LAFINA sözüne güvendiğim deneyimli ve kıymetli bir siyasetçiyle karşılaştım dün yolda, rutin haber avındayken. Köşe yazılarımı mütemadiyen takip ettiğini bildiğim için 'Var mı bi sıkıntı?” diye sordum, önce ses etmedi, dudağını...
LAFINA sözüne güvendiğim deneyimli ve kıymetli bir siyasetçiyle karşılaştım dün yolda, rutin haber avındayken.
Köşe yazılarımı mütemadiyen takip ettiğini bildiğim için “Var mı bi sıkıntı?” diye sordum, önce ses etmedi, dudağını büktü, sonra gözleri uzaklara daldı, “Var” dedi.
“Nedir?” dedim.
“Özellikle seçimden sonra, Adem Başkan’a yazdığın mektup haricinde, köşe yazılarında eski lezzeti bulamıyorum. Sadece ben değil, çarşıda pazarda tanık oluyorum, pek çok kişi böyle düşünüyor” dedi.
“Farkındayım ama şu dönem için yapacak bir şey yok. Olsa dükkân senin” dedim.
O’nun “Nasıl yani?” demesine fırsat vermeden sözlerime şöyle devam ettim…
***
Bizim işimiz siyasileri takip etmek, onların açıklamalarını, icraatlarını, yaptıklarını ve yapamadıklarını haber haline getirmek, ayrıca o an, o dönem içinde bulundukları durumu analiz edip köşe yazısı haline dönüştürmek. Bunun yanı sıra “zaman zaman roller değişse de” müşteri/esnaf ilişkisi yaşadığımız siyasilerle ilişkilerimizi iyi tutup haber kanallarımızın kireçlenmesini önlemek, böylece bilgi akışının sağlıklı yürümesini temin etmek de işimizin bir parçası.
***
Hal böyle olunca, hele de yerel seçimlerden sonra, öyle her kalemine geleni yazamıyorsun. Misal, seçimde kendilerini favori gören veya gösteren CHP’lilerin Alanya ölçeğinde üçüncü parti olmalarının ardından, bu durumun sebep/sonuç ilişkileri üzerine tez yazacak bilgilere sahibim, fakat gel gör ki, Alanya küçük yer, öyle her kalemine geleni bir çırpıda sallayamıyorsun.
***
Misal, AKP’deki başarısızlığın asıl baş aktörü kimdir, ülke genelinde 12 senedir girdiği pek çok yerel ve genel seçimde önemli başarılar elde etmiş olan AKP’nin Alanya’da şeytanın bacağını neden kıramadığının gerekçeleri nedir? Bu konularda Allah’a şükür kalem sallayacak pek çok genel ve özel bilgiyi depomuzda tutuyoruz, fakat gel gör ki, Alanya küçük yer, öyle her kalemine geleni bir çırpıda sallayamıyorsun.
***
Misal, Alanya’da MHP’ye seçimi Cemaat mi kazandırdı, halk hareketi mi Adem Başkan’ı o koltuğa oturttu. MHP’nin şu anki durumu ile ilgili o kadar çok kulis bilgisi ulaşıyor ki elimize, üçte birini yazsam siyasi roman olur.
***
Fakat demin de dediğim gibi, seçimin üzerinden daha bir ay geçti, seçimi kazananlar dâhil herkes yaralı, herkes endişeli, bir kesim daha koltuğuna alışmaya çalışırken, bir başka kesim koltuk elden gidecek mi, bunun hesabını yapıyor.
***
Bu yüzden…
İtiraf etmem gerekirse…
Şu son 20-25 günlük köşe yazısı performansımdan ben de memnun değilim.
Sizi tatmin eder mi, ağzınızın kenarına bir kaşık bal çalar mı bilmem ama madem öyle, şöyle bir vaat ile kendimi bağlamış olayım.
***
Hele bir Mayıs’ın ortasını bulalım.
Hele bir herkes koltuğuna otursun, yerleşsin, koltuğu kaybedecek olanlar gitsin, yerlerine yenileri gelsin, ondan sonra yazacak o kadar çok bilgi var ki elimizde, en az bir sene sokağa çıkıp kulis bilgileri toparlamasam bunlar bana yeter de artar bile.
Şimdilik kalın sağlıcakla…