BİLADER dün aşamıla benim av guşlarımdan Legleg Hüseen bi habar eleddi bana. Bizim gomşunun keloolan var, adı Hasan. Buncaazım bangada çalışır. Benim elatirig, su paralarını bangadan yatırıverir de, magbuzunu getirir bana. Dün deel öndüün...

BİLADER

dün aşamıla benim av guşlarımdan Legleg Hüseen bi habar eleddi bana. Bizim gomşunun keloolan var, adı Hasan. Buncaazım bangada çalışır. Benim elatirig, su paralarını bangadan yatırıverir de, magbuzunu getirir bana. Dün deel öndüün bangadan çıkdıı gibi bobasının baccasına gedmiş. Baccanın yanda benim bacca var. Orda benim yayılan oolagları görünsüre "Ulan hunlara ıcıg pür sıyırıvereem bari" demiş. Zavadanak, ayaabucundakı ağaca küplemiş, başlamış ağacın dallarını siftimeye. Hasan yokardan dalları aşşa eğer, pürleri sıyırır, oolaglar da meleşe meleşe yerimiş.

Yalınız aşaamıla yöş çökünsüre, yenge çıkmış evden, "Ay Hasan! Aşam oldu gari. Hadi gedelim" demiş. Hasan gardaşım, yengenin sesini duyunsura tingedeneg düşmüş. Dut ağacının başında yengeye laf yetişdirmeye çalışınsıra, kütedeneg ağacın dibini bulmuş. Dogdura atmışlar Hasan'ı, çotu çıgmış. Bereked taa beteri olmadı.

Hazır büsürü elatirig, su parası varıdı, onnarı yatırdıcaadım, hindi bu ayazıla gendim gedmem ilazım.

Benden böönlüg bu gadar. Hadi galın saalıcaala.