İSMİ bende saklı eski bir dost aradı,

İSMİ

bende saklı eski bir dost aradı, "Birader, Alanya Hamdullah Emin Paşa (AHEP) Üniversitesi'nde garip şeyler oluyor. Sen şehrin sorunlarına duyarlı bir gazetecisin ama bu konuda tek satır yazmıyorsun. Hayırdır? Biri 'Girme bu topa' mı dedi, yoksa sen bilerek mi kaçak güreşiyorsun" diye sitem etti, inceden laf soktu.

Altta kalır mıyım?

Kalmadım elbet ve dedim ki:

"Gelişmeleri ta en başından beri izliyorum, son dönemde yaşanan olaylar nedeniyle de üzülüyorum."

***

Sonra dilimin döndüğünce üzüntümün gerekçelerini sıraladım.

Bir süredir yaşanan kaynak sorunu nedeniyle ne yapılacağına dair formüllerin arandığı AHEP’e bilindiği gibi bir kaç ay önce Bahçeşehir Üniversitesi talip olmuş,

AHEP Üniversitesi’nin Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi’ne devredilmesi veya özel bir hastaneye tıp fakültesi olarak devri gibi konular gündemdeyken, Bahçeşehir Üniversitesi bünyesine alınması gündeme gelmişti.

***

Temmuz ayının ilk haftası Alanya'ya gelen ve kendisi de bir Alanya Hamdullah Emin Paşa (ÖHEP) Koleji mezunu olan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AHEP Üniversitesi’ni ziyaret ederek mütevelli heyetle toplantı yapmış, toplantıda üniversitenin maddi sıkıntıları, borçların büyümesi, HEP Vakfı’na maddi açıdan yük olması ve yeterli öğrenci sayısına ulaşmaması gibi sorunlar konuşulmuştu.

***

Ta Alanya'ya kadar gelen Bahçeşehir Eğitim Kurumları kurucusu Enver Yücel’in AHEP'i rantabl hale getirme, dünya ülkelerinden öğrencilerin geldiği, çeşitli dillerin konuşulduğu bir ihtisas üniversitesi yapma hedefini benimseyen Bakan Çavuşoğlu ve mütevelli heyeti, AHEP’in Bahçeşehir Üniversitesi bünyesine katılması yönünde oybirliği kararı dahi almıştı.

***

Ancak ne olduysa oldu, fikir bir anda 180 derece değişti ve Bahçeşehir Üniversitesi ile işbirliği yönünde alınan karar iptal edildi, AHEP'in "henüz nereden ve nasıl karşılanacağı bilinmeyen" kendi "öz kaynakları" ile yaşamını sürdüreceği ifade edildi.

Peşi sıra hem mütevelli heyetten hem de AHEP'in öğretim üyesi kadrosundan peş peşe istifalar gelmeye başladı.

***

Bu konuda söylenecek, yazılıp çizilecek o kadar çok şey var ki...

Müsaade buyurursanız kamuoyunun bilmediği bazı detayları ve bu konudaki düşüncelerimi 17 Ağustos Pazartesi günkü köşe yazımda sizlerle paylaşmak istiyorum.