**
UZUN yıllar önce, 1990'lı yılların ilk yarısı...
Yerel televizyon kanallarının yeni yeni yayın yapmaya başladığı dönem...
Adına "İnternet" denilen sihirli dünya yok o zamanlar, cep telefonu filan da yok...
İletişim şimdiki kadar kolay değil, teknik imkanlar çok ama çok kısıtlı...
Televizyon dünyası ile o günlerde tanıştım ilk olarak...
Yanlış hatırlamıyorsam Türkiye'nin ilk yerel televizyon kanalı olan SUN TV'de canlı yayınlanan programlar yapmaya başladım...
Özellikle siyaset dünyasındaki anlayış şimdiki gibi değildi...
Daha hoşgörülü, daha yumuşak, daha anlayışlı ve daha kavgasızdı...
Çekişme, rekabet elbette vardı ama "Düşmanca" değildi...
Kimse kimseyi "Ötekileştirmezdi"...
Kimse kimseyi "Vatan haini" olmakla suçlamazdı...
"Terörist bunlar" filan demezdi...
Ekonomi konuşulurdu, projeler anlatılırdı, vaatler verilirdi...
Vatandaşlar da severek, isteyerek, merakla ve heyecanla izlerdi programları...
Öyle bir saat, iki saatte bitmezdi canlı yayınlar...
Abartmıyorum, sabahın ilk ışklarına kadar devam eden ve izlenme rekorları kıran programlar yaptığımı hatırlıyorum...
Peki neydi bunun sırrı...
Anlatayım...
ÇOKLU KATILIM VARDI
Hiç bir siyasetçi "İlle de ben tek başıma çıkacağım" diye ayak diretmezdi...
Siyasi programlarda her partiden bir temsilci mutlaka olurdu...
Gelmeyen olursa üzerinde ismi yazılı olan koltuğu boş bırakır ve "Gelmedi" diye ifşa ederdik...
Seviyeyi asla bozmadan canlı yayınlarda çatır çatır tartışırlar, kendi fikirlerini, görüşlerini, düşüncelerini anlatıp, kabul ettirmeye çalışırlardı...
Aksiyonu yüksek programlar olurdu ve bu yüzden saatlerce devam eder ve çok izlenirdi...
Canlı yayında yüksek sesle kavga edercesine tartışanlar, yayın bittikten sonra centilmence el sıkışır ve "Ben daha iyiydim, sen daha iyiydin" diye karşılıklı espriler yaparak tebrik ederlerdi birbirlerini...
Unutamayacağım anılarım olan çok güzel günlerdi gerçekten...
ŞİMDİLERDE TADI KAÇTI
Doğruyu söylemek gerekirse şimdilerde tadı kaçtı bu işlerin...
Özellikle siyasetçiler, aynı programda karşı karşıya ya da ne bileyim yan yana gelmek istemiyorlar...
Tek kişiyle yapılan programlar da monoton oluyor...
Heyecanı kaçıyor...
Durum böyle olunca da izleyiciyi ekran başında tutabilmek zorlaşıyor...
DENEMELERİM OLMADI DEĞİL
Bu anlamda Alanya'da bazı denemelerim olmadı değil...
Geçtiğimiz sezonda Alanya Belediye Meclisi'nde grubu olan siyasi partilerin grup sözcülerini davet emiştim misal...
Olmadı bir türlü, olamadı...
Yanlış anlaşılmasın sakın...
Amacım insanları canlı yayında kavga ettirmek, birbirlerine düşürmek filan değil...
Medeni bir şekilde, seviyeyi bozmadan fikirlerini tartıştırmak...
Gerisi izleyecilere kalmış...
Hangisini beğenirse, hangisini daha gerçekçi bulursa ona inanır...
Bu kadar basit...
ALTSO ADAYLARINA ÇAĞRI
İşte bu anlamda Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) başkan adaylarına buradan çağrı yapıyorum...
Yeni yayın dönemine başlayan Alanya'nın yeni nesil televizyon kanalı DİM TV ekranlarında canlı yayınlanan Politik Alanya isimli programda bir araya getirmek isterim hepinizi...
Projelerinizi anlatın, fikirlerinizi tartışın...
Medeni cesaretinizi ortaya koyun, "Ben daha iyiyim" iddianızı canlı yayında göstereceğiniz performans ile perçinleyin...
Ya da ne bileyim, onbinlerce izleyiciye kendinizi ifade edin, anlatın...
Bunda çekinecek hiç bir şey yok inanın...
"Canlı yayında hata yaparım" filan diye de düşünmeyin...
Cesaretli olun...
Hodri meydan...
Çıkın konuşun...
Nokta...


