TÜKENMİŞLİK, özellikle işi gereği sürekli olarak diğer insanlarla yüz yüze çalışan kişilerde sıklıkla ortaya çıkabilen üç boyutu bir sendrom olarak tanımlanabilir. Birinci boyutu, duygusal tükenme, çalışanların kendini yorgun...
TÜKENMİŞLİK
, özellikle işi gereği sürekli olarak diğer insanlarla yüz yüze çalışan kişilerde sıklıkla ortaya çıkabilen üç boyutu bir sendrom olarak tanımlanabilir.
Birinci boyutu, duygusal tükenme, çalışanların kendini yorgun ve duygusal yönden aşırı yıpranmış hissetmeleridir. Enerji eksikliği ve kişinin duygusal kaynaklarının bittiği hissine kapılması şeklinde ortaya çıkabilir. Bu duygusal yoğunluğu yaşayan kişi, hizmet verdiği kişilere geçmişte olduğu kadar verici ve sorumlu davranmadığını düşünür. Bu durumu yaşayanlar kendilerini, yeni bir güne başlayabilmek için gerekli enerjiden yoksun hisseder. Duygusal kaynaklarının tamamen tükenmiş olduğunu hissederler.
Kişinin işi gereği karşılaştığı diğer insanlara ve işine karşı geliştirdiği soğuk, ilgisiz, katı tutumlar tükenmişlik sendromunun ikinci ayağı olan duyarsızlaşmayı kapsar. Kişi karşısındakine aşşağılayıcı ve kaba davranır. Diğerlerinin rica ve taleplerini göz ardı eder. Çalışanların hizmet verdikleri kişilere birer insan yerine nesne gibi davranmaları ile kendini gösterir. Bu durumdaki çalışanlar, etkileşimde bulundukları kişilere çalıştıkları kuruma karşı mesafeli, umursamaz ve alaycı bir tavır takınabilirler. Diğer insanların hayatından çıkıp kendisini yalnız bırakılmasını içten içe arzu eder.
Ve tükenmişlik sendromunun üçüncü ayağı, düşük kişisel başarı hissidir. Kişisel başarı, kişinin içindeki yeterlik ve başarı duygularını tanımlar. Kişisel başarısızlık ise, kişinin kendisini işinde yetersiz ve başarısız olarak değerlendirmesini ifade eder. Bu aşamada kişi kişisel olarak başarısızlık duyguları ile doludur. Başkaları hakkında geliştirdiği olumsuz düşünce tarzı, kişinin kendisi hakkında negatif düşünmesine neden olur. Kişi bu düşünce ve yanlış davranışları ile kendisini suçlu hisseder. Kendisini kimsenin sevmediğine dair bir duygu gelişebilir. Kişi kendi hakkında başarısız hükmünü verir.
SEBEPLERİ NELERDİR?
Yaşanan bu sendromun sebeplerine baktığımız zaman birçok sebepten söz edebiliriz. Bunların bir kısmı kişisel nedenlerden, bir kısmı ise çevresel faktörlerden kaynaklanır. Yaş, medeni durum, çocuk sayısı, işe aşırı bağlılık, kişisel beklentiler, motivasyon, kişilik, performans, kişisel yaşamdaki stresler, mesleki doyum, üstlerden görülen destek gibi birçok kişisel özellik tükenmişlik ile ilişkili görülen özelliklerin başında gelir.
NASIL ÖNLENİR?
Sağlıklıksız çalışma ortamları için iyileştirme yapılmalıdır. Çalışanların fiziksel sağlığı kadar ruh sağlığı da düşünülmelidir. Kişi kronik stres yaratan durumlardan mümkün olduğunca uzak durmaya çalışmalıdır. Günlük rutin iş aktivitelerinin dışında kişinin kendini rahatlatabileceği, ilgi alanlarını kapsayan etkinliklere yönelmesinde fayda vardır. Yoğun iş temposu dışında kişi dinlenmeye ve tatile mutlaka zaman ayırmalıdır. Ayrıca kişi başedemediği bu gibi durumlarla karşılaştığı zaman mutlaka bir uzman desteği almasında yarar vardır.