Sizin de hiç günün sonunda farkında olmadan kendinizi buzdolabının karşısında bulduğunuz oldu mu? Ya da elinizde kaşık, karşınızda en sevdiğiniz çikolata kavanozu… Eminim pek çoğunuz “evet” cevabını verdiniz ama henüz bunun ne olduğunu bilmiyorsunuz ya da önemsemiyorsunuz. Rahatsız edici duygularla baş edebilmek için yemek yeme eylemini kullanmak diye tanımladığımız “duygusal yeme” eğer ki işlevselliğinizi bozuyorsa kesinlikle müdahale edilmeli.

Fiziksel Açlık Mı? Duygusal Açlık Mı?


FİZİKSEL AÇLIK

Giderilmesi gereken bir ihtiyaçtır
Genelde kademe kademe artış gösterir
Minimum 3-4 saatlik açlıkta ortaya çıkar
Kontrol kaybı pek görülmez (açlık süresi çok uzamadıysa)
Doygunluk daha kolay hissedilir
Yeme davranışı sonrası pişmanlık görülmez

DUYGUSAL AÇLIK

Gerçek bir ihtiyaç değildir
Bir anda ortaya çıkar
Herhangi bir zamanda ortaya çıkabilir
Kontrol kaybı görülür
Doygunluk hissedilme
Pişmanlık görülür

En Sık Tetikleyiciler Nedir?

Sadece stres ve sıkıntı değil, olumlu olumsuz her bir duygu da ortaya çıkabilir duygusal yeme. Stresi bir şeyler yiyip sakinleştirerek, yalnızlığı bir şeyler yiyip doldurarak ya da mutluluğu ve heyecanı bir şeyler yiyip ödüllendirerek baş etmeye çalışabilirsiniz.

Peki, Bir Suçlu Var Mı Nasıl Ortaya Çıkıyor Bu Duygusal Yeme?

Öğrenilmiş bir davranış gibi düşünebilirsiniz yani tamamen çocukluktan gelen bir durumdur. Size hiç ağladığınız da en sevdiğiniz çikolatayı almadılar mı? Ya da gittiğiniz bir yerde sıkıldınız ve huzursuzlandınız diye en sevdiğiniz dondurmayı? İşte tam olarak bu noktada artık duygularla baş etme yolu “yemek yeme” oldu sizin için.

Kendinizi çok fazla kısıtlamış olabilirsiniz. Bir besini tüketmeyi, diyette olun ya da olmayın, kısıtladığınız zaman o besini düşünmeden duramazsınız, adeta nereye baksanız onu görür ve düşünürsünüz ve en ufak olumsuz bir durum ya da duyguda savaşı kaybedip onu muhtemelen fazlasıyla tüketirsiniz. İşte tam da bu nokta da PİŞMANLIK adeta suratınıza tokat gibi çarpar. Hatta belki de pişmanlık ile beraber yeme davranışı tekrarlanır.


Sözüm o ki; pek çoğunuzun düşündüğü gibi bir iradesizlik değil aslında duygusal yeme, bazı yiyeceklerin gerçekten de sizi daha “iyi” ve “mutlu” hissettirmesi (anlık ve geçici) sebebiyle duyguları düzenleme mekanizması adeta. Ama gerçek şu ki anlık yaşattığı rahatlama ve iyi hal sonrasında pişmanlığı getirmesi ve beraberinde tekrar yeme davranışı. Kısacası; ye-rahatla-pişman ol-ye gibi kısır bir döngüye giriyorsunuz.


GELELİM BU DURUM İLE NASIL BAŞA ÇIKABİLİRSİNİZ?

Yapacağınız tek şey; yaşadığınız herhangi bir olumsuz duygu sonrasında içinizde ki ses sizi mutfağa sürüklerken kendinize sadece 1 dakika vermek ve şu 4 soruyu sormak;

Gerçekten aç mıyım?

- Cevap hayır ise zaten mutfakta işiniz yok hemen koridordan dönmelisiniz.

Ne hissediyorum?

- Daha önce kendinize hiç ne hissettiğinizi sordunuz mu? Peki neden? Kendinizi dinleyin ve anlayın, en önemlisi bu.

Neye ihtiyacım var?

- Ne hissettiğimizi bulduysak sırada neye ihtiyacımız olduğunu bulmak var. Gerçekten o çikolatayı yemek problemi çözecek mi?

Ne yapabilirim?

- Peki geldik son aşamaya, işte bu son soru sizin kendinizde saklı. Ben diyemem ki bir meditasyon yapın bak nasıl her şey bitiyor. Evet, bu da çözüm olabilir ama herkes için mi “HAYIR.” Belki boş duvara bakmakta size iyi gelebilir ya da halının desenlerinin arasında kaybolmak… Kendinize biraz zaman tanıyın ve deneyin elbet 1 seçenek daha var, olmalı.

Her bir yeme atağı yaşadığınızda bu 4 soruya bir şans verin ve deneyin, ilk başta olmasa da denedikçe kendinize iyi geldiğini ve yeme eylemi yerine başka bir aktivite koyarak rahatladığınızı göreceksiniz. Tüm bunların yanında bir de psikolog ile görüşmek size çok iyi gelecektir. Duygusal yemenin anahtarı diyetisyen ve psikoloğun beraber çalışmasında.

Ve son, duygularınızı yiyerek değil, anlayarak rahatlarsınız.