ALANYA Belediyesi'nin Türkiye'deki pek çok belediyeye örnek olacak bir uygulaması var, takdirle karşılanıyor. Uyruğu, dili, dini ne olursa olsun, Alanya sınırları içerisinde ikamet eden tüm vatandaşların cenazelerinde, cenaze sahibinin...

ALANYA Belediyesi’nin Türkiye’deki pek çok belediyeye örnek olacak bir uygulaması var, takdirle karşılanıyor.
Uyruğu, dili, dini ne olursa olsun, Alanya sınırları içerisinde ikamet eden tüm vatandaşların cenazelerinde, cenaze sahibinin evinin önüne hemen bir taziye çadırı kuran Alanya Belediyesi, bu örnek uygulamasıyla sosyal hizmetin yanı sıra bence büyük sevap kazanıyor.
Ancak Alanya Belediyesi’nin bu uygulaması bana göre biraz zayıf kalıyor. Çünkü taziye çadırı tek başına bir anlam ifade etmiyor.
Taziye için gelen konukların oturabileceği en az yüz plastik sandalyenin yanı sıra, özellikle şu yaz sıcaklarında bir de ücretsiz su sebilleri verilmesi gerek diye düşünüyorum.
Maddi imkanı iyi olmayan, bu nedenle sandalye ve buzdolabı kiralayamayacak durumda olan yüzlerce vatandaşımız var.
Ölümse zengin fakir ayırt etmeden geliyor.
Bence Alanya Belediyesi takdir toplayan ücretsiz taziye çadırı kurma projesinin kapsamını biraz daha genişletmeli ve her taziye çadırına en az yüz sandalye ve birkaç su soğutan sebillerden vermeli.
Özellikle yaz aylarında taziye için gelen konukların serinlemesi için vantilatör verilmesi gerektiğini söylemiyorum, aslında bu bile gerekli.
Son olarak, cenaze törenlerinde dikkatimi çeken başka bir ince ayrıntıyı da sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bence en önemlisi bu…
Cenaze defini, yani cenazenin toprağa verilişi sırasında vefat eden merhumun ya da merhumenin yakınları en az yarım saat, “o da bulabilirlerse” çevredeki mezarların duvarlarına oturmak durumunda kalıyorlar.
Cenaze törenlerinde kimi zaman mermer mezar taşlarına oturanları bile görmek mümkün.
“Bu da laf mı? Beş on dakika ayakta dursunlar” diyenleri duyar gibiyim.
Ancak şu da bir gerçek ki, özellikle yaşı bir hayli ilerlemiş vatandaşların hele de bu sıcaklarda ayakta dakikalarca beklemelerini istemek, biraz haksızlık olur diye düşünüyorum.
Bu nedenle, “Cenaze yakınlarına jest yapıp evinin önüne taziye çadırı kuran Alanya Belediyesi, acaba cenaze defini sırasında mezarlığa tabure servisi de yapamaz mı?” diye düşünmeden de edemiyorum.
Sanıyorum 50-60 tabure Alanya Belediyesi’ne pek de pahalıya mal olmaz.

Türktaş’ın iki günlük
hafta sonu kaçamağı

12 HAZİRAN 2011 Genel Seçimleri sürecinde Alanya merkez, beldeler ve köylerini karış karış gezen ve yaklaşık iki aylık dönemde bir hayli yorulduğunu söyleyen CHP İlçe Başkanı Şevki Türktaş’ın, hem yorgunluk atmak hem de tatil yapmak için Manavgat’ı tercih ettiği ortaya çıktı. İsmini açıklamadığı otelci bir arkadaşının daveti üzerine hafta sonunda Manavgat’a giden Türktaş, “Neredeyse yaz bitecek, daha yeni denize girebildim” dedi. İki gün boyunca hiç denizden çıkmadığını ve arkadaşıyla siyaset üzerine bol bol sohbet ettiğini söyleyen Türktaş, “Tatil bitti, siyasete kaldığımız yerden devam edeceğiz” dedi. Türktaş bugün işbaşı yapacak.

‘Çavuşoğlu doğmadan
MHP’de siyaset yaptım’

ANTALYA İl Genel Meclisi’nin MHP’li üyesi Bayram Er, MHP İlçe Teşkilatı içerisinde huzursuzluğa yol açtığı ileri sürülen Strazburg ziyareti hakkında önemli açıklamalar yaptı. Bayram Er, geçtiğimiz aylarda Alanya Kaymakamı Hulusi Doğan, İl Genel Meclisi’nin AK Partili üyesi Kerim Başkaptan ve köy muhtarlarıyla birlikte Strasbourg'ta AKPM Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu'nu ziyaret etmesine açıklık getirdi. Önceki gün Alanya Öğretmenevi'nde köy muhtarlarının AKPM Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu için verdiği teşekkür kahvaltısına katılan Bayram Er, “Mevlüt Çavuşoğlu benim öz teyzemin yeğenidir. Ben aramızdaki ilişkiye hiçbir zaman siyasi yönden bakmadım. Strasbourg’a bir AKP’li olduğu için değil, Avrupa’nın başkanı olmuş bir hemşerimi ziyaret için gittim” dedi. Bayram Er, “Ben uzun yıllar Almanya’da çalıştım. Daha Mevlüt Bey doğmadan rahmetli Alparslan Türkeş bizzat arayarak beni Almanya sorumlusu yapmıştı. Ben hiç kimse için MHP’liliğimden ve ülkücülüğümden asla vazgeçmem” demişti.