Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu ismi dahi vicdanlarımızı sızlatan malum dava ve diğerlerinden haksız yere çeşitli mahkumiyetler alan mağdurların bu mağduriyetlerinin giderilmesi için önce Cumhurbaşkanımız, sonrasında...

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu ismi dahi vicdanlarımızı sızlatan malum dava ve diğerlerinden haksız yere çeşitli mahkumiyetler alan mağdurların bu mağduriyetlerinin giderilmesi için önce Cumhurbaşkanımız, sonrasında ise Adalet Bakanı ile birlikte Başbakanımız ile görüşmesi vicdanı olan herkesin yüreğine bir umut suyu serpmiştir. Sayın Feyzioğlu dün de Silivri’ye giderek başta eski Genel Kurmay Başkanımız İlker Başbuğ Paşa ile görüşmüştür. Yine bu çerçevede TBMM Başkanı ve mecliste grubu olan siyasi parti genel başkanları ile de konu ile alakalı görüşmeler yapmaya devam edecekler.
Zaman zaman bu konuda Fethullah Gülen Hoca Efendinin “Elimde olsa paşaların hepsini tahliye ederdim” türünden sözleri herkesin malumudur. Yine Başbakan Erdoğan’ın “Terfi ettirecek komutan bulamıyorum” sözleri de hala hafızalarımızdadır. Daha bunlara benzer pek çok sözlerin zaman zaman söylenmesi boşuna değildir. Yine geçenlerde Başbakan’ın Başdanışmanı olan AKP Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan’ın “ Türk Ordusu’na kumpas kuruldu” itirafı artık bir şeyler yapmanın zamanının geldiğini ayan beyan ortaya koymaktadır.
Lütfen emrinde yüz binlerce silahlı askeri olan ve yıllarını teröristlerle mücadele ile geçirmiş bir Genel Kurmay Başkanı niye “Terör Örgütü” kursun ve ”Yönetsin” hiç aklınız ve vicdanınız kabul ediyor mu? Lütfen Prof. Dr. Mehmet Haberal niye darbe yapmaya “Eksik Teşebbüs” etsin. Bırakın eksik veya tam teşebbüsü aklının kıyısından dahi geçirmemiştir. Bu dava ve benzerleri garabetlerle doludur. Sahte deliller mi dersiniz, teröristten “Gizli Tanık” mı dersiniz. Yoksa Kanada’ya kaçan haham Tuncay Güney’in yalan ihbarları mı dersiniz. Hangisini söyleyelim ki bu haham “Ergenekon bir oyundu, hedefine ulaştı” itirafını yapmaktadır.
Bu darbe ithamları külliyen yalan ve iftiradır. Her tarafı ucubelerle doludur. 27 Mayıs 1960 ve 12 eylül 1980 ihtilalleri tam anlamıyla tam bir askeri darbedir. Bu darbeleri yapanların hepsi askerdir. Lütfen içlerinde yazar, akademisyen, işadamı, sivil var mı? Lütfen “Ergenekon’un gizli kasası” diye gösterilen Kuddusi Okkır’ın cenazesini dahi belediye kaldırmadı mı? Darbeyi Deniz Kuvvetleri yapmaz, öncelikle Kara Kuvvetleri yapar. Ama bakıyoruz ki Türk Donanması’nın komuta kademelerinin hepsi içeride. Yani neresinden bakarsanız bakın, tam bir hukuk faciası demek dahi hafif kalır.
Onun için derhal bu hukuk cinayetinin telafisine gidilmelidir. Mağdurların mağduriyetleri vakit kaybetmeden giderilmelidir. Bunun için hukuki düzenlemeler acilen hayata geçirilmelidir. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu tam bir hukuk dehasıdır. Onun ileriye süreceği bütün tekliflerin hukuka uygun olacağından en küçük bir endişemiz yoktur. Onun için Başbakan’ın da sıcak baktığı TBB ve Adalet Bakanlığı’nın ortak çalışmaları ile bu haksızlığın bir an önce telafisine gidilmelidir.
Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’nu başlattığı bu olumlu adımından dolayı kutlar, çalışmalarında başarılar dilerim. Başta Feyzioğlu olmak üzere katkı verecek olan herkese sonsuz teşekkürler. Anlaşılan bu konu üzerinde daha bir hayli beraber olacağız. O nedenle şimdilik hoşçakalınız.