Yandaş medya geçenlerde ülke isimlerini vererek
Yandaş medya geçenlerde ülke isimlerini vererek "Esad'ın elçileri on ülkeden kovuldu" diye haber veriyor. Ülkelerin isimlerini de sıralamış tabi en başta ABD olmak üzere İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya diye sıralanıyor. Yani sömürgeci, katil ve soykırımcı cani güruh yine işbaşında her yolu deniyor. Bu gelişmenin hemen ertesi günü bizim basınımızda yine bir haber “Suriye elçisinin ülkeyi terk etmesi için yetmiş iki saat süre” verildiği şeklinde. Evet, Esat giderse neler olabilir? Esad’ın gidişinin bize getirisi mi olur, yoksa götürüsü mü olur? Libya’dan Kaddafi gitti ve şu an Libya fiilen bölünmüş durumda. Yine Libya’da sömürgecilerin maşası olan çapulcu asiler birbirlerini kırıyorlar. Tam da batılıların istediği gibi. Yine iki yüzün üzerindeki Türk şirketlerinin mal varlıklarına el konulmuş durumda. Aynı tezgahların daha büyüğü ve korkuncu Suriye’de sahnelenecektir. Unutmayın Suriye bir düğümdür. Eğer Suriye’de düğüm çözülürse Haçlıların istediği “Büyük Ortadoğu Projesi” ve nihai hedefi olan “Büyük İsrail” ve “Büyük Ermenistan”ın gerçekleşmesi hızlanacaktır. Suriye bir düğümdür diye boşuna söylemiyorum. Zira bir söz vardır “Ortadoğu’da Mısır’sız savaş, Suriye’siz barış olmaz” diye. Eğer Suriye bölünürse yedi tane kukla ve birbirine düşürülmüş devlet oluşturulacaktır. Bu yeni devletlerin içerisinde ise asla Suriye Türklerinin esamesi dahi olmayacaktır. Ayrıca Ortadoğu ve Kafkas petrolleri İsrail üzerinden dünyaya pazarlanacak, böylece İsrail dünyanın önemli petrol istasyonu olacaktır. Irak sınırında Irak devletinin otoritesi ortadan kalkınca eşkıyaların burayı nasıl yol geçen hanına çevirdiklerini ve ülkemizdeki bölücü terörün nasıl arttığını gördünüz. Esat gittiği takdirde aynı durum demek az olur daha fenası Suriye sınırında da olacağı için ülkemizdeki bölücü terör korkarım ki zirve yapacak. Böylece Doğu ve Güneydoğu’nun bizden koparılması sağlanacaktır. Libya’da olanlar bizi mağdur etmiştir. Allah korusun Suriye’de olabilecek muhtemel gelişmeler ise bizi perişan edecektir. Mağdur olan biziz. Zira Libyalı çapulcular petrol antlaşmalarını bizimle değil, batılılarla yaptılar. Bize ise havamızı almak düştü. Suriye’de de aynısı olacaktır. Batılılar asla Türkiye’nin diğer Müslüman ülkelerle arasının iyi olmasını istemezler. Bugüne kadar Suriye politikamız baştan sona yanlıştır. Bu durumdan biz bir şey kazanmadık, kazanacağımız da yoktur. Bakınız Suriye haklı olarak bizim tırlarımızın Suriye’den geçişlerine engel çıkarmaktadır. Yetkililer açıklama yapıyor. Mersin ve İskenderun limanlarından Mısır’ın İskenderiye Limanına Ro Ro seferleri yapılacak diye. Güldürmeyin adamı Allah aşkına. O yol hem pahalı hem de daha fazla zaman demektir. Olay sanırım sadece kamuoyunu avutmaya yöneliktir. Bizim malum basınımız ise her gün Suriye haberlerini veriyor, köşe yazarları ise hem de ağabey bildiğimiz yazarlar Haçlılar ve Siyonizm için kalem oynatmaktadırlar. Onlara yazıklar olsun diyorum. “Esat’ın gizli destekçisi ABD ve İsrail’dir” diyerek kalem oynatıyorlar. Eğer Hakikaten onların iddia ettiği gibi ABD veya İsrail Esat’ın gizli destekçisi olsalardı bugün Suriye’de akıttıkları Müslüman kanının bir damlası dahi akmazdı. Demek ki kalemlerini satmışlar. Ülkemizin milli menfaatleri Suriye’ye cephe almak değil, Suriye’nin yanında yer almaktan geçer. Unutmayınız eğer ABD, İngiltere, Fransa ve diğerleri varsa orada bizim işimizin olmaması gerekir. Çünkü onların asıl hedefi Türkiye’dir. Esat diktatör olabilir ancak bölgede Esat’a gelinceye kadar daha nice zalim yönetimler ve Esat’tan çok daha barbar liderler vardır. Ancak kendi dümen suyunda oldukları için ses çıkarmamaktadırlar. Ancak sıra onlara da gelecektir. Ayrıca Esat’ın gitmesi veya kalması onları ilgilendirmez.Irak ve Afganistan’da kamuoyuna açıklananın çok daha üzerinde kaybı olanlar Suriye’ye askeri bir müdahale için savaşacak güç aramaktadırlar. Olayın aslı budur. Geçenlerde Genel Kurmay Başkanımızın ABD Genelkurmay başkanını ziyaret etmesi beni endişelendirmiştir. İnşallah bu endişem yersizdir. Suriyeli çapulculara ev sahipliği yapmamız hayra alamet değildir. Daha da önemlisi kanka iken birden bire hasım oluvermemiz beni çok korkutmuştur. Bilmem anlatabildim mi?