Bu yıl, iki bayramı aynı anda kutladık. Gelen SMS ve internetteki mesajlardan dikkatimi çeken bir şey var, biri diğerini sanki biraz gölgede bırakıyor gibi. Oysa her ikisi de bizim için önemlidir. Birisi yüzyıllardır süren ve dini bir geleneği...
Bu yıl, iki bayramı aynı anda kutladık. Gelen SMS ve internetteki mesajlardan dikkatimi çeken bir şey var, biri diğerini sanki biraz gölgede bırakıyor gibi. Oysa her ikisi de bizim için önemlidir. Birisi yüzyıllardır süren ve dini bir geleneği geleceğe taşıyan bayramımızdır. Ramazan Bayramı, Müslüman toplumun dini duygularının doruğa ulaştığı iki büyük bayramdan birisidir. Diğeri ise Batılı güçlerin yok etmeye çalıştığı bir ulusun zaferidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması için temeline konulan son tuğladır. Öyle bir bayramdır ki şanlı Türk ordusu bu zaferle Türk ulusunu yok olmaktan, esir olmaktan kurtarmış, geleceğimizi garanti altına almıştır. 26 Ağustos 922 günü başlayan Büyük Taarruz 30 Ağustos’ta büyük bir zaferle sonuçlandı. Mustafa Kemal’in “Ordular ilk hedef Akdeniz'dir ileri!” şiarının söylendiği zaman, artık söz Türk ulusunun oldu. Bundan sonraki hedef orduların 9 Eylül günü en son yabancı askeri de ülkemizden gönderdiği gün olmuştur. Yalnız bugün bu konu geçmişteki kadar coşkuda mı, o biraz kuşku götürüyor. Bağımsızlığa doğru atılan bu son adımın arkasında kurulan cumhuriyetimizin bazı değerleri aynı mı, düşünmek gerekir? Köylüsüyle kentlisiyle okumuşuyla , okutulmamışıyla, elde silah çarpışanıyla, cepheye mermi taşıyan kadınıyla bir zaferin son noktasıdır Büyük Taarruz. Batı Emperyalizminin, Mustafa Kemal başkanlığındaki ordusuna ve halkına yenildiği gündür bugün. Fakat şu an; limanlarımızın yabancılara satıldığı, iletişimimizin başka devletlere verildiği, hala uluslararası kuruluşlardan borç alındığı bir aşamadayız. Oysa Lozan imzalanırken tüm devletlerin borçlarını ödemek için taahhüt etmiş ve sonunda da ödemiştik. Şimdi tekrar bu borçları alıyoruz. Okullarımız açılıyor. Ana sınıfına kadar inen bir İngilizce hayranlığı var. Kendi okullarında üniversiteler dahil dersleri İngilizce verilir duruma geldi. Türk Kurtuluş Savaşı ile bağımsız olan dilimiz bağımlı hala getirilmek için birilerinin dümen suyuna giriyor. İş yerlerinin tabelalarının kirliliğini hangi ülkede görürsünüz acaba? Bazı yanlış şeylerden kurtulmak için; Dumlupınar, Sakarya, İnönü, Büyük Taarruz olmak zorunda mı yine? Kutladığımız mübarek Ramazan Bayramımız bu savaşların sonucunda bugün daha rahat olarak kutlanıyor. Bunu anlamak gerekir. Başka Müslüman ülkelerde bizim kadar rahat bir Ramazan Bayramı kutlanmadığını biliyoruz, görüyoruz. Her iki bayramımız da birbirinden bağımsız olarak coşkuyla kutlu olsun.