Türk Devleti, isyanlara karşı şerbetlidir. Osmanlı İmparatorluğunun kuruluşundan yıkıldığı 20 Nisan 1920 tarihine kadar yüzlerce isyan olmuştur. Cumhuriyet kurulduktan sonra Ağrı isyanı, Şeyh Sait isyanı, Mutki isyanı ve Menemen isyanı...

Türk Devleti, isyanlara karşı şerbetlidir. Osmanlı İmparatorluğunun kuruluşundan yıkıldığı 20 Nisan 1920 tarihine kadar yüzlerce isyan olmuştur.
Cumhuriyet kurulduktan sonra Ağrı isyanı, Şeyh Sait isyanı, Mutki isyanı ve Menemen isyanı gibi isyanları unutabilmek mümkün değil elbette. En son Abdullah Öcalan’ın başında bulunduğu PKK isyanı ise 30 yıla yakın bir süre hem mala, hem cana sebep olduğu gibi Doğu ve Güneydoğuda yapılacak büyük yatırımlara da mani olmuş, böylece halkın işsiz kalmasına dolayısıyla fakirleşmesine neden olmuştur. Son günlerde karşısında hiçbir güç yokmuş gibi hareket ederek yollara mayın koyarak askerin şehit olmasına veya yaralanmasına sebebiyet vermekte olduğu gibi bir de insan kaçırarak bu bölgelerin hakimi benim demek gibi bir yanlışa da başladı. Tam bu görüntülerin yüreklerimizi sızlattığı bir sırada 19 Ekimde Bitlis’in Güroymak ilçesinde yola mayın koyarak 5 polisimizi şehit etmiş ve 5 vatandaşımızı da öldürmüştür. İçimiz bu durum dolayısıyla kan ağladığı sırada 21 Ekim Cuma günü Hakkari’nin Çukurca ilçesindeki 8 askeri ve polis merkez ve lojmanlarına gece yarısı 200 kadar teröristle saldırıda bulunarak 24 askerimizi şehit ederek 18 askerimizi de yaraladılar. İşte bu hal ve durum bardağı taşıran damla oldu. Başbakan R.Tayyip Erdoğan’ın ifadesiyle “PKK idam fermanını hazırlamıştır." Bir yıldan fazla bir süredir bu bölgede konuşlandırılan asker, jandarma ve polislerden oluşturulan profesyonel komando birlikleri, hava kuvvetlerinin de desteğini alarak 10 bin civarındaki bir kuvvet ile sınır ötesinde ve Çukurca ilçesinde harekete geçerek büyük bir taarruza başlamıştır. Teröristler çok büyük bir zayiat vermektedir. 23 Ekim Pazar gününe kadar en az 100 terörist öldürülmüş olup daha da hepsinin de yok edileceği hususunda Devletimiz kararlıdır. Olayın başladığı tarihten beri Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Özel ile Kara Kuvvetleri Komutanı, Hava Kuvvetleri Komutanı ve Jandarma Genel komutanı da Van’da karargah kurarak hem askere moral veriyorlar hem de taarruzu yönetiyorlar. Çünkü, bugüne kadar bir çok olayda sırf bürokrasinin atıl işlemesi sonucu bir çok şehit vermişizdir. Komutanlar savaş meydanına yakın bir yerde karargah kurarak bu aksaklığı önlemiş olmaktadırlar. Teröristler o kadar sıkışmış ve bunalmışlar ki, üstlerinden yardım istiyorlar ama yardımın gelmesi mümkün değil, zira bütün giriş, çıkışları kontrol altına alınmıştır. Hem askerlerimize moral vermek, hem de terör örgütüne lanet okumak için pek çok il ve ilçelerde mitingler tertip edilerek Türkiye’miz ay yıldızlı al bayrağımızla süslenmektedir. Alanya’mızda da 22 Ekim cumartesi günü büyük bir miting tertip edilmiş on binlerce kişi ellerinde al bayraklarla “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” nidaları ile büyük bir vakar içinde yürümüşlerdir. Bu arada Alanya BDP İlçe Başkanlığı da nasibini almıştır. Birliğe çağrı platformu olarak STÖ'lerinin aldıkları bir kararla 30 Ekim Pazar günü İstanbul’da yüz binlerin katılacağı büyük bir yürüyüş düzenlenmiştir. Bu yürüyüşe STÖ'leri, sendikalar, dernekler ve tüm halkımız davetlidir. Bu yürüyüş ile İstanbul’dan terör örgütüne lanetler yağdırılacak, askerimize, polisimize hem destek, hem moral verilecektir. Şunu söyleyebiliriz ki, Türk milleti artık bu terör örgütünden yaka silkmektedir ve artık bu örgütün son teröristine kadar kökünün kazınmasını istemektedir. Şu gerçeği bir kez daha vurgulamak istiyorum. Bu memlekette, Türk, Kürt, Çerkez, Boşnak, Abaza, Gürcü, Laz, Rum, Ermeni, Yahudi ve diğerlerinin hepsi de kardeştir ve bu ülkenin asli sahipleridir. Hepsi de birbirinden kız almış, kız vermiş ve çok yakın akraba olmuştur. Dün olduğu gibi bu günde aramızı bozmak, bizi birbirimize düşürerek bu ülkeyi bölmek isteyen iç ve dış düşmanlarımız olmuştur, olmaktadır. Bunların oyununa düşmemek için hepimizin birlik ve beraberlik için de olmamız şarttır, elzemdir.
23 Ekim Pazar günü saat 13.41'de Van’da 7.2 şiddetinde deprem olmuştur. Yüze yakın ölüm ve binlerce yaralı vardır (217 ölü, 1090 yaralı). Ölen vatandaşlarımıza rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum. Allah, böyle büyük afetlerden vatanımızı ve milletimizi korusun. Amin.