Dim Medya'nın, Yeni Alanya Gazetesi'nde tanıdığı yazma imkanı için ayrılan kısımda, milli ülkülere bilgi desteği sağlayacak şekilde geçmişi irdelemeye, günü yorumlamaya, yarına ışık tutmaya yarayacağını sandığım bazı bilgileri derleyip, az okunsa da, arşivlerde işe yarar düşüncesiyle kurcalamaya, derlemeye özen gösterdim. Bir ülkede partiler farklı olsa da ülküde, fikirde vuslat, birlik yönünde yol alınmalıdır.

Dokuz Işık Doktrini; küreselcilerin diyalektik idealizm ve diyalektik materyalizm ayrımcılığına karşı birleştirici, bütünleştirici, "Tam Bağımsız Milliyetçi Türkiye Ülküsüyle” akademik değeri yüksek, “Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi” ışığında hazırlanmış milli doktrindir. Sağa-sola savrulmuş beyinlerin, kırılmış gönüllerin kaynaşma odağıdır. Türk tarihi ve Türk devlet geleneği doğrultusunda Devlet-i Ebed-i Müddet ülküsünü, “Kızılelma, Nizam-ı Alem" hedefiyle taçlandırmayı planlayan fikir hareket, aksiyondur. Türk milletinin bekası ve küreselleşen dünya ülkeleri arasında layık olacak düzeyde konuşlandırılmayı öğütlemektedir. Diyalektik idealizm ve diyalektik materyalizmin gizeminde tek toplumun çıkarı için diğer toplumların birliğini kaoslarla dağıtma, bütünleşmeyi engelleme gayesi vardır.

Sağ fikirler, din eksenli "duygu", sol fikirler, biyolojik yalıtımlı "aklı" öne çıkartmaktadırlar. Dünyada her şey zıttıyla birdir. Madde ve ruh yaratılış gayesinde birleşip nötrleşince canlı varlığını tanımıştır. Ruhsuz beden cesettir. Varlığın gayesi vuslattır. Ortak idealler, devlet aklı, Kuvayı milliye ruhunun güçlendirilmesi yaratılıştan savrulmuş durumdaki sağı-solu kaynaştırıp güçlendirmektir. Sağ öte, sol hal ile meşguldür. Dinler ve milletler tarihi bunun için önemlidir. Sağ diyalektik idealizmin, sol diyalektik materyalizmin arkasında aynı ezoterik güç vardır. Ruh ve beden birlikteliği can, hayattır. İdealizm ve sosyalizm dünyayı tek elden yönetme arzusu taşıyan hermetik bilgeleri dışındaki milletlerin birlikteliğinin bozulması, ayrıştırtılması için geliştirilmiş felsefi metotlardır. Siyasetin nefret dilinde aynı yöntem izlerine rastlamak mümkündür. Seçmen geçişlerini önleyici ezoterik, gizem yüklü açıklanmayan bir yöntemdir.

Dokuz Işık düşünürleri devletin birliği, dirliği, bölünmezliği için insanı yaratılışın gayesine uygun kutsal varlık olarak görmektedir. Her türlü sınıf ve ayrışmaya karşı iktisadi anlamda sosyal dilimlerle örgütlenmeyi ifade etmekte, sağın özel, solun devlet kapitalizmine karşı karma iktisat, düzeniyle “millet sektörü” kavramını önermekte; “üçüncü yolu” işaret etmekte, karıştırıcı ve yıkıcı faaliyetlere karşı birleştirmektedir.

Türk milliyetçiliği savrulmak üzeredir. Türk ülküsü politikanın sürüklediği bölücü kültür, belirsiz güç ve ezoterik akımların duygusal akıntısında rafting peşindedir. Vatandaş devletiyle vuslat, kavuşma, kaynaşma yerine; dini ve ırki etnik firkata yönlendirilmekte, düşmanlaştırıcı, yıkıcı fikirleri kaşımaktadır.

Siyaset kurumları rey kaygısıyla ırkçı ve dinci etnik ayrılıkçılara taviz üstüne taviz vermektedirler. Devlet aklı Anayasa sürtüşmeleri de aynı mihalde seyretmektedir. Türk ülkücüleri politik gaflet ve dalalete düşülmesini önlemelidir. Türklük gurur ve şuuru; İslam ahlak ve fazileti bunun için önemlidir. En doğru yolu milli doktrin ve ülküler işaret eder. Dokuz Işık Doktrini akademik derinliğe sahiptir: “Milliyetçilik, Ülkücülük, Ahlakçılık, İlimcilik, Toplumculuk, Köycülük, Hürriyetçilik ve Şahsiyetçilik, Gelişmecilik ve Halkçılık, Endüstricilik ve Teknikçiliktir. 9 Işık Doktrini Alparslan Türkeş tarafından Milli Doktrin 9 Işık adıyla ortaya koyduğu ülkücülüğün ana ilkeleridir. İnsan her gün özümü yenilemelidir. Siyaset kurumları tarihten ders alıp, yeni gelişmelere uyum sağlayabilmelidir. Fikir anlatımları belki beni aşmaktadır. Lakin özümü aşan derinliğe sahiptir ama dalabildiğim kadarı da yeni tanışanlara Işık tutacaktır.

Laiklik en çok tartışılan yönetim şeklinin başında yer almaktadır. Cumhuriyetin kurucu Lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk – Osmanlı Padişahı, Sultan Vahdettin düşmanlaştırılması almış başını gidiyor. Yediği ekmeği veren atasına küfürler yağdıran nesiller yetişiyor. Hain bunlar değil; şu an içindeki şeytandır. Sokaktan geldim ama sokak adamı değilim. Ülkücü aşk ahlakı, Türk kültürünün en rafine hali ve zirvesidir.

İktidar olmadan muktedir olunmaz. Ülkücülüğün gayesi iktidar olmaktır. “Türk Birliği” sağlanmadan; “İslam Birliği” ütopyadır. Avrupa Birliği diplomatik ilişkiler yumağıdır. Makamlar siyasallaşmamalı, liyakat korunmalıdır. Ülküleri budanmış partiler iktidara yürütemez. Türkçülük siyasi atmosfere hakim kılınmalıdır.

Söz konusu yazıların yayınlanmasında vesile olan, fırsat veren, Dim Medya Yönetim Kurulu Başkanı, Sn. Mehmet Ali Dim, Genel Yayın Danışmanı Sn. Ferit Kesen, Yazı İşleri Müdürü Sn. Kübra Kaş ve diğer emeği geçen herkese canı gönülden teşekkür eder, başarılı çalışmalarının daim olmasını dilerim. Günümüzde gazete külfetlidir. Ayakta tutmak olağanüstü gayret gerektirir. Başarıları daim olsun.