'Esat bir iki ay içerisinde gidecek, Şam'da Emevi Camisi'nde namaz kılacağız” diyerek baştan sona yanlış, dahası siyonist ve sömürgeci Haçlı zihniyetine hizmet eden politikaları uygulamaya koydular. İnsanda birazcık olsun...

“Esat bir iki ay içerisinde gidecek, Şam’da Emevi Camisi’nde namaz kılacağız” diyerek baştan sona yanlış, dahası siyonist ve sömürgeci Haçlı zihniyetine hizmet eden politikaları uygulamaya koydular. İnsanda birazcık olsun samimiyet ve sağduyu olmalıdır. Önce hep birlikte “kardeş” ilan edeceksiniz, sonra bazı telkin ve tazyiklerle bir anda yön değiştireceksiniz, “kardeş” ilan ettiğinizi U dönüşü ile düşman ilan edeceksiniz. Böyle şey olmaz.
Pekala kim kazandı bu politikadan. Biz hiçbir şey kazanmadık ama bugüne kadar çok şey kaybettik, daha kimbilir neler neler kaybedeceğiz. Suriye bataklığına hevesle koştuk. Bakınız sınır diye bir şey yok. Bu politikamız PYD’ye devlet kurdurdu. PYD yetmezmiş gibi karşımıza bir de IŞİD belası çıktı. Suriye politikamız yüzünden yıllık kaybımız milyarlarca dolardır. Ayrıca bu kayıplardan başka bu zavallı milletin milyarlarca lirasının oradaki bazı gruplara “Esat gitsin” gerekçesi ile peşkeş çekildiği de iddia ediliyor. Gelen mülteciler ise apayrı bir sorun. Kimilerine göre sayı 2 milyona dayandı. Görüyorsunuz her gün yeni yeni kötülükler içerde Suriyeli sığınmacılar tarafından icra edilmektedir.
Acaba yetkililer cevap verebilirler mi bu Suriye politikasından biz ne kazandık, kazancımız nedir? Emin olunuz ki hiçbir cevap veremezler. Sadece ABD ve İsrail istediği için bu politika izlenmiştir. Dile getirilince de Esatçı veya Baasçı olmakla itham ediliyorsunuz hatta diktatörü desteklemekle itham ediliyorsunuz. Sanki Esat’a biz ‘Kardeşim’ demişiz gibi. Birlikte mailen biz tatil yapmışız, dahası kızımızın düğününde özel uçakla biz davetiye göndermişiz vs. vs. gibi. Diktatör arıyorsanız öncelikle Suudilere veya Katar’a bakmanız gerekir. Bunları geçiniz beyim.
Yanlış Suriye politikası maalesef bugün Irak’ta olanlara neden olmuştur. Eğer Suriye’de yanlışta ısrar edilmeseydi bugün Irak’ta olanların hiç birisi olmazdı. Suriye’deki çapulculara ülkemizdeki hayalperestler tarafından her türlü destek yapılmamış olsaydı onlar bu kadar yol alamazlardı.
Yanlış Suriye ve Irak politikamız maalesef aleyhimize olmuştur. Kazandığımız veya kazanacağımız hiçbir şey yoktur. Çok acıdır ama kaybettiklerimizin yanında daha çok şeyleri kaybedeceğiz. Bu yanlışları yapanları gelecekte korkarım uluslararası mahkemeler beklemektedir. Bilinçli olarak suça bulaştırılanları hiç bir güç kurtaramaz. Zira ellerinde her türlü belge fazlası ile vardır, zamanı gelince raftan indirilecektir. İnşaallah bu fatura ülkeye çıkarılmaz. Temennimiz budur. Bakınız “Esat gitsin” diyen batılılar el altından Esat’la işbirliği yapmaktadırlar. Bu işbirliği giderek artacaktır da.
Kısacası Suriye politikamız sadece Suriye’de değil, Irak’ta da çökmüştür. Eğer Irak’ ta Türkmenler acı çekiyorsa, bizim yanlış Suriye ve Irak politikamız yüzündendir. Eğer Türkiye’ de eşkıyalar geniş çaplı bir hazırlık yapıyorsalar, bunda da yanlış Suriye politikamızın etkisi vardır.
Çok merak ediyorum. Acaba Türkiye’de şu andaki hükümet değil de başkaları iş başında olsa ve aynen bu Suriye politikasını uygulasalar ne olurdu acaba? Malum medya ne yazar ne çizerdi acaba? Ben söyleyeyim. Her Cuma namazı çıkışında yurdun dört bir yanında öylesine çok gürültüler çıkarılırdı ki ve malum medyanın köşe yazarlığı vasfını kaybetmiş olanlar da koro halinde hükümeti topa tutarlardı. Ama görüyorsunuz birkaç tane sağduyulu haricinde kimse bir şey demiyor. Eğer hükümetin yüreği yetiyorsa, bu dibe vuran Suriye politikasını halka soralım.