Değerli okuyucularım bu dizi yazımızda anlattığımız gibi bir tertip sonucunda tutuklanan her halükarda da adil bir yargılamanın olmadığı ayan beyan ortada olan 'Ergenekon” ve diğer davalarda sergilenen hukuk faciasına artık son verilmelidir....

Değerli okuyucularım bu dizi yazımızda anlattığımız gibi bir tertip sonucunda tutuklanan her halükarda da adil bir yargılamanın olmadığı ayan beyan ortada olan “Ergenekon” ve diğer davalarda sergilenen hukuk faciasına artık son verilmelidir. Vicdanı olan her vatandaşımızın bunu talep etmek en doğal hakkıdır. Elbette adil bir şekilde yeniden yargılama olduğu takdirde gerçekten suçlu olan varsa lütfen hak ettiği cezaya çarptırılmalıdır. Konumu da ne olursa olsun.
Sahip olduğu konum gereği duyarlılık göstererek birtakım girişimlerde bulunan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, başta mağdurlar ve yakınları olmak üzere aklıselim insanlar tarafından takdir edilip desteklenirken, bazı şahıslar tarafından kendisine karşı bir karalama kampanyası başlatıldı. Bunu yapanların amaçlarının neler olduğunu gayet iyi anlıyoruz. Öyle ki hiç de hoş olmayan bir tutumla merhum dedesini de bu karalama kampanyasına dahil ederek.
Olayın asıl nedeni mağdurların yeniden yargılama ile tahliyelerin önünü kapatmak ve Metin Feyzioğlu’na olan tahammülsüzlük ve kıskançlıktır. Acaba kimdir bu Metin Feyzioğlu? Haksızlığı gündeme taşıyınca neden birtakım kıskançlık ve tahammülsüzlüğe uğradı? Nedir bu gürültünün iç yüzü?
Prof. Dr. Metin Feyzioğlu 7 Temmuz 1969 doğumludur. İlk ve orta tahsilini TED Ankara Koleji’nde yapmıştır. Yüksek öğrenimini ise Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamladıktan sonra ABD’de Colombia Üniversitesi’nde de eğitim görmüştür. Ankara Hukuk Fakültesinde Ceza Hukuku dalında Profesörlüğe kadar yükselerek eğitim kariyerini tamamlamıştır. Mezun olduğu fakültede bir süre dekanlık da yapmıştır. Kendisi geçmişte bir süre Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu üyeliği de yaptı. Kim ne derse desin, merhum dedesi Prof. Dr. Turhan Feyzioğlu Anayasa Hukuku alanında bir deha idi, torun Prof. Dr. Metin Feyzioğlu ise Ceza Hukuku alanında bir dehadır. Esasen Feyzioğlu ailesi meslek olarak hukuk dalını tercih etmişlerdir, detaylarını anlatmaya gerek duymuyorum ama aile fertlerinin her biri bu alanda çok ama çok başarılıdırlar.
Metin Feyzioğlu’nun başarılı geçen bir eğitim hayatı vardır. Asla karalamak veya yermek amacıyla söylemiyorum. Diğer genel başkanların çocuklarının eğitim hayatlarını ve sonraki durumlarını incelerseniz, o genel başkanların çocuklarının babalarının karizmalarının çok ama çok gerisinde kaldıklarını rahatlıkla görebiliriz. Bulundukları konumlara da kendi çabalarından çok daha fazlası ile taşıdıkları soyadları sayesinde gelmişlerdir. Zira tablo açık seçik ortadadır. Bu durumu Metin Feyzioğlu için asla ve kata söyleyemeyiz. Bu, iki kere ikinin dört ettiği gibi bir gerçektir. Sevgili okuyucularım lider yetişmek öyle kolay değildir. Ancak Metin Feyzioğlu’nda bir değil birkaç tane lideri donatacak her türlü bilgi, beceri, kabiliyet, karizma vs. fazlası ile mevcuttur. İşte Metin Feyzioğlu’na tahammülsüzlüğün altında yatan neden buradan kaynaklanmaktadır. Diğer bazı parti liderlerinin kendinden sonra liderliği oğullarına bırakmak için neler yaptıklarını gördünüz. Maalesef ulvi dava peşinde koşan bu liderlerin edindikleri servetlerin paylaşımında ise nasıl mahkemelik olduklarını basına yansıyan kadarı ile gördünüz. Ya yansımayanlar. Hele bir tanesi var ki yıllarca davayı sömürerek edindiği sağlığında hatırı sayılır miktarda serveti müritlerinin üzerine yapmış, bazı müritler de şimdi servetin üzerine yatarak liderinin evlatlarına iade etmiyorlar. Çok azını anlattığım böyle durumları asla Feyzioğlu’nda ne görürsünüz nede duyarsınız. Asla mümkün değildir. Çünkü Prof. Dr. Turhan Feyzioğlu’nun kanunsuz, hukuksuz veya haksız bir icraatını bulamazsınız. Zira bütün ömrünü de hukuksuzluklarla mücadele ile geçirmiştir. Torunu Metin Feyzioğlu’na yazdığı vasiyetinde ise “Politikadan uzak durmasını, mesleğine öncelik vermesini ancak vatana hizmet söz konusu olunca da görevden kaçmamasını” vasiyet etmişlerdir. Bu asil davranışın yorumunu vicdanlarınıza havale ediyorum. Diğer liderler ise günümüzdekilerin bir kısmı da dahil görüyorsunuz evlatları için neler yapmaktadırlar? Danışmanlıktan tutunuz da daha neler neler. Zira tarla çok verimli, öyle ki bire milyonlar veriyor bu tarla. Turhan Feyzioğlu’nun ne haram, ne de gayri ahlaki yollarla edinilmiş bir serveti vardır. Hatırı sayılır miktardaki serveti, tamamen helal yollarla kazanılarak elde edilmiştir. Metin Feyzioğlu da atadan kalan malın üzerine helal kazançla mal ilave etmiştir. Çünkü kendisi gibi eşi de bir ceza hukukçusudur ve yanlarındaki avukatlarla birlikte önemli başarılara imza atmaktadırlar. Feyzioğlu Ailesi kendilerini karalamaya kalkışan zavallılar gibi doyumsuz ve aç gözlü değil, aksine gözü tok insanlardır. O nedenle kendisini çekemeyenler bu karalama kampanyasını başlatmaya kalkışmışlar ancak bu çabaların halk nezdinde bir karşılığı yoktur. Bu çabaları boşunadır. Bu yazı dizimize yarın son noktayı koyacağız.
- DEVAM EDECEK -