ÇOK acı ama gerçek olan, İslam tarihinin hiçbir döneminde Müslümanlar bu kadar zelil duruma düşmemişti. Yüce Yaradan, dünyanın en zengin yeraltı ve yerüstü kaynaklarının bulunduğu, her türlü olumlu şartların mevcut olduğu coğrafyayı...

ÇOK

acı ama gerçek olan, İslam tarihinin hiçbir döneminde Müslümanlar bu kadar zelil duruma düşmemişti.

Yüce Yaradan, dünyanın en zengin yeraltı ve yerüstü kaynaklarının bulunduğu, her türlü olumlu şartların mevcut olduğu coğrafyayı Müslümanların yaşadığı bölgelere vermiş.
Bütün bunlara rağmen halen İslam dünyasının kan ağlaması, üstelik bu acının giderek artması biz Müslümanlar için utanç ötesi bir durumdur.
Lütfen kimse saf olmasın.
Eğer yeryüzünde bir Müslüman acı çekiyor ve gözyaşı akıtıyorsa, biliniz ki arkasında Haçlı, Siyonist, sömürgeci katilleri bulursunuz.
Bunlarda alavere dalavere bitmez.
Sanki insanlıktan nasiplenmişler gibi, “İnsan hakları, demokrasi, hak, hukuk” gibi kavramlardan bahsederler.
Biliniz ki Ortadoğu’da bir savaş oluyorsa, bu savaş İsrail içindir.
Efendim, “Suriye’de demokrasi yok, insan hakları ihlalleri var” türünden yalanlarına sakın ola itibar etmeyiniz.
Bunlara en küçük itibar edenlere sormak lazım: “Acaba hangi Arap ülkesinde demokrasi var?”
Geçin beyler bunları geçin.
Onların derdi Suriye veya bir başka ülkede demokrasinin olup olmaması değil, sahip oldukları başta petrol olmak üzere tüm kaynakların sömürülmesidir.
Sonra durun bakalım, Esat’a gelinceye kadar kimler yok ki listede?
Akdeniz’de ve Ege’de göçmen teknesi batar, boğularak can verenlerin hepsi Müslüman.
Göçmenler yakalanır, hepsi de Müslüman.
Dünyaya bakıyoruz.
Mülteci konumunda olanların nerdeyse ezici çoğunluğu Müslüman.
Bütün olumsuzluklara bakıyorsunuz, acı çekenlerin büyük çoğunluğu maalesef Müslüman.
İnsan olarak dahi utanılacak bir durum.
Avrupa’da bir iddiaya göre 10 bin, bir diğer iddiaya göre 4 bin Suriyeli Müslüman çocuk halen kayıp.
Bunların organ mafyasının eline geçtiği söyleniyor ki muhtemelen doğru.
Yemen’de iç savaşı tezgahladılar, tıpkı Suriye’de olduğu gibi, Müslüman Müslüman'ı öldürüyor.
Sonuç ise binlerce ölü, şehirlerin yıkılması ve maddi kayıptır.
Bugün Yemen’de kolera hortladı.
Yemen halkı için büyük bir tehlikedir.
Verdiğimiz örnekleri Müslümanların aleyhine istediğiniz kadar çoğaltabiliriz.
Ne kadar acı bir durum değil mi?
Afganistan, Libya, Irak, Suriye gibi devletler artık kağıt üzerinde varlar.
Bu devletler bölünmüş durumda.
Korkarım bu devletleri başka Müslüman ülkeler izleyecek.
Irak ve Suriye’den sonra sıra kimde acaba?
Bu katiller İslam ülkelerini paramparça etmek istiyorlar ama dini, dili, milliyeti ayrı olan, bir arada asla yaşaması mümkün olmayan Kıbrıs Türk'ü ile Rumları birleştirmek istiyorlar.
Bir arada yaşamaları asla mümkün olmadığını bile bile.
Zira kötü niyet taşımaktadırlar.
İsterler ki Kıbrıs’ta da Müslüman Türk kan ve gözyaşı dökülsün.
Bunlar insanlığın yüzkarasıdır.
Haklı olarak benim gibi sizler de soracaksınız; “Acaba bütün bunlar olurken Müslümanların hiç mi suçu yok?”
Olmaz olur mu?
Sadece "suç" demek hafif kalır, aynı zamanda günahkâr yöneticilere ne demeli?
Hem de bu günahları taşıyacak bir taşıt bu dünyada var mı acaba?
Konuyu başka makalelerimizde ele alacağız.