Devletimiz, her ne pahasına olursa olsun, artık PKK terörünü bitirmek kararındadır. Bunun için, hiçbir fedakarlıktan kaçınılmıyor. Geçmişte yaşanan laçkalıklar artık olmuyor. MİT üzerine düşen istihbari bilgileri anında ilgili makamlara...
Devletimiz, her ne pahasına olursa olsun, artık PKK terörünü bitirmek kararındadır. Bunun için, hiçbir fedakarlıktan kaçınılmıyor. Geçmişte yaşanan laçkalıklar artık olmuyor. MİT üzerine düşen istihbari bilgileri anında ilgili makamlara aktarıyor, bunun yanında emniyetin ve TSK’nin gizli teşkilatları da bu konuda MİT ile birlikte çalışıyor. Böylece, gece gündüz her olay ve her kişi araştırılıyor, değerlendiriliyor ve gereken işlemler derhal ifa ediliyor. Bir hain, daha huduttan girmeden takip edilerek, nerelere gittiği, kimlerle görüşüp, konuştuğu, nerede ne yapacağı hususları bir bir öğrenildikten sonra bir sabah ev ve iş yerlerine baskın yapılarak kişi kıskıvrak delilleri ile yakalanıyor. Geçenlerde, AÜ Alanya İşletme Fakültesi’nde öğrenciler V.B, S.İ, R.B. ve halktan S.B. yakalanarak gözaltına alındılar. Bu dört kişinin şimdiye kadar Alanya’da yaptıkları faaliyetleri muhakkak takip edilmiş olduğundanşimdi gerek Emniyet Müdürlüğünde, gerek Cumhuriyet Savcılığında çapraz sorgulama sonucu yaptıkları, yapacakları, Alanya’da kimlerle görüştükleri öğrenilecektir. Alanya’da, iş güç sahibi binlerce Kürt vatandaşımız bulunuyor. Yukarıda yakalandıklarını bildirdiğim dört kişinin, KCK tarafından neden görevlendirildiğini, Alanya’da yapmaları gereken görevleri nedir, her halde laf olsun diye seçilmediler? Bu kişiler, Kürt kardeşlerimizin bazılarıyla temasa geçecekler, türlü vaatlerle kandıracaklar veya türlü tehdit ile korkutup ya dağ çetelerine gönderilecek yada KCK’nın şehir içi kadrosuna dahil edilecekler. Her iki örgüt içinde faaliyet gösterenlerin ne gibi akıbetlere maruz kaldığını, dağlarda, mağaralarda hangi güç şartlar içinde yaşadıklarını bilmeyen, öğrenmeyen kalmadı. Bu kişilerin eninde sonunda herhangi bir eylem sonunda öldürüldüklerini, mezarlarının yerinin bile bilinmediği artık biliniyor. Kandırılan çocukların, şehirlerde ellerine verilen molotof kokteyli ile evleri, arabaları kundakladıklarını ve sonunda yakalandıklarını görüyoruz. Geçenlerde Yargıtay bir karar verdi. Molotof kokteyli ile araba yakanlar, evleri kundaklayanlar da artık “Ağırlaştırıcı müebbet” hapse mahkum edilecektir. Düşünebiliyor musunuz, gencecik bir çocuk, ebediyen dört duvar arasında ömrünü çürütecek? Buna hangi ana, hangi baba rıza gösterir? Onun için, bu gibi durumlarda ana, baba, herkese büyük sorumluluk düşmektedir. Bu sorumluluğu bilerek, sonunda en çok pişman olacak sizlerin olacağı bilinci ile bu hainlerin bu hareketlerine mani olunuz, hatta bunların yakalanması için yardımcı olunuz. Alanya gibi dünyanın gıpta ettiği bir kentte yaşamanın karşılığı bu olmalıdır.Burada kardeşçe yaşıyoruz, dün Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da nasıl bu vatan için yan yana çarpışmışsak, bugün de aynı duygularla yine birlik ve beraberlik içinde ülkemizin kalkınması için çalışmalıyız. Birlikten kuvvet, ayrılıktan nifak doğar bilinci ile hareket ederek vatan hizmetine koşalım.