonra siyaseti mi bırakacak.

Hayır! Aksine, önümüzdeki dönem daha güçlü bir şekilde Türkiye ve dünya siyasetinin kalbinin tam ortasında olmayı isteyecektir.
Peki, bunu nasıl başaracak? Muhtemelen 2014 yılında hem yerel hem de genel seçimleri bir arada yapacak. Bu arada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresinin bitimini 2014’e göre ayarlayıp Cumhurbaşkanlığı seçimlerini de yerel ve genel seçimlerle aynı tarihte yapacak. Böylece seçmenin önüne üç sandık koyacak.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan kendisini Cumhurbaşkanı seçtirirken, halen Bakanlar Kurulu’nda aktif görev üstlenen Egemen Bağış’ı İstanbul, Ali Babacan’ı Ankara, Ertuğrul Günay’ı Ordu, Binali Yıldırım’ı İzmir, Ömer Çelik’i Adana, Suat Kılıç’ı da Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday gösterecek.

Sık sık dillendirdiği Büyükşehir Belediyeleri Yasası’nın temelinde de zaten bu plan yatıyor. Kendisi Cumhurbaşkanı seçilip Çankaya’nın yolunu tutarken, AK Parti’deki genç, deneyimli ve sözünden çıkmayan dinamik kurmaylarını bu yasa ile güçlendirdiği büyük illerin yönetimlerine getirerek elini daha da güçlendirecek.

Peki, Erdoğan’dan sonra Başbakan kim olacak?

Bu makam için şu anki en güçlü aday, Dışişleri Bakanı Ahmet Davudoğlu gözüküyor.

Öyle ki, 2007 genel seçimlerinde bilerek milletvekili seçtirmeyip Meclis’e sokmadığı Davudoğlu, AK Parti tüzüğünde yazan ‘Üç kereden fazla seçilemez’ kuralı gereği Başbakan Erdoğan’ın 2023 hedefine birlikte koşmak istediği bir isim olarak ön plana çıkıyor. Çünkü Davudoğlu’nun önünde iki seçim hakkı daha var. Böylece Davudoğlu muhtemel 2015 ve 2019 genel seçimlerinde yeniden milletvekili seçilip yeniden Başbakan olacak, 2023’e de Başbakan olarak girecek.

Gelelim bu plan ve projelerin Alanya ayağına.
Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu 1994 yerel seçimlerinde aday olup seçilemediği hesaba katılmazsa, 1999, 2004 ve 2009 yıllarında tam üç kez belediye başkanı seçildi.

Şu an AK Parti’de olduğu için AK Parti tüzüğünde yazan kurala Sipahioğlu da giriyor.

Sipahioğlu, üç kere seçildiği için AK Parti’de siyaset yaptığı sürece bir yerel seçimde daha aday yapılmayacağını çok iyi biliyor.

Sipahioğlu’nun bildiği bir diğer gerçek de, AK Parti’den aday olursa bu kez 2009’da ve önceki seçimlerde oy aldığı hiçbir kesimden oy alamayacağı.

Ancak Sipahioğlu daha yerel seçime iki buçuk yıl olmasına karşın şimdiden “Yeniden Alanya Belediye Başkanlığı görevine adayım” demeye çoktan başladı.

Başta da değindiğim gibi, geçmişte girdiği tüm seçimler öncesi yasal limiti dolana kadar adaylığını açıklamayan ve rengini belli etmeyen Hasan Sipahioğlu, durup dururken neden her yerde ve her ortamda, “Yeniden adayım” diyor.

Sipahioğlu, yeniden aday olmak için bileklerini kesse, her gün Başbakan Erdoğan’ın kapısında yatsa, tüzük gereği yeniden aday gösterilmeyeceğini çok iyi biliyor.

Hasbelkader yeniden aday yapılsa 2009’da oy aldığı kesimlerden oy alamayacağını da çok iyi biliyor.

Ancak Sipahioğlu, şu anda oturduğu koltuğa kimlerin talip olduğunu, olmak istediğini, kimlerin hangi siyasi güce sahip olduğunu da çok iyi biliyor.

Sipahioğlu’nun oturduğu koltuğa 2014’ten sonra en çok oturmak isteyenlerin başında Kerim Kılınç, Hüseyin Güney ve Kuddusi Müftüoğlu’nun geldiği biliniyor, her yerde konuşuluyor.

Sipahioğlu bu üç ismin gözünün Alanya Belediye Başkanlığı’nda olduğunu, bu üç ismin Ankara’da kimlerle istişare halinde olduğunu da biliyor.

Bu yüzden…
Onların duyabileceği şekilde, onların kulağına gidebilecek şekilde, her yerde ve her ortamda, “Yeniden adayım” deyip onlara şu mesajı vermek istiyor.

“Dört kez aday oldum, üçünde bu koltuğa oturdum. Ben istemezsem beni bu koltuktan kimse kaldıramaz. Suyun başında ben oturuyorum, ben izin vermezsem bu sudan kimse bir yudum dahi içemez. Ama hepinizin Ankara’da ağır ağabeyleri var. Kerim Kılınç’ın AK Parti Genel Başkan Yardımcısı olan Ankara Milletvekili Haluk İpek gibi bir yakın dostu, nazının geçtiği güçlü bir isim var. Hüseyin Güney’in Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç gibi bir destekçisi var. Kuddusi Müftüoğlu’nun bir süre önce Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı olan Abdurrahman Arıcı gibi bir ağabeyi var. Ankara’ya gidin, bu ağabeylerinizi ikna edip beni iyi bir sıralamadan Antalya milletvekili adayı yapın, yaptırın. Yoksa yine aday olurum, gerekirse AK Parti’den istifa ederim, yine bu işi başarırım. Bana hesap sormaya yeltenen, hatta ‘Madem istifa edecektin, neden AK Parti’ye geçtin?’ diye soracak seçmene de, ‘O dönem Alanya’nın menfaatleri bunu gerektiriyordu, bu yüzden AKP’li olmak zorunda kaldım. Ama şimdi kaldığımız yerden devam edelim’ deyip yine aday olup hepinizi şoke ederim.”

Bence, daha seçimlere iki buçuk yıl olmasına karşın her yerde yeniden aday olduğunu söyleyip ortalığı kızıştıran Sipahioğlu’nun hedefinde, zihninde bu kez milletvekilliği var.

Eğer hesapları doğru çıkarsa, çizdiği bu proje uygulamaya konulursa, talihin garip bir cilvesi olarak, 2009’da karşı karşıya geldiği Kerim Kılınç, Hüseyin Güney ve Kuddusi Müftüoğlu’nun “gönülsüz” ama “mecburi” desteği ile Ankara’nın yolunu tutmak istiyor, hepsi bu.