20 Eylül 2006 tarihinde Ankara Güniz Sokak'taki evinde misafir ettiği Mehmet Ali Dim'in, 'Alanya ile ilk tanışmanız nasıl oldu?” sorusuna, önceki gece hayatını kaybeden 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel şu yanıtı vermişti:...
20
Eylül 2006 tarihinde Ankara Güniz Sokak’taki evinde misafir ettiği Mehmet Ali Dim’in, “Alanya ile ilk tanışmanız nasıl oldu?” sorusuna, önceki gece hayatını kaybeden 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel şu yanıtı vermişti:
“Alanya’ya ilk kez 1954 yılında geldim. Rahmetli Ahmet Tokuş, Demokrat Parti milletvekiliydi. Ben de Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürü idim. Tokuş’la birlikte senin de soyadını aldığın Dim Vadisi’ni boydan boya dolaştık. Dimçayı’nın çıktığı yere kadar gittik. Hiç unutamadığım, bazen yaya, bazen eşek ve katır sırtında Alanya dağlarındaki o inceleme gezimizdir. O incelemenin neticesinde Alanya’nın o tarihte çok ihtiyacı olan sulama suyu kanallarını yaptık. Dimçayı’nı Alanya’ya akıttık, tarım arazilerini suladık. Narenciye ve sebze bahçelerini suya kavuşturduk. Allah rahmet eylesin, Ahmet Tokuş’un sayesinde Alanya’yla tanıştım 50 sene evvel.”
***
Dün, Demirel ile Alanya’yı tanıştıran, aynı zamanda Alanya’da turizmi başlatan isimlerin başında gelen merhum Ahmet Tokuş’un, 25 yıllık turizmci olan İsveç Fahri Konsolosu oğlu Hilmi Tokuş ile buluşup turizmin şu an içinde bulunduğu sorunlarını, geçmişini ve geleceğini konuştuk.
***
Alanya’da üç oteli olan ve uzun yıllar Alanya Turistik İşletmeciler Derneği’nde (ALTİD) yönetici olarak da görev alan Tokuş, geçen seneye göre oda fiyatlarının düştüğünü, otellerin dolu gibi gözüktüğünü ancak önemli olanın kaça dolu olduğunun analiz edilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye’deki siyasi belirsizliğin turizme yansımayacağını da belirten Tokuş, “Eğer siyasi boşluklar veya krizler turizmi etkilese bugün Mısır’a hiç turist gitmemesi lazım. Ama insanlar akın akın gidiyor” dedi.
***
Sonra da şunları ekledi…
“Bu yıl Avrupa ve Rusya’daki krizler yüzünden acentelerin yılı oldu. Ticari olarak bu krizlerden faydalanıyorlar ve fiyat kırmamızı istiyorlar. Ama onlara kesinlikle suç bulmuyorum. Çünkü neticede tıpkı bizler gibi onlar da ticaret yapıyor, ekmeğine bakıyor.”
***
Acentelerle pazarlık sırasında Alanya’nın elinin güçlü olabilmesi için şehrin tam anlamıyla marka olması gerektiğini vurgulayan Hilmi Tokuş, “Ardından etkin bir turizm politikasının hayata geçirilmesi lazım. Önce Devlet’in, ardından Devlet şemsiyesi altında Alanya’nın radikal kararlar alıp yepyeni politikalar üretmesi gerek. İnsanlar, ‘Efendim Alanya’daki otelcilerin hepsi bir araya gelip birlikte hareket etsin’ diyor ama bu insan fıtratına ters bir durum. Otelciler bir araya gelemez, bunu yapacak olan sivil toplum kuruluşlarıdır. Alanya’da bu iş için kurulmuş olan ALTİD isminde bir derneğimiz var. Bu işi yapacaksa ALTİD’in yapması gerekiyor” diye konuştu.
***
Kurulacak yeni hükümette görevlendirilecek Turizm Bakanı’na Başbakan ya da Cumhurbaşkanı’nın özel yetkiler vermesi gerektiğinin altını da çizen Tokuş, “Turizm dışarıdan çok keyifli ve eğlenceli, bol para kazanılan bir sektör gibi gözüküyor ama acımasız bir rekabet ortamı var. Her alanda olduğu gibi turizm sektöründe de hızlı ve doğru hareket edilmesi şart” mesajı verdi.
***
Bazı kesimlerin gazetelere demeç verip “Battık bittik” edebiyatı yapmasının da doğru olmadığını vurgulayan Tokuş, “Ben 25 yıldır bu sektörün içerisindeyim, bu ‘bittik’ edebiyatını 25 yıldır dinlerim ama Allah’a çok şükür hiç bitmedik, aksine büyüyerek geliştik. Alanya’da turizm bitmez. Ne yapacağız, ‘battık bittik’ yalanlarına kanıp otelleri yıkarak domates serası mı yapacağız?” diyerek çarpıcı bir gerçeğin altını kalın harflerle çizdi.
***
Türkiye’de ve Alanya’da turizm mastır planı yapılmadığını, hiç kimsenin de bu iş için seferber olmadığını dile getiren Tokuş, “Biz yıllardır sadece bir sonraki yılı, hatta işin daha kötüsünü söyleyeyim, çoğu zaman bir sonraki ayı düşünüyoruz. Yaz geliyor oteller açılıyor, yaz bitiyor otelleri kapatıp evimize çekiliyoruz. Ben kendimi bildim bileli bir kış turizmi söylemi vardır ama nedense bu konuda somut bir adım atılamıyor. Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun son yıllarda geliştirdiği golf sahaları ve Akdağ projelerini bunun dışında tutuyorum. Avrupa’da kış turizmi nasıl yapılıyor ise gidip oradaki modeller aynen alınabilir. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok” dedi.
***
Otelciler arasında “Ben odamı şöyle yüksek rakama sattım, böyle yüksek fiyata pazarladım” diye tatlı ama çoğu zaman içi boş hava atma süreçleri olduğunu, bunun her yıl olduğu gibi bu yıl da yaşandığını dile getiren Tokuş, “Herkes Alanya’da turizmi çok iyi biliyor. Turizmden anlamayan neredeyse kimse yok. Ama ne yazık ki dünya gerçekleri böyle demiyor. Mesela ‘Tanıtım çok önemli’ deniliyor, ama üç beş fuar dışında tanıtımın t’sinden eser yok. Coca Cola bugün dünyanın en çok satan ürünlerinden biri ama gece gündüz her platformda reklamını yapmayı sürdürüyor.
Neden? Çünkü insanların sürekli gözünün önünde olmak istiyor. Alanya’nın da böyle çılgın tanıtım projelerine ihtiyacı var. Yılda üç beş fuara katılarak, 150-200 broşür dağıtarak tanıtım yapma dönemi artık dünyanın çok gerisinde kaldı” diye konuştu.
***
Tokuş daha pek çok şey söyledi ama kendi ifadesiyle, turizmin sorunlarını bir konuşmaya başlasa ne bu sayfalar, ne bu gazetenin tamamı yetmez.
***
Uzun lafın kısası…
Alanya’da herkes turizmden anlıyor (!) ama hakiki turizmciler gerçek manada hiçbir somut adım atılmadığı için biraz kırgın, biraz buruk, biraz kabuğuna çekilmiş durumdalar.
Tıpkı Tokuş gibi turizmcilerin gözü yeni Turizm Bakanı’nda. Bakalım yeni dönemde Turizm Bakanı turizme gerçekten “bakan” biri mi olacak, yoksa yine ayda yılda bir, bir turizm memleketine gelip, şöyle bir gözüküp yine Ankara’ya mı dönecek?
Bekleyip göreceğiz…