Yıl 2007…

Alanyalılar adını sanını ilk kez duydukları Kent Konseyi adlı bir kurumun, kurulduğuna tanık oldu.

Ne yapacaktı bu kurum nasıl çalışacaktı; yaptırım gücü olacak mıydı, olacaksa nasıl olacaktı, uzun süre bunlar konuşuldu Alanya’da.

Konsey’in 5 meclis, 17 çalışma grubuyla hizmet vereceği anlatılıyordu.

Bir süre kapalı kutu olarak kaldı ya da öyle değerlendirildi.

Ama Konsey’in aktif ve çalışkan Başkanı Nurhan Özcan bu kanıları kısa sürede tek tek yıktı; Konsey’in önünü açtı.

 

*    *    *

Geçtiğimiz salı günü Başkan Nurhan Özcan’ın davetiyle ben de katıldım konsey toplantısına.

Konsey üyelerinin çoğu bildik, tanıdık yüzlerdi.

Ayak üzeri söyleştik.

Toplantıya başkanlık yapan Alanya Belediye Başkan Yardımcısı Abdullah Akbaş, etkili, sempatik, bir o kadar da hoşgörülü kişiliğiyle toplantının içten bir ortamda seyretmesini sağladı.

Bu noktada Abdullah Başkan için bir parantez açmak istiyorum.

Olağanüstü bir insan, iyi bir yönetici Abdullah Başkan.

Geniş bir çevresi var. Tüm kesimlerce çok seviliyor ve sayılıyor. O da bunu iyi değerlendiriyor. Bulunduğu her ortama huzur getiriyor, katılımcıları kısa sürede kaynaştırıyor.

Olağanüstü sevecen kişiliğiyle, bulunduğu her ortamda yarattığı sıcak ve demokratik havayı o toplantıda da yarattı, toplantının sıcak ve içten bir toplantı olmasını sağladı.

… …

Toplantının yönetici ve yönlendirici konumundaki bir diğer konuğu da Alanya Üniversitesi'nde görevli Doç. Dr Mustafa Koçancı  idi.

Abdullah Akbaş Başkanla güzel bir ikili oluşturup, katılımcılarla güzel diyalog kurdular.

Katılımcılar da “Ah keşke uygulanıp, hayata geçirilebilse” denebilecek görüş ve önerilerini sundular.

 

*    *    *

45 yıllık bir Alanya Yaşayanı olarak yansız bir gözle toplantıyı izlemeye çalıştım.

Bulunduğum her ortamda yaşayıp, gördüğüm gerçekleri o toplantıda da görüp, yaşadım…

Alanya’nın içinde bulunduğu hazin durumu görmeyen, bilmeyen yok.

Herkes her şeyin ayırdında.

Yapılan yanlışların neden yapıldığı da biliniyor, çözüm yolları da…

Yapılan yanlışları ve çözüm yollarını tek tek öyle güzel ortaya koyuyorlar ki şaşıp kalıyorsunuz.

Tabii o an insan şunu düşünmeden yapamıyor; o ki herkes her şeyin ayırdında Alanya neden hâlâ topal ördek konumunda?

Dünya cenneti yemyeşil bu kent, neden beton kent oldu?

Ne oldu yeşilimize?

Neden trafik bu durumda?

Neden hâlâ kendi kendimizi aldatıyor, örneğin her inşaatın zemin katı için otopark ruhsatlar kesiyor, ama yapılmayan otoparkları da görmezden, bilmezden geliyoruz.

Neden, niçin, niye?

Niye bu vurdumduymazlık?

Bu kent kadim bir kent.

Bu kent hatrı sayılır bir devlete ve uygarlığa başkentlik yapmış bir kent.

Bu kentin, kendine özgü gereksinimleri var.

Bu kent iyi yönetilmedi.

Yapılan hatalar, bu kenti, kent olmaktan çıkardı.

Kentin sorunlarını konsey üyeleri çok iyi biliyor.

Alanya Belediyesi Yöneticileri, Kent Konseyi Üyeleriyle çok daha iyi ilişkiler içinde olmalı….

 

*    *    *

Teşekkürler Nurhan Başkan’ım…

Arkadaşlarınızla birlikte harika bir konsey yaratmışsınız.

Gurur duydum sizinle ve arkadaşlarınızla…