Alanya’nın köklü gayrimenkul firmalarından Seaside Alanya Real Estate’in kurucusu Abdullah Tuncer, Pazartesi Sohbeti’nin bu haftaki konuğu oldu

SEKTÖRE ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunan Tuncer, Alanya’daki kira enflasyonunun nedenlerini de değerlendirdi. Tuncer, hem bölgemize göç eden yabancıların hem de kentsel dönüşüm çalışmaları nedeniyle geçici süreliğine kiraya çıkan ev sahiplerinin kira bedellerine dikkat etmediğini, bu nedenle de Alanya’da kira enflasyonunun oluştuğunu belirtti. Yurt dışındaki pek çok fuarda ekibiyle birlikte Alanya’yı temsil eden Tuncer, ayrıca Alanya’dan daha çok firmanın fuarlara katılması gerektiğinin altını çizdi. Tuncer ile sohbetimizin öne çıkan detayları şöyle:

‘MESLEK HAYATIMDA 17 YILLIK BİR TECRÜBEM VAR’
-Merhaba, öncelikle sorularımızı yanıtlamayı kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Biz sizi daha yakından tanımak istiyoruz. Bize kendinizden, mesleğe başlama süreçlerinden bahseder misiniz?

Ben 1985 Alanya doğumluyum. Aslen Gazipaşalıyım. İlkokul, ortaokul ve lise öğrenimimi Gazipaşa’da tamamladım. Ardından Konya Selçuk Üniversitesi Turizm Rehberliği bölümünden 2006 yılında mezun olarak aynı yılın haziran ayında Alanya’daki bir inşaat firmasında çalışmaya başladım. 2011 yılına kadar satış danışmanı olarak orada çalıştıktan sonra 2011 yılında da Seaside Alanya Emlak şirketini kurdum. 2006 yılından bu yana ağırlığı yabancı alıcılar olmak üzere binlerce gayrimenkul satışına aracılık etmiş bulunmaktayız. Bu alanda 17 yıllık bir tecrübemiz oluştu diyebiliriz. Mesleğimizin ilk yıllarında daha çok Avrupalı müşterilerle münasebetimiz oldu ve Seaside olarak o yönde reklamlarımızı yaptık. Daha sonra malum ekonomik şartların değişmeye başlaması ile bir miktar Ortadoğu pazarına da yatırım yaptık. Fuarlara katıldık ve bu kapsamda ofisler açtık. Özellikle İran bizim bir dönem ana pazarımız olmuştu. Biz İran ile çalışmaya başladığımız dönemde Alanya’da çok fazla İran ile işbirliği yapan emlak firması da yoktu. Pandemi süreci ve sonrasında Avrupalıların Türkiye’ye olan ilgisi arttıkça yeniden Avrupa pazarında faaliyetlerimizi arttırmaya başladık ve bu kapsamda fuarlara da katılmaya başladık.

‘UKRAYNALI VE RUSLAR YÜZDE 100’ÜN ÜZERİNDE BİR ARTIŞ GÖSTERDİ’
-Pek çok pazarla çalışıyorsunuz. Rusya ve Ukrayna savaşını göz önüne aldığımızda son günlerde Alanya’da en çok hangi pazardan rağbet görüyorsunuz?

Son günlerde Rus dili konuşan pazarlardan ilgi tabii ki arttı. Özellikle Rusya’dan son dönemde ciddi bir talep var. Bu sorunun cevabını aslında ana pazarı Rus dili konuşan ülkeler olan arkadaşlarımız çok daha net verebilirler. Bizim satışlarımızda Rus dilli payı yüzde 30 diyebiliriz. Hem Ukrayna hem de Rusya vatandaşlarına yapılan satışlar, savaşın başladığı tarihten itibaren yüzde 100’ün üzerinde bir artış gösterdi.

‘KAPALI MAHALLELER EN BÜYÜK SORUNUMUZ’
-Şu anda Alanya’da inşaat ve emlak sektörünün en büyük sorunu nedir?

Alanya’da inşaat ve emlak sektörünün birçok sorunu var aslında. Ama en büyük sorunu, son dönemde talebin artışı ile birlikte bazı konular yanlış yorumlandı ve alınan tedbirler kaş yapacağız derken göz çıkaran türden…
Avsallar, Kestel, Mahmutlar ve Kestel mahallelerinde artık yabancılara ikamet verilmesinin istisnasız durdurulması sadece bu mahallelerde değil bütün Alanya’da talebin durmasına yol açtı. Alınan karara göre bir mahallede Türk nüfusunun yüzde 20’sinden fazla yabancı bulunamaz. Bu çok doğru bir karar ancak masa başı bürokrat ürünü bir karar olduğunu ve eksiklerle dolu olduğunu düşünüyorum. Alanya nüfus yönünden küçük sayılmaz. Mahmutlar’ın 50 bin civarında olan nüfusunun, ikamet, maksadına göre verilecek olursa yüzde 20 oranının dolma ihtimali çok zor.
Bir ev kiralayana hemen 2 yıllık ikamet izni verildi. Bana göre bunların tamamı maksatsız ve faydasız. Turistik ikametlerde 2 yıllık süre ve bunların yenilenmesi çok yanlıştı. Maalesef verilen hak da geri alınamıyor. Kira sözleşmesi üzerinden turistik ikamet izni alan grubun ülkemize herhangi bir katma değeri olmayacağı aşikar olduğundan umarım ders alınmıştır. Önceki yıllarda Mahmutlar, Kargıcak ve Avsallar, merkeze göre kira fiyatlarının ucuz olduğu bölgeler. Buralarda maksatsız ikamet alan insanların sayıları zaman içinde çoğaldı. Kendi ülkesinden memnun olmayan ve bizim ülkemize de hiçbir katma değeri olmayan kişiler gelip ev kiraladılar. Bir bilimsel çalışma, iş kurma veya yatırım yapma maksadı yok. Ben Afrika ülkelerinde bile bu kadar kolay ikamet verildiğini düşünmüyorum.
Başka bir nokta daha var, ikamet alan insanların belli bir süre ülkemizde kalmamaları halinde ikametlerinin iptal edilmesi gerekiyor. Bununla ilgili de otomasyon sisteminin olmadığı yönünde bir duyum aldım, tabi bu kesin olarak biliyorum diyebileceğim bir şey değil. Ancak ülkemizde hiç yaşamadığı halde ikametleri iptal edilmeyen bir çok müşterimiz olduğunu söyleyebilirim. Artık Seaside olarak biz kendi müşterilerimizin gereksiz yere ikamet almamaları yönünde telkin ediyoruz. Cebinde boş ikameti olan çok kişi var. Bu nedenle yüzde 20’lik dilim işgal ediliyor. Bununla ilgili bir çalışma yapılmış olsaydı şehrimiz rağbetten daha fazla fayda görmüş olacaktı. Kanun çıktıktan sonra özellikle bu mahallelerde işler yüzde 90 düştü.
Biz aynı zamanda Ruby Group olarak 3 arkadaşımın da ortaklığında inşaat da yapıyoruz. Mahmutlar ve Oba mahallelerinde bitmiş ve devam eden projelerimiz olup, Kargıcak Mahallesi’nde de başlayacak iki projemiz var. O yüzden hem bir emlak firması hem de inşaat firması olarak kararın sonuçlarını derinden hissettiğimizi söyleyebilirim.


‘ÇALIŞMA İZİNLERİYLE İLGİLİ SORUN YAŞIYORUZ’


Ayrıca çalışma izinleriyle ilgili sıkıntılarımız var. Özellikle gayrimenkul firmalarında fabrikalardaki gibi 50-100 personel çalışmıyor. Yabancıya yönelik satış yapan firmalarda haliyle yabancı personel çalıştırılması gerekiyor. Rus için Rusça, İsveçli için İsveççe, İran için Farsça dillerinde personel çalıştırmak gerekiyor. Her zaman da bu personellerin Türk vatandaşı olanlarını bulmak mümkün olmuyor. Çalıştıracağımız her yabancı personel için 5 Türk personel çalıştırmamız lazım ki bu mümkün değil. Bir emlak firmasında 4 dilden personel çalıştıracak olsak 20 tane de Türk personel çalıştırması gerekiyor ki bu emlak firmaları için imkansız bir durum. Bazı sektörler bu anlamda bazı istisnalara sahipler. Biz emlak sektöründe de buna benzer kolaylaştırıcı adımların atılmasını istiyoruz diyebiliriz.


‘GEÇİCİ OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜKLERİ İÇİN KİRA BEDELLERİNE BAKMADILAR’
- Alanya, Ukrayna-Rusya savaşının ardından ciddi bir göç aldı. Bununla birlikte kira ve satın alma bedelleri de değişti. Bu yönde kamuoyundaki kaygı da devam ediyor. Alanya’da ileride karşılaşılması beklenen kiralık konut bulunmaması, barınma krizi gibi iddialar hakkında siz neler söylemek istersiniz?

Kira fiyatlarının artışı ile ilgili iki tespit yapabiliriz. Birincisi bahsettiğiniz gibi Rusya ve Ukrayna Savaşı. Burada üzerinde durulması gereken birkaç nokta var. Bu savaştan birçok insan kaçarak bizim ülkemize geldi. Tarafsız tutumumuzla birlikte Ortadoğu’nun İsviçresi haline geldik. Tırnak içinde belirtmek gerekirse bu insanlar savaş kapsamında ‘geçici’ geldiler. Geçici olarak geldiklerini düşündükleri için de kiraladıkları evlerdeki fiyatlara çok da dikkat etmiyorlar. Karabağ Savaşı'nda insanlar bir hafta sonra döneceğiz diye terk ettikleri evlerine 25 sene sonra dönebildiler. Ukrayna Savaşı da çok kısa vadede bitecek gibi görünmüyor. Çok kısa bir zaman içinde çok fazla talep gelmeye başladı. Bu noktada bir fırsatçılıktan bahsedebiliriz.

‘KENTSEL DÖNÜŞÜM DE ETKİLEDİ’

Az önce bir ikamet konusundan bahsettik. Bizde ev kiralayan herkese 2 yıllığına ikamet verildi. Zaten yüksek bir talep vardı kiralara. Bunun üzerine kısıtlı sayıdaki boş dairelerin de Ukrayna ve Ruslar tarafından istila derecesinde kiralanmış olmasıyla elimizde daire kalmadı. Ukraynalıların fiyatına bakmadan ev kiraladıkları örneğinde olduğu gibi Alanya’nın her mahallesinde kentsel dönüşüm kapsamında yenilenen binalardan tahliye edilen ev sahipleri var. Kentsel dönüşüm nedeniyle bu daire sahipleri de geçici süreliğine evler kiraladılar. Bu vatandaşlar devletten az da olsa kira desteği de alıyorlar. Ev sahipleri geçici bir süre için kiraya çıktıklarından kira bedelleri onlar için çok dikkat edilen bir şey değil. Böylelikle kira artışının iki önemli nedeni, kentsel dönüşümcülerin kiraya çıkması ve yabancıların savaş veya başka nedenlerden dolayı şehrimize gelip yüksek bedellerle ev kiralamalarıdır diyebiliriz.

‘STOCKHOLM’DE BUGÜNE KADAR GÖRMEDİĞİMİZ BİR KALABALIK VARDI’
- Yakın bir zamanda Buying Property Abroad Stockholm’de Alanya’yı temsil ettiniz. Fuardaki izlenimlerinizi merak ediyoruz. Ayrıca yakın zamanda katılmayı planladığınız başka fuarlar var mı?

Biz son 45 günde İsveç’te 3 fuara katıldık. Bu fuarlar Malmö, Göteborg ve Stockholm’de gerçekleştirildi. Daha önceki yıllarda gerçekleştirilen fuarlarda Malmö ve Göteborg’da talebin bir diğerlerine göre daha az olması beklenirdi. Çünkü nispeten daha küçük şehirler. Bu bölgelerde yaşayan göçmenlerin zaten ülkemize ciddi bir talebi olmuştu. Ancak son fuarda gördüğümüz kadarıyla yerli İsveçlilerin de ilgileri oldukça fazlaydı. Stockholm’de bugüne kadar hiç yaşamadığımız bir kalabalık yaşadık. Önümüzdeki Mayıs ayına kadar Kazakistan, Avusturya, Sırbistan, Rusya, Norveç ve İngiltere’de de fuarlara katılacağız.

- Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, bizler aracılığıyla vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

DİM Medya Ailesi’ne ilgi ve alakalarından dolayı çok teşekkür ederim. Ziyaretiniz bizleri çok mutlu etti. Son olarak, Stockholm’de Alanya’dan 4 firma vardı. Eskiden ülkemiz 15-20 firma tarafından temsil edilirdi.
Özellikle bu pazarlarda faaliyet gösteren arkadaşlarımızın fuarlara yeniden katılması çok önemli. İnşallah önümüzdeki fuarlarda Alanya’dan daha fazla firma göreceğiz. Ne kadar çok Türk ve Alanya firması bizi orada temsil ederse o kadar fazla insana ulaşırız. Herkese sağlıklı ve huzurlu günler dilerim. (Gülşah ANAK)